Mesarya Enginar Üreticileri Birliği Başkanı Salih Gürsoy, üretimde önemli olan iki girdi maliyeti elektrik ve akaryakıta gelen üst üste zamlardan sonra enginar üreticisinin de üretim sektöründen yavaş yavaş el çekmeye başladığını dile getirdi

Üreticilerin kredi ve borçlarla ayakta durmaya çalışarak üretim yaptığını ancak bir de ürünlerin satışı ve tüketim noktası olduğunu anlatan Gürsoy, alım gücü düşen halkın da ürünlere talebinin azalacağını ve pazar sıkıntısı yaşanacağını kaydetti

Geçmiş yıllara oranla enginar rekoltesinde ciddi düşüşlerin yaşandığına dikkat çeken Gürsoy, KKTC’de üretime değer verilmediğinin altını çizdi. Gürsoy, “Hiçkimse sabah kahvaltısından akşam yemeğine kadar sofrasına giren ürünlerin nasıl üretildiğini, onları üreten insanların ne hallerde olduğunu merak etmiyor” dedi

Gelmiş geçmiş tüm hükümetleri eleştiren Gürsoy, günü kurtarma adına gerçeklikten uzak yapılan açıklamaların göstermelik olduğu ifade etti. Gürsoy, açılışlarda festivallerde enginara düzülen methiyelerin karşılığını, “Su az, enginar da çok su isteyen bir ürün, suları bitiriyor” cevabıyla almalarını ise talihsizlik olarak nitelendirdi

Özlem ÇİMENDAL

Mesarya Enginar Üreticileri Birliği Başkanı Salih Gürsoy, gelmiş geçmiş hükümetleri eleştirerek, bilimsellik ve tarım politikasından uzak günü kurtarma adına göstermelik atılan adımların ve yapılan açıklamaların üreticiyi bitirme noktasına getirdiğini ifade etti. 

Gürsoy, üretimde önemli olan iki girdi maliyeti elektrik ve akaryakıta gelen üst üste zamlardan sonra enginar üreticisinin de üretim sektöründen yavaş yavaş el çekmeye başladığını dile getirdi. 

Elektrik ve akaryakıt zamları enginarı baltaladı 

Enginar üretiminin kuraklıktan en çok etkilenen sektörlerin başında geldiğini anlatan Gürsoy, yer altı su kaynaklarını yer üstüne çıkarmanın maliyetinin elektrik ve akaryakıta gelen zamlardan sonra bel büktüğüne vurgu yaptı ve şunları söyledi: “Susuz bir ülkedeyiz dolayısı ile yer altı su kaynaklarından faydalanmak zorundayız. Bu da mazot ve elektrik ile gerçekleşmektedir. Yapılan son zamlardan sonra bu iki enerji bizim için el değmez oldu. Önümüz karanlık bir yolda yürüyoruz.”

“Yavaş yavaş el çekilecek, sonraki nesiller yapamayacak”

Üreticiler, girdi maliyetlerinin ciddi anlamda zorladığı yılların mesleği enginarcılıkta da sona doğru geldiklerini ifade ettiler. Sonraki nesillerin bu sektörde iş yapamayacakları ön görüsünde bulunduklarını anlatan Gürsoy, “Bizden sonra gelecek çocuklarımız artık değil üretim, kapılar açılırsa Rum tarafında başlayacaklar üretim yapmaya, çalışmaya gitmeye” diye konuştu. 

Üretici kredi ve borçlarla üretim yapmaya çalışıyor 

Üreticilerin krediler ve borçlarla ayakta durmaya çalışarak üretim yaptığını ancak bir de ürünlerin satışı ve tüketim noktası olduğunu söyleyen Gürsoy, “Biz borç harç ayakta durmaya çalışarak üretim yapmaya çalışıyoruz, ancak asgari ücretin eriyip bittiği, insanların alım gücünün düştüğü ortamda tüketici nasıl ürettiğimiz ürünleri alacak? Bu da olayın diğer önemli boyutudur. Yapılan zamlardan sonra ürünlerimiz pazar bulabilecek mi tereddütlüyüz artık” dedi. 

Enginarcı önünü göremiyor, karanlık yolda yürüyor 

KKTC’de üreticilerin önlerini görmediklerini, karanlık bir yolda yürümek zorunda bırakıldıklarını vurgulayan Gürsoy, “Hükümetler projeler üretip, üretim alanlarında girdi maliyetleri ve pazarları analiz ederek üreticileri de tüketicileri de bilgilendirmelidir. Hükümetler sorunlara çıkış yolu bulmalıdır. Ürünlere üst üste gelen zamlara engel olmadan şans eseri yarınımızı bilemeden üretim yapmaya çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.

Rekoltede ciddi düşüş var 

Geçmiş yıllara oranla enginar rekoltesinde ciddi düşüşlerin de yaşandığına dikkat çeken Gürsoy, “Suların tuzlanması, yer altı sularının azalması, alım gücünün sürekli düşmesi nedeni ile talebin azalması gibi nedenlerden dolayı enginar rekoltesinde geçmiş yıllara oranla ciddi düşüşler yaşanmaktadır” dedi. 

“Üretime değer verilmiyor, üretici ne halde soran yok”

KKTC’de üretime değer verilmediğinin de altını çizen Gürsoy, “Hiçkimse sabah kahvaltısından, akşam yemeğine kadar sofrasına giren ürünlerin nasıl üretildiğini merak etmiyor. Yedikleri ürünleri üreten kişilerin ne halde olduğunu bilen veya merak eden yok” şeklinde konuştu. 

Günü kurtarma adına yapılan açıklamalar göstermelik 

Gelmiş geçmiş tüm hükümetleri oluşturmadıkları tarım politikaları nedeni ile suçlayan Gürsoy, hiçbir parti ayrımı yapmadan partilerin üretim ile ilgili yaptıkları açıklamaları da eleştirdi. 

Günü kurtarma adına gerçeklikten uzak yapılan açıklamaların göstermelik olduğunun altını çizen Gürsoy, açılışlarda festivallerde enginara düzülen methiyelerin karşılığını, “Su az, enginar da çok su isteyen bir ürün, suları bitiriyor” cevabıyla almalarını ise talihsizlik olarak nitelendirdi. 

Gürsoy, “Enginar festivallerinde övülen ve faydaları sayılan, ülke üretimi için önemli bir yere sahip olduğu dillendirilen enginara, destek istemeye gittiğimizde. Suyu çok isteyen bir ürün olduğu için, suyun da az olmasından dolayı destek verilemediği söylemleri ile karşılanıyoruz” diyerek, hükümetin yapmış oldukları samimiyetsiz açıklamaları kınadı. 

Hükümetlerin iktidara gelmeden başka, geldikten sonra başka konuşmalarını da eleştiren Gürsay, “Şaşalı günlerde övgüler, sıkıntılı günlerde enginar çok su ister diye söylenmeler. Kişiye döneme göre yapılan davranışlar, değişen söylemler üretimde sıkıntı yaratıyor” diye konuştu.