Yeni Bakış'tan Özlem Çimendal'ın haberine göre, Üretici ve Hayvancı birlikleri temsilcileri, 2017 yılının son bir ayının beklenen yağışın gerçekleşmemesi nedeniyle şimdiye kadarki en kurak dönemin yaşandığına dikkat çekerek, toprak altında açılıp çimlenemeyen birçok tohumun çürümeye başladığını kaydetti. 

Kıbrıs Türk Çiftçiler Birliği Genel Sekreteri  Alkan: “Orta Maserya’da büyük kuraklık yaşandı” 

Kıbrıs Türk Çiftçiler Birliği Genel Sekreteri İbrahim Alkan, 2017 yılında Orta Maserya’da ürün kaybı altında büyük bir kuraklık yaşandığına dikkat çekerek, gerekli zarar çalışmalarının çıkarılmış olmasına ve önlem alınacağının söylenmesine rağmen, henüz daha bir adım atılmadığını ifade etti.

"KKTC kuraklık açısından oldukça riskli konumda"

Ülkenin kuraklık açısından oldukça riskli bir durumda olduğunun altını çizen Alkan, önümüzdeki birkaç gün içerisinde yağmur beklediklerini ifade etti. Alkan, “Şayet yağış olursa bizim için çok iyi olacak” dedi. 

"Ülkenin doğusundan batısına kadar istenen yağış olmadı"

Ülkenin kasım-aralık ayı içerisinde alması gereken yağışı alamadığını ifade eden Alkan, “Özellikle Orta Maserya’dan batıya doğru gidildiği zaman durum daha da kötü bir hal almaktadır. Ülkenin batı kısmında ekilmiş ve hiç açılmadan çimlenmemiş tohumlar söz konusu. Kuraklık ülkenin bütününde söz konusu olmasına rağmen, doğu kısmında durum biraz daha iyidir. Ülke geneline bakıldığında da ne doğuda ne batıda beklenen yağış alınamamaktadır. Bu da bizi şu an için çok sıkıntılı bir duruma soktu” diye konuştu. 

"Toprak altında çimlenmeyen tohumlar çürümeye başladı"

Alkan, ekinler ekildikten sonra ilk aylarda yağmur almaması nedeniyle, şu anda toprağın altında açılmamış ve çimlenmemiş tohumlar olduğunu anlatarak, “En azından birazcık çimlenmiş olsaydı biraz daha rahatlamış olacaktık, ancak ekilmiş buğday ve ekinlerin hiç çimlenmemiş olması bizi çok büyük sıkıntıya sokmaktadır” dedi. 

“Tohumlar çürüdükten sonra yağan yağmur bir işe yaramaz”

Yeterli yağışın olmaması nedeniyle toprak altında açılıp, çimlenmeyen tohumların çürüme ile karşı karşıya kaldığına dikkat çeken Alkan, “Ekinlerin ekildiği ilk zamanlar değil, tohumlar çürüdükten sonra yağan yağmur bir işe yaramaz. Şu an ülke genelinde sıkıntılı bir durumda olduğumuzu söyleyebilirim” şeklinde konuştu. 

"Ülke doğası gün geçtikçe katlediliyor"

KKTC’nin doğasının her geçen gün biraz daha tahrip edildiğini, bunun da beraberinde iklim özelliklerindeki değişiklikleri ve kuraklıkları getirdiğini ifade eden Alkan, “Bunu üzülerek görüyoruz ki doğamız ve yeşil alanlarımız gün geçtikçe biraz daha katlediliyor” şeklinde konuştu. 

“En verimli topraklarda sanayileşme var”

Bir diğer önemli sorunun da sanayileşmenin en verimli arazi ve topraklarda gerçekleşmesi olduğuna vurgu yapan Alkan, “Biz sanayileşmenin verim bakımından ikinci üçüncü sınıf topraklarda yapılaşmasından yanayız. Biz, verimli toprakları çiftçilerin tarımsal alan olarak kullanarak, sağlıklı üretim yapması gerektiğini savunuyoruz. Hükümet edenler tarafından dikkat edilmeyen bu yanlışın cezasını da biz çekmekteyiz” şeklinde konuştu. 

"Sürekli el değiştiren araziler, büyük inşaat şirketlerine veriliyor"

Ülkedeki arazilerin sürekli el değiştirmesinin ve arazilere yabancılar tarafından talep olmasının da düşündürücü ve ülke çiftçisi adına olumsuzluk teşkil edebilecek bir durum olduğuna da dikkat çeken Alkan, “Bu çok iyiye giden bir durum değildir. Yağışların az olması bir yana bu verimli arazilerin büyük inşaat şirketleri tarafından satın alınması bizim ilerleyen yıllarda daha çok acı çekeceğimize işarettir” ifadelerini kullandı. 

"Yatay yapılaşma arazi daralımı yapıyor"

Ülke tarım politikasının olmadığı gibi, planlı ve programlı bir arazi belirleme ve arazilerin tarım için değer ölçümü yapılmadan heba edilerek sanayileşme yoluna gidilmesinin de oldukça üzücü olduğunu dile getiren Alkan, ülkede yatay bir yapılaşmanın da söz konusu olduğunu, bunun da beraberinde ülkedeki alan daralımını getirdiğini savundu. 

Hayvan Üreticileri ve Yetiştiricileri Birliği Başkanı Naimoğulları: “KKTC’de son bir aydır ciddi kuraklık var”

Hayvan Üreticileri ve Yetiştiricileri Birliği Başkanı Mustafa Naimoğulları ise,  özellikle 2017 yılının son bir ayında ülkede yağışların da azlığı nedeniyle ciddi anlamda hissedilen bir kuraklık olduğunu söyledi. Naimoğulları, bunun hayvancı için oldukça sıkıntılı bir durum olduğunu vurguladı. 

“Yeterli yağış olmaması nedeniyle birçok üretici mağdur oldu”

Yağışların istenilen düzeyde olmayan aylarda verim düşüklüğü nedeniyle birçok üreticinin mağdur olduğunu anımsatan Naimoğulları, üreticilerin zararının tazmininin yapılmadığını ifade etti. Naimoğulları, “Bu üreticilere tazminat ödenecek mi ödenmeyecek mi, verim düşüklüğü konusunda üreticilere herhangi bir ödeme yapılacak mı? Bununla da ilgili herhangi bir çalışma yapılmadı” şeklinde konuştu. 

"Birkaç gün içinde yağmur olmazsa, tohumlar çürüyecek"

Aralık ayının bitmiş olmasına rağmen, birçok bölgeye hiç denecek kadar yağmur düşmediğine dikkat çeken Naimoğulları, “Hala toprak olan bölgeler var. Bu bölgelerde ekilen tohumlarda ciddi sorunlar var. Bu birkaç gün içerisinde yağmur olmazsa, bir hafta sonra yağmur dahi olsa bu bölgeler için hiçbir anlam ifade etmeyecektir. Şu anda ülkedeki hayvancı ve çiftçinin morali bozuk, psikoloji bozuk. Ümidi de kırılmıştır” ifadelerini kullandı. 

"Ürünler çürümeye başladı"

2018 yılının hem ülke çiftçisi hem de hayvan üreticileri bakımından zor bir yıl olacağı görüşünü  dile getiren Naimoğulları, ülkenin birçok bölgesinin kuraklıkla baş başa kaldığını dile getirdi. Şu anda ülkenin Güney Maserya bölgesine bir miktar yağış düştüğünü ancak yeterli olmadığını ifade eden Naimoğulları, bölgedeki ürünlerin de kurumakla yüz yüze olduğunu söyledi.   

"Üreticinin hali duman" 

Bu birkaç gün içerisinde yağmur yağmazsa üreticinin halinin duman olacağının altını çizen Naimoğulları, acil bir kriz masası kurulması gerektiğini ifade etti. Üç yılın iki yılı kurak bir yılının yarı kurak geçtiği bir ülkede üretimin ciddi anlamda ele alınması gerektiğini vurgulayan Naimoğulları, sulu tarımın acilen desteklenmesi gerektiğini kaydetti.    

"Ülkenin yeşillik alanı her geçen gün azalıyor"

Ülkenin yeşillik alanlarının da her geçen gün azaldığını ifade eden Naimoğulları, doğanın katledilmesinin de önüne geçilmemesi durumunda ülkenin kuraklıkla baş başa kalacağı uyarısında bulundu. Yağmur miktarının düzenli beklenen şekilde düşmesi için yeşil alanın ve ağaçlandırmanın şart olduğuna dikkat çeken Naimoğulları, günden güne biraz daha tahrip edilen doğa nedeni ile gelecekte daha büyük sorunlarla karşı karşıya kalınacağına dikkat çekti.