Ne bir düzen, ne bir siyasi ahlak, ne bir irade, ne bir ‘’BİZ’’ olma kaygısı taşımayan kim varsa, Devleti yönetmeye, yasa yapmaya, batırdığı kurumları düzeltmeye, bizleri borç batığına sürüklemeye talip olmuş.

Halk da, bu kişileri o koltuklara baş üstüne koyarak taşıyor.

Böylesi bir memlekette, Allah aşkına ne olacak ki?

Arkadaş! Hırsızlar baş olmuş baş…

Biz hırsıza kasanın anahtarını vermişi, diyoruz ki; gel bizi kurtar. İradelerini, iradeden yana tek bir kaygısı olmayana vermişler, ortaya ‘’İRADE’’ koyun diyorlar.

Tamamda, adamın böyle bir derdi yok ki!

Ne bir memleket meselesi, ne de bir irade meselesi yok burada. Kimse kendini kandırmasın.

Ve bu zihniyetin en küçükten büyüğüne kadar içlerinde bu biat kültürü var. Bunu kendine yol haritası edinenler var.

Elbirliği ile memleketi kargaşaya ittiler. Bunun karşılığı elbet olacaktır. Ancak ne derece olacağını kimse kestiremiyor. Çünkü çok fazla kaygan zemine oturmuş yapı var.

İrade konusunda sıkıntı var. Bu hem yöneticiler de var, hem de maalesef yandaşlarda.

En kısa zamanda bu düzen değişmezse, geri dönüşü olmayacak.

Sadece son günlerde halka yapılanlar, memleketi yerinden oynatması gerekir.

Kişisel savaşların, halka bu kadar mal edildiği bir ülke olamaz arkadaş. Filler tepişiyor, çimler eziliyor.

Her gün başka bir açıklama, her gün başka bir kıvırma. Hiç kimseye güven kalmadı.

Bir Bakan görevden alınacak diye, yeni bir hükümet kurma oyunu, güvenoyu, hükümet programı, konuşmalar. Ve tüm bu yalan dolana da halk seyirci olacak.

Arada kaybedilen zaman, ekonomik kriz, yasalar, işsizlik, enflasyon, artan fiyatlar. Kimin umurunda?

Uyanın!

Güneşin Doğduğu Yerden, Herkese Selam Olsun.