Yüksek Yönetim Denetçisi (Ombudsman) Emine Dizdarlı, ulaştırma ve haberleşme hizmetlerinin yeniden yapılandırılması çerçevesinde yurt dışındaki bir şirketten 50 ay süreyle vergisiz toplam 11 milyon 250 bin ABD Dolarlık hizmet alımının, gerek kamu vicdanını, gerekse halkın refahını ciddi surette etkilediğini belirterek, topluma gerekli açıklamaların en kısa sürede yapılmasını ve kamu vicdanının rahatlatılmasını talep etti.

Astronomik bir bedel karşılığında alınan bu hizmetin amacının T&T Havalimanı İşletmeciliği İnş. San ve Tic Şti Ltd.’i denetlemek olduğunun anlaşıldığını ancak bu hizmetin, Sayıştay, Ombudsman ve benzeri kurumlardan alınabilecekken yüksek bir meblağ ödenerek dışarıdan alınmasını eleştiren Dizdarlı, “Özel bir şirket olan T&T'nin, istediği konuda, istediği kişiden ve istediği kalitede hizmet almakta serbest iken, Bakanlığın talebi üzerine ve Bakanlığın seçtiği şirketlere 11,250,000 ABD Doları ödemek zorunda bırakılmasının nedeni nedir?” dedi.

Dizdarlı, “KKTC Ulaştırma Bakanlığı , uhdesine düşen bu idari sorumluluğu yurt dışında bulunan şirketlere verirken kararını veya bu konuda karar alırken yasalarla belirlenen kriterleri dikkate aldı mı? Hizmet bedeli, On Bir Milyon Dolar olan bu iş ile ilgili neden ihaleye çıkılmadı? Bakanlık tarafından ihaleye çıkılmadığına göre Türkiye Cumhuriyeti’nde kayıtlı bulunan Şirketler bu durumdan nasıl haberdar oldular? Onlar adına elden teklifi kim veya kimler yaptı?” sorularını sordu.

Yüksek Yönetim Denetçisi Emine Dizdarlı, bugün yaptığı açıklamada, KKTC Ulaştırma Bakanlığı tarafından T & T Hava Limanı İşletmeciliği Genel Müdürü Sayın Serhat Özçelik’e gönderilen 6 Kasım 2015 tarihli yazıya ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Dizdarlı, yaptığı yazılı açıklamada, Bakanlar Kurulu’nun 14 Ekim 2015 tarihinde, Ö (K-I) 449-2105 numaralı kararı ile Ulaştırma ve Haberleşme Hizmetlerinin yeniden yapılandırılması çerçevesinde, KKTC ve/veya TC’den Teknik ve Hukuki Konularda Hizmet Alımına ilişkin bir karar aldığını hatırlattı.

Emine Dizdarlı, şöyle devam etti:

“Karar çerçevesinde, Ulaştırma Bakanlığı tarafından, Serhat Özçelik’e yazılan yazı tahtında, Ulaştırma Bakanlığı’nın uhdesinde olan ve Bakanlık adına yapılması gereken kontrollük işleri, bilgi akışının sağlanması, müşavirlik ve hukuk hizmetlerinin, Diamond Green Yönetim ve Danışmanlık Hizmetleri Ltd. Şti. ile APCO Teknik Müşavirlik ve Taahhüt Anonim Şirketi’nden alınmasına ve bu amaçla söz konusu şirketlere 50 ay süre ile ayda peşin ve net olarak 225 bin ABD Doları, toplamda 11 milyon 250 bin ABD Doları ödenmesine ve bu bedellerin T&T Havalimanı İşletmeciliği İnş. Sanayi ve Ticaret Şti LTD tarafından karşılanmasına karar verildiği bildirildi”

Bu yazının akla çeşitli sorular getirdiğine işaret eden Dizdarlı, şu soruları yöneltti:

 “KKTC Ulaştırma Bakanlığı, uhdesine düşen bu idari sorumluluğu yurt dışında bulunan şirketlere verirken kararını veya bu konuda karar alırken yasalarla belirlenen kriterleri dikkate aldı mı?  Hizmet bedeli, 11 Milyon Dolar olan bu iş ile ilgili neden ihaleye çıkılmadı? Bakanlık tarafından ihaleye çıkılmadığına göre Türkiye Cumhuriyeti’nde kayıtlı bulunan Şirketler bu durumdan nasıl haberdar oldular?  Onlar adına elden teklifi kim veya kimler yaptı? İhalesiz ve elden yapılan teklifler ışığında Bakanlık nasıl bir karara vardı? 9 Aralık 2014 tarihinde toplam 10 bin TL sermaye ile kurulan Diamond Green Yönetim ve Danışmanlık Hizmetleri Limited Şirketi’nin (Sicil no:950385) ve APCO Teknik Müşavirlik ve Taahhüt Anonim Şirketi’nin (sicil no: 372319) yöneticileri kimlerdir? KKTC Ulaştırma Bakanlığı, hangi referansı veya kıstası göz önünde bulundurarak böyle bir seçim yaptı? Yurtdışında kurulan bu şirketlerle ilgili herhangi bir araştırma yapıldı mı? Yöneticileri ile ilgili iyi karakter belgesi alındı mı? Söz konu şirketten alınan hizmetlere istinaden Devletimize herhangi bir vergi ödenecek mi?.. Yine özel bir şirket olan T&T’nin istediği konuda, istediği kişiden ve istediği kalitede hizmet almakta serbest iken, Bakanlığın talebi üzerine ve Bakanlığın seçtiği şirketlere 11 milyon 250 bin ABD Doları ödemek zorunda bırakılmasının nedeni nedir?”

“Astronomik bir bedel karşılığında alınan bu hizmetin amacının T&T Havalimanı İşletmeciliği İnş. San ve Tic Şti Ltd.’i denetlemek olduğu anlaşılmaktadır” ifadesini yer veren Dizdarlı, “Amaç denetlemek ise, bunun mali denetimini Sayıştay Başkanlığı, hukuka uygunluğunu veya yerindelik denetimini Yönetim Denetçisi (Ombudsman) ve kontrollük işlerini ise Planlama, İnşaat Dairesi ücretsiz olarak yapabilirdi veya yine KKTC Ulaştırma Bakanlığı, KKTC’de faaliyet gösteren kurumlardan makul bir ücret karşılığında hizmet alma imkânına sahipti” dedi.

Denetimin kendinden beklenenleri ortaya koyabilmesi için kurumsal ve faaliyetsel olarak bağımsız olması gerektiğini kaydeden Dizdarlı, Ulaştırma Bakanı Sayın Tahsin Ertuğruloğlu söz konusu kararı alarak T&T Havalimanı İşletmeciliği İnş San. ve Tic Şti Ltd.’in faaliyetlerini özel şirketlere vererek denetim dışında bırakmıştır. Bu da gerek denetleyen, gerekse denetlenen kurumlar açısından sisteme güveni sarsmaktadır” ifadesini kullandı.

Emine Dizdarlı, açıklamasını şöyle tamamladı:

“Bütçemizin 13. maaşları ödemeye yeterli olmadığı bugünlerde, 11 milyon 250 bin ABD Doları gibi bir meblağın vergisiz olarak yurt dışına ödenmesi, gerek kamu vicdanını, gerek ise halkımızın refahını ciddi surette etkilemektedir.  Bu bağlamda, toplumumuza gerekli açıklamaların en kısa sürede yapılmasını ve kamu vicdanının en kısa sürede rahatlatılmasını talep ederim.”