Manavoğlu açıklamasında bu durumun Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne yansımalarına da değindi.
Manavoğlu'nun açıklaması şu şekilde:
Türkiye Cumhuriyeti ekonomi politikası normal iktisadi temeller üzerinden tekrardan şekillendirilmeye başlandı.
Eğer bir eksen kayması yaşanmazsa 2 sene içerisinde enflasyon ve faiz değerleri toparlanacak.
Tabii bu süreç gerek vatandaş,gerekse iş insanları tarafından sancılı hissedilecek önlemler ve politikalarla geçecek.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ise parallel eksende bu hareketlerden etkilenirken ayni zamanda da izole bir yapıda olduğu için bu sıkıntıları daha da yoğun hissedecek.
Bu yüzden genelde tüm sivil toplum, özelde ise ekonomi ve finans çevrelerinden oluşan sivil toplum örgütlerine büyük görevler düşmektedir.
Bazı örgütlerimizin uzun süredir edilgen bir tavır aldığını hepimiz görüyoruz.
Birbiriyle çelişen tutarsız bir nala bir mıha açıklamalar ülkeye zarar vermekten ve kaos ortamını daha da bulandırmaktan başka bir işe yaramaz.
Hükümete ekonomik konularda altı dolu öneriler vermeleri sadece eleştirel olmaktan daha önemlidir.
Kimse kızmasın ama net olmamak ve bana dokunma da kimi istersen yak anlayışıyla hedefi şaşırtmaya çalışmak doğru değildir.
Bu gibi açıklamaların yaratacağı tartışma dalgası sonrası ülkenin tüm sektörlerini etkileyecek önüne geçilmez zararlar oluşur.
Son günlerde gerek yüksek öğrenimde gerekse müteahhitlik sektöründe yaşananlara bakarsak ne dediğimi daha iyi anlarsınız.
Örgütlerimizin ve örgüt başkanlarımızın yapacakları açıklamalar ve yorumların hayati önem taşıdığı bu dönemde herkesi aklı selime davet ediyorum.