Ne hal ise canı sıkılan silaha sarılıp ateş ediyor.

*Husumeti mi var çat vur gitsin...

*Canını mı sıktı vur gitsin...

*Oğlumu dövdüler, kızıma baktılar vur gitsin...

*Kolar 40 cm mafyayız diyerek vur gitsin..

*Yan baktı,  çamura battı  vur gitsin...


Ülkede herkesin bir TABANCASI var. Ya belindedir ya torpido bölümünde.  Kim kime dumduma bir ülke halinde seyir ediyoruz. Kimler nasıl temin ediliyor bu tabancalari?  Sorgusuz sualsiz denetimsiz parayı basan alıyor mu? Yoksa kaçak köçek adaya getiriliyor mu?

NE BU BEEE...

Gözünün üstüne kaşın var diyerek herkes istediği kişinin canına bile isteye taammuden adam öldürmeye teşebbüs edebiliyor öyle mi?  Bu kadar serbestlik neden acaba?..  Kimler bu tabancalari kullanma yetkisine sahiptir ve kimler bu yetkiye göz yumuyor?

Evlerde,  iş yerlerinde,  araçlarda,  depolarda ,  ücra ücra köşelerde kimler neler saklıyor acaba?  Anlaşılan kimsenin hiç bir şeyden haberi yok. Yok ki tabacalar her belde dolaşıyor. Kimsenin denetledigi yok ki, kişi ve kisler kendi yargılarını uyguluyor. Kimse de sormuyor ki siz bu tabancalari nasıl aldınız? Kim size getirdi?  Neden kullanıyorsunuz?

Sizler daha çok, yanlış yere park ettin, laf attın, ekmek çaldın, resim paylaştın,  yorum yaptın, trafik lambalarına kalp koydun, köpeğin komşunun tavuğunu ısırdı falan falan diye milleti cezalandırma peşindesiniz.  

Ama ote yandan herkesin kendine ait bir tabancası var ve canı sıkılınca bir canlıya ateş edebiliyor. Gözünün kırpmadan hemde. Sonrasında sorsanız ne olacak.  Peşine düşseniz ne fayda. Her şey olur biter sonra çare aramaya koyuluyorsunuz.  

Hiç mi doğru bir olay gerceklemeyecek bu ülkede.  Hiç mi huzur , refah ve yasalara uygun bir toplum haline gelemeyecek miyiz?. Hiç mi çocukları ve onların geleceğini düşünmek gelmiyor içinizden. 

Eğitimdeki olumsuzluklar katlana katlana devam ediyor. Kış  geldi yakıt sorunu hala çözülmedi.  Sağlık deseniz  hiç bir olağanüstü duruma hazır değil. İlaç yok, yol yok, ışık yok, açlık sefalet kapının ardında değil artık insanların hayatında. Nüfus fazlalığı cıva gibi yayılıyor.  Ülkenin yerli halkı azınlık durumunda. 

Kış geldi hatırlatma(AŞI)  dozunu unutmayın diye ısrarla vurgulayan ve hala bu birime dur diyen olmayan. Evet bu konu hala bizim için endişe verici durumunu koruyor ne yazık ki. Çünkü ani ölümlerin aciklamalari hala tatmin edici degil bizler icin. Hastaneler'de ki sıkıntılara kulak verilmeyen.  13 dolara yakıt bulmuşuz ve çoklu tarifeye geçiyoruz heycanlarini yaşayanlara. 

Zamlar son sürat devam. Süt, ekmek, hellim, et artık lux yiyecekler arasında yerini aldı. O çaldı,  bu vurdu, öbürü vahim hasar yaptı, hapishanesi susuz, battaniyesiz.  Güngören çöplüğü kendi başına nihayet söndü bir sonraki yanmayı bekliyor. Marketler kendi aralarında geceyi Kim daha çok vatandaşı soymuş şeklide ciro kapatacak yarışında.  

Ve en önemlisi herkesin artık" AZ ÖTEYE  GİDERMİSİN"  demeye bile korkar olduğu bir ülke haline geldik. Her an vurulma tehlikesi ile karşı karşıyayız .  Hırsızı, katili araranani tarafından sorma gir ülkesi olarak liste basiyiz. Benim bile içimi karartan bir yazı oldu ama ne yazık ki karanlığa ışık süslemesi yapamıyoruz.  


EY ülkenin refahını ve huzurunu düşünenler. Tüm bu yaşananları halk gibi sizlerde görüyor,  duyuyorsunuz ama nedendir bilinmez ki iyileştirme çabasının göstermiyorsunuz. Özellikle son 3 yılda bu ülke içerisinde yaşayan vatandasiniza sabah uyanınca hangi güzel yaptirimin müjdesini verdiniz? 

Ben şahsım adıma HİÇ diyorum...

*Eğitim yok oldu oluyor...
*Sağlık gitti gidiyor...
*Ekonomi yerin dibinde...

Bari halkın can güvenliğini koruyun. Bari gelecek yetişecek nesillere  KKTC' de CİNAYET, TECAVÜZ , İSTİSMAR  olmaz olamaz izin vermeyizi gösteriniz.  

ÇOK HAYAL KURDUM YİNE KUSURA BAKMAYIN...

KARAKUŞ