Platonik!
Nedir platonik?

-*-*-

Sabahın dördü...
Uyku kaçtı!
Lefke – Eski Karadağ mevkii...
Çok serin...
Teknoloji yanımda, 19 derece santigrat diyor!
Öğle saatlerinde 40 olacak yine!
Müthiş bir sessizlik ve zifiri karanlık hakim!
Oysa yatmadan önce “ay” neredeyse “dolunay”dı!

-*-*-

Sahi, platonik nedir?
Kafama takıldı da!
Türk Dil Kurumu Sözlüğü diyor ki, “Gerçekte var olmayan, düşte kalan, hep öyle kalması istenilen”...
Aşkla alakalı!
Siz öyle olmasını istiyorsunuz ama gerçekte öyle değil!
Yok öyle bir şey ama siz “var” diye inanıyorsunuz!

-*-*-

Platonik aşkların efsane şarkıcısı Müslüm babaya selam olsun bu arada!
“... Niye jilet atıyorsun kardeşim, çiçeğin varsa ver” diyor Müslüm baba!

-*-*-

O da nesi; talvarın üzerinde bir fare!
Tarla faresi – ya da kümes sıçanı!
Kocaman!
Ve dört beş yarasa uçuşuyor!
Mutlak sessizliğe, farenin ayak sesleri ya da “gürültüsü” engel oluyor ve fotoğrafını çekmeyi başarıyorum; net olmasa da!

-*-*-

Fare var, yarasalar var...
Serin de bir hava!
Hepsi gerçek!
Karanlık, alacaya doğru geçiyor!
Ve derken, kesinlikle horoz sesinden önce, fassa, üveyik ya da güvercin “sesi!
Üçünden biri!
Üçü de gerçek!

-*-*-

Az daha aydınlanıyor hava!
Arka arkaya iki de uçak sesi geliyor kulağıma!
“İstikamet Larnaka!”...
Lefke’nin üzerinden mi geçiyorlar, yani hava sahamızı ihlal mı ediyorlar yoksa değil mi doğrusu kestiremiyorum!
Ama ihlal etseler ne olacak ki!
Hava tüfeğiyle vurup düşüreyim mi yani!

-*-*-

Ve sanal haberler, haber ajansları, gazeteler...
Karıştırıyorum...

-*-*-

Karıştırırken de “platonik” kelimesi kafamı kurcalıyor...
Hava artık iyice aydınlık!
Diyor ki bir haber, “... Kıbrıs Türk Devleti!”...
Nasıl yani?
KTFD olmadı; KKTC de olmadı şimdi KTD mi?
Yoksa KTC mi?
Kıbrıs Türk Devleti değil, Kıbrıs Türk Cumhuriyeti mi?

-*-*-

Platonik!
Bayağı platonik!
“Gerçekte var olmayan” diyor sözlük!
Ve ekliyor: “... Düşte kalan, hep öyle kalması istenilen”...
Oysa fare ve sesler gerçek mesela!

-*-*-

İngilizceye de çeviriyorum: 
“Turkish State of Cyprus”...
Kulağa hoş geliyor ama platonik işte!
“Turkish Republic of Cyprus!”...
Bu galiba daha hoş ama yine platonik!

-*-*-

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan demiş ki; “... Kıbrıs Türk Devleti...”
Nerede, ne zaman dedi?
Evet, “bir çoğumuzun düşlerinde kalan ve hep öyle kalması istenilen”...
Ama gerçekte var olmayan!
Demiştir de... 
Siyaset gereği!

-*-*-

Derken, eski usül bir su motoru sesi!
Pa pa pa pa!
Ses çok hoş!
Ve benim için bayağı nostaljik!
Hala mazot kullanılan dizel motor!
Bahçeden sök, sandala koy istersen!
Olabilir!
Motor var, gerçek!

-*-*-

Ama devlet?
Devlet platonik!

-*-*-

KTFD iken yapamadık, olmadı!
“Merhum Rauf Raif Denktaş bey, KTFD Anayasası’na göre yeniden seçilemeyecekti, bu yüzden KKTC ilan edildi” sözleri geldi aklıma...
Bu sözler benim sözlerim değil ki!
Sakın ha!
Beni karıştırmayın!
Bu sözler, dönemin TC Dışişleri Bakanı İlter Türkmen beyin sözleri...

-*-*-

KTFD’den, KKTC’ye geçiş de bir çeşit platonikti yani!
Platoniklik yaptık!
Platonik davrandık!
“... Gerçekte var olmayan, düşte kalan, hep öyle kalması istenilen” bir şekilde, devlet kurduk!
İlan ettik!

-*-*-

Şimdi yenisi geliyor!
Yenisi geldiğinde ne olacak?
Pakistan bizi tanıyacak mı?
Peki Azerbaycan?

-*-*-

Platonik işte!
“Karşılığı olmayan bir aşk!” da desek mi?
Azerbaycan’ın ve Pakistan’ın bizi tanımasını beklemekten söz ediyorum!

-*-*-

Zizziro sesleri de var artık!
Hatta serçeler de uyanmış!
Zizzirolar gerçek, serçeler azaldı ama var!
Ve fassa, güvercin, üveyik sesleri o kadar çok ki!
Arada bayağı karga sesi de çıkıyor artık!

-*-*-

Ve tam karşıda Trodos’lar!
Az puslu ve sisli gibi!
Dedem derdi ki, “... Çok erken saatte sis ve pus varsa; o gün sıcak olacak”...
Bu da bir gerçek!
Sıcak bile platonik değil!

-*-*-

Ama bizim siyaset platonik!
Ok da yaydan çıktı artık!
KTFD’yi kurarken yay ve okumuz yok muydu?

-*-*-

O da nesi?
Bülbül sesleri de giriyor devreye!
“Saka” kuşu diyorlar; onlar da gerçek!
Ve de çok sevimli, çok güzel kuşlar!

-*-*-

Sahi, “biz yolumuza devam ediyoruz” derken, KKTC yolunuz değil miydi?
Şimdi “platonik” bir “isim değişikliği” ile “platonik siyasete” devam mıdır tek derdiniz?

-*-*-

Okuyorum, üzülüyorum!
Adamın, adamların veya kadının ya da kadınların biri; birileri sahte bir isimle “Twitter hesabı” açmış!
Benim ismimi de “taklamış”...
Paylaşımı şöyle: “Kuzeyi, güneyi kalmadı bu işin – Kıbrıs Türk Devleti!”
Allah Allah!
KKTC, “Kıbrıs Japon Devleti miydi?”...
KKTC yok muydu?
Şimdi KTC veya KTD olduğunda “var” mı olacak?

-*-*-

KKTC, “tanıtılamaz” mıydı?
Hatta KTFD?

-*-*-

Adını değişince “platonik” olmaktan çıkacak mı?
KKTC’nin adını değiştiğimizde İmran Khan ve İlham Aliyev aşka mı gelecek?
Bize olan ve bunca yıldır saklı tuttukları aşklarını artık babalarından korkmadan, abilerinden çekinmeden “seviyorum uleyn” diyerek, ilan mı edecekler?

-*-*-

Sabahın 6’sında canım rakı çekti işte!
Mis gibi hava!
Aşk da platonik!
Müslüm Baba, Allah rahmet eylesin!
Ne demişti?
“... Aşkını kalbimde sakladığımı unutursun diye çok korkuyorum”...
İmran Khan ve İlham Aliyev değil; Müslüm Gürses söyledi ama olsun!

-*-*-

Platonik takılmaya devam edin!
Bir gün bizi kesin sevecekler!
Emin olun!

-*-*-

Haaa rahmetlik Müslüm baba başka ne mi demiş?
Mesela, “Hayalle yaşarken gerçek Dünya’da; zamanı içmişiz haberimiz yok!”...
Ve başka ne mi demiş?
“... Allah'ın gücüne gider mi bilmem, verdiği bu candan ben bıktım usta... Bu şarkıdan biz bıktık sizler bıkmadınız... Dert olmasın bende söylemeyeyim...”

-*-*-

Ama platonik aşkların efsane şarkıcısı, büyü ustanın en sevdiğim sözü; sabah akşam anlamsız sözlerle bizi aldatan “tüm platonik siyasetçilere” gelsin: 
Yumurtaya can veren Allah’ım yeşil biberi nasıl yarattın?