Yurdagül Atun

Ülkedeki uyuşturucu bağımlılığının korkutucu boyutlarda olduğuna dikkat çeken Karaokçu, Denetimli Serbestliğin, uyuşturucu tacirlerine dolaylı olarak hizmet eden düzeni yıkacağını söyledi. “Cezaevine attığımız bir kişiyi bile kazanamadık, toplum dışına ittik. Bunlar da çocuklarımıza tehlike olarak geri göndü” diyen Karaokçu, Denetimli Serbestlikle, bağımlıların en büyük sıkıntısı olan tedaviye gitmeme direncinin ortadan kalkacağını, çünkü yakalanana “ya cezaevi, ya tedavi” seçeneklerinin sunulacağını belirtti.

Başbakanlık Uyuşturucu ile Mücadele Komisyonu Başkanı Hasan Karaokçu, Haberal Kıbrıslı Gazetesi’ne yaptığı açıklamada, uyuşturucuyla mücadele kapsamında Meclis’ten geçen ancak tadil edilmek üzere Cumhurbaşkanlığından geri gönderilen Denetimli Serbestlik Yasası’nın olmazsa olmaz yasalardan biri olduğuna vurgu yaptı. Bu konuda yaratılan yanlış algılara karşı, topluma ve parlamentoya doğruları anlatarak bu yasanın oybirliğiyle Meclisten geçmesini sağladıklarını belirten Karaokçu, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın kendi hukukçusu ile bazı örgüt ve siyasi partilerden kendisine gönderilen görüşleri değerlendirdiğini kaydetti. 

Cumhurbaşkanının, mevcut uyuşturucu maddeler yasasıyla, Denetimli Serbestlik Yasası arasında bazı terimlerde teknik uyum sağlanmasına ilişkin bazı görüşleri de ekleyerek meclise geri gönderdiğini ifade eden Karaokçu, “Cumhurbaşkanı Akıncı yasanın çok önemli olduğunu ve ülkedeki yaraya neşter vuracak bir yasa olduğunu söyledi. Biz de komisyon olarak görevli hukukçularla değerlendirme çalışması yaptık. Sıkıntı olarak görülen yerlerle ilgili olarak düzenleme yaptık” dedi.

Hükümlülerin bu yasadan yararlanmasını öngören Geçici 5. Maddenin yazılış şekliyle anayasaya aykırı olabileceğine ilişkin görüşler ortaya konulduğunu ifade eden Karaokçu şunları söyledi: 

“Bu maddede yasalaştığı zaman sıkıntı yaşanmaması için küçük bir düzenlemeye gidildi. Cumhurbaşkanı görüşünün ardından Ad Hoc Komite çalışma gerçekleştirdi. Şöyle olursa daha iyi olur diye görüşlerimizi ilettik. Karar Ad Hoc komitede. Bugünkü (dün) toplantıdan sonra genel kurula sevk etmelerini bekliyoruz. Genel kurula onaylatıp yasayı cumhurbaşkanına geri gönderecek.”

“Cezaevine attığımızı bir kişiyi bile kazanamadık”

Hasan Karaokçu, bu yasanın iki-üç yönlü faydası olduğuna vurgu yaptı. “Birincisi madde bağımlısı gençlerin yarım gramdan cezaevine atılmasını önleyecek. Cezaevine attığımız bir kişiyi bile kazanamadık, toplum dışına ittik. Bunlar da çocuklarımıza tehlike olarak geri göndü. Bana göre bu yasanın hayata geçmesiyle uyuşturucu tacirlerine dolaylı olarak hizmet eden bu düzenin (satış) kollarından biri kesilmiş olacak, hem de şu anda tüm madde bağımlıların en büyük sıkıntısı olan tedaviye gitmeme direnci ortadan kalkacak. Çünkü yakalanana ya cezaevi, ya tedavi önerilecek” diyen Karaokçu, tedavi konusunda sıkıntı yaşanmayacağını, devletin imkânlarının yeterli olduğunu kaydetti.
“Özelde isteyen özelde, devlette isteyen devlette…”

Kişilerin devlette ya da özelde tedavi olma alternatifleri olduğunu belirten Karaokçu, sözlerini şöyle sürdürdü: 
“Özelden isterse masraflarını kendi karşılar. Devletten isterse, devlet karşılar. Barış Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nin kapasitesinin yeterli olacağını düşünüyorum. Ağır bağımlı olmadıkları için ayaktan tedavi olacaklar. (Bütçe ayrılıp ayrılmadığının sorulması üzerine) Bütçeyle ilgili sıkıntı olacağını düşünmüyorum. Sağlık Bakanlığında yaptığımız toplantılarda öyle bir ihtimal gündeme gelmedi. 

"15 gün sonra uygulamaya geçilebilir”

Tabi bu yasa çıktıktan sonra belli olacak. Çıkınca tüzük gerekiyor. Denetimli Serbestlik Tüzüğü olması gerekiyor. Çalışma yaptık, tüzük de büyük oranda tamamlandı. Bu da Bakanlar Kurulundan geçince yasa uygulama başlayabilecek. 15 gün sonra girebileceğini düşünüyorum.”

“Aileler sevinç gözyaşları döktü”

Denetimli Serbestlik Yasası’nın, aileleri çok mutlu ettiğini belirten Hasan Karaokçu, “Aileler sevinç gözyaşlarıyla aradı ve teşekkür etti. Ailelerin beklentisiydi. Demokrasiye inanıyorsak ve meclisten oybirliğiyle geçen yasa varsa, bu yasanın uygulanmasına destek olunması gerektiğine inanıyoruz” dedi. Tüm dünyada bu adımların atıldığına ve bugün daha iyi noktalara gelindiğine dikkat çeken Karaokçu, eleştirilere şu sözlerle yanıt verdi: 

“Eksikler olabilir ama bu yasanın geçmesi gerektiğini söyleyebilirim. Polisle işbirliği içindeyiz. Komisyonda tüm çalışmalarda işbirliğimiz devam etmektedir. İleride daha iyi olacağını düşünüyorum. Polisin talep ettiği, Teknik Takip Yasası, Organize Suçlar Yasası, Kontrollü Teslimat Yasası, Etkin Pişmanlık Yasası, muhbir kullanımıyla ilgili yasa gibi 7-8 tane yasa var. Üst düzeydeki kişilerin de yakalanmasını istiyorsak bu yasalar geçmeli.”

“Her şeye, ‘Türkiye diretiyor’ diye tepki göstermek doğru değil”

Uyuşturucuyla mücadelede en önemli birim olan Polisin teknik ve yasal altyapı açısından geliştirilmesi gerektiğini kaydeden Karaokçu şöyle konuştu: 

“Kamuoyunda tartışma konusu olan yasalar, örnek çağdaş ülkelerde uygulanan ve bizim örnek aldığımız yasalardır. Türkiye bugün uyuşturucuyla mücadele konusunda çok ciddi adımlar atmıştır. Her şeye ‘Türkiye diretiyor’ diye tepki göstermek doğru değil. Yasal altyapımızı güçlendirmeden, başarı şansımızın tam olabileceğine inanmıyorum. Uyuşturucuyla mücadele konusunda gerekli yasalar geçtikten sonra çok daha iyi noktaya geleceğiz.” 

“Cezaevinde 130 kişi var”

Karaokçu, Denetimli Serbestlikten kaç kişinin yararlanabileceği şeklindeki soruya da şu yanıtı verdi: “130 kişi var cezaevinde. Yargının vereceği karara, hâkimin değerlendirmesine bağlı, bugün 30’la 40 arasında kişinin faydalanacağını sanıyorum. Bundan sonrakilerde daha iyi anlaşılacak. Hâkim soracak, ‘cezaevi mi, hastane mi’ diyecek. Kişi, Denetimli Serbestlik sürecini başarıyla tamamlarsa, işlediği suçtan dolayı ceza alamayacak siciline de işlenmeyecek”

Karaokçu, “Yaptığımız bilimsel araştırmalardan da görüldüğü gibi, mevcut sistemde bu çocukların önemli bir bölümü siciline işlendiği için toplumdan dışlanmıştır. Sahip, çıkmadığımız, tedavi vermediğimiz için tekrardan uyuşturucu tacirlerinin kucağına itiyoruz” dedi.
Rakamlar ürkütücü boyutta

Hasan Karaokçu, ülkedeki uyuşturucu ve alkol kullanımıyla ilgili olarak da şu verileri paylaştı: “Uyuşturucu kullanım oranı ülke genelinde yüzde 8.5, liselerde yüzde 5.6. Biz bu rakamın daha üzerinde olduğuna inanıyoruz. Bu oran ilkokul 5. sınıfta 1.2. İlkokul 5. sınıfta okuyan 2 bin 533 çocuk arasında yaptığımız çalışmaya göre, sigara kullanma oranı 10.9, alkol deneme oranı ise 23.5 çıktı. Tabi ki bu sonuçlardaki risk faktörlerini de araştırdık. Anne-babası ayrı olan çocuklarda sigara ve alkol kullanımı daha çok. Şiddete ve istismara maruz kalan çocuklarda daha da çok. Çok çocuklu ailelerde deneme oranı fazla. Anne-babası sigara ve alkol kullanan çocuklarda da kullanım oranı yüksek. Biz de tüm bu veriler ışığında oturup aile eğitim programı hazırladık. Bunu da eğitim bakanlığıyla bir çalışma yapacağız. Rehber öğretmenler eğitilecek, bu öğretmenler de aileleri eğitecek.”

Sicil Yasası

Karaokçu, Uyuşturucu ile Mücadele Komisyonu'nun bu güne kadar üç tane yasa çalışması olduğunu belirterek, ülkenin en büyük sorunlarından birinin  bally konusu olduğunu söyledi. Karaokçu, yapılan araştırmalarda bally konusunun büyük ölçüde öne çıktığını anlatarak,  ilkokul 5'inci sınıf 2 bin 533 çocukta yapılan araştırmada, yüzde 1,2 uyuşturucu deneme oranı çıktığını kaydetti. Karaokçu, bu maddelerin bonzai ve bally olduğunu söyledi. 

Uyuşturucu ile mücadelenin başında yer alan yüzleşme, kabullenme ve çözüm üretme  gibi evrelere değinen Karaokçu, "toplum keşke uyuşturucu ile 15 yıl önce yüzleşseydi, bugün bu noktalara gelmezdik" dedi.