Hakan Yıldırım

Muayene olabilmek için sabah 04.00’ten itibaren Lefkoşa Dr.Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi’ne akın eden hastalar, saatlerce doktor sırası beklemek zorunda kalıyor. Özellikle köylerden gelen vatandaşlar, 44 yıldan beri değişmeyen bu uygulama yüzünden perişan oluyor...

Sabah 04.00’ten itibaren kendileriyle birlikte olan Diyalog muhabirine yaşanan sıkıntıları anlatan vatandaşlar;  muayene sonrasında doktor tarafından verilen bazı ilaçları hastanede bulamadıklarını ve özel eczaneye yönlendirildiklerini belirtirken, bunu karşılayacak paralarının olmadığını söylüyorlar.

Hastanede yaşanan zorlu süreç…

Ülkenin her bir köşesinden şifa aramak için gelen vatandaşları hastanede zorlu bir süreç bekliyor. Sabah 05,30’da açılan sıra numarası makinası için hastane önünde saatler öncesinden kuyruk oluşuyor. Sıra numarasını alan vatandaş, uzun bir süre de kayıt yaptırmak için bekliyor. Ve son olarak doktorların gelmesini bekleyen hastalar, soğuk havalarda ise yaşadıklarının tam anlamı ile çileye döndüğünü söylüyor.

Diyalog’a konuşan vatandaşlar, yaşadıkları olayın işkence olduğunu ama yapacak başka bir şeyin olmadığını ifade ediyor. Saatlerce beklemek zorunda olan yurttaş, hem işini aksatıyor, hem de doktora görünüp görünmeyeceği konusunda endişe yaşıyor.

Hastalar ne dedi?

Hasan Ertem: Sabah 04.40’tan beri buradaydım. Makinanın açılmasını bekliyorum, sıra numarası alacakmışız. Sonra 7’ye kadar bekleyeceğiz kayıt yaptırmak için, sonra da doktoru bekleyeceğiz 9’dan sonra. Sabah 3,45’te evden çıktım, Hamitköy kavşağından yürüyerek geldim, otobüs yok, sistem yok. Bu düzende hasta olmayan hasta olur. 

Ufuk Tuna: Sıra numaram 17. Saat  5,15’te geldim. Kayıtlar 7,15’te başlıyor. Doktor tahminen 9,00-9,30 belki de 10,00’da gelir. Çalışıyorum, izin aldım geldim. İş beklemez ama biz sıra numarası alırken bekliyoruz, kayıtta bekliyoruz, bir de doktoru bekliyoruz. Bu işe bir çözüm bulunmalı. Yaşlımız var, burada bekliyor. Bunu kimse görmüyor, hava da soğuk. Ama kimsenin umurunda değil.

Hayrettin Bardak: Babam için sıra numarası aldım. O arabada bekliyor, yaşlıdır. Erken geldik ki doktor numarası bulabilelim. Bekleyeceğiz, başka çaremiz yok. İşim var, babamı bırakacağım, beklesin. Sistem yanlış. Randevu dediler Nisan 13’e randevu verdiler, bekleyemedik. Şansımızı denemek için geldik.

Nazım Emir: Sıra numaram 34. Şimdi numarayı aldık, bu kart değişme numarası, 7,30’da kayıt yaptıracağız, herhalde 9’da doktoru göreceğiz.

Hacire Bakar: 36 sıra numaram. 4,30’dan beri buradayım. Güzelyurt’tan geldim. 10 gündür şekerimi ölçmek için ilaç yok. Bir şeker hastası için 10 gün ilaç olmaması yanlış. Sabahları buraya gelmemiz de yanlış. Doktorlar çok geç geliyorlar. İşi gücü bıraktık onları bekliyoruz, bütün gün buradayız.

Raziye Keyfi: Sıra numaram 43. Mecburan erken geldik. Sıra numarası almak zorundayız. Düzova’dan geldik. Geç gelirsek sıra numarası bulamayız. Kaydı bekleyeceğiz, sonra doktorun gelmesini bekleyeceğiz.

Sefa Keyfi: Söyleyecek bir şey yok. Bizim yol yine yakın, ya Karpaz’dan gelenler… Bu numaralarda bir oyun var. Yakınlara dağıtılıyor. Onlar daha erken bakılıyor. Mecburen bekleyeceğiz. Sıra gelir mi gelmez mi belli olmaz.

Derya Aydoğan: Hasta kaydının açılmasını bekleyeceğiz, hasta kayıt açıldıktan sonra onların bizi sıraya getirmesini bekleyeceğiz, sonra da doktoru bekleyeceğiz. Bu ilkel bir şey. Başka bir ülkede böyle bir şeyin olduğunu söylesek herhalde kendi ülkelerinde 50 yıl önce kendilerinin bu durumda olduklarını anlatırlar. Gülünç bir durum. Randevu sistemi getirdiler, o da olmadı. Seni muayene edemeyeceğiz diyen bir sistemle karşılaşıyoruz. Doktora ulaşıp ulaşamayacağımı da bilemiyorum. 

Mahmut Arlı: Doktor 9 civarında gelir. 10 gibi ulaşabiliriz. Ama sağlık, yapacak bir şey yok.

Mustafa Koncuk: Kayıt numaram 76. Kayıt için de bekleyeceğiz. 9-10’dan aşağı ulaşma imkanı yok. Ben çocuğum için geldim. Kayıt için bekleyeceğim, işimden olacağım, sonra kızımı alıp geleceğim, o da okuldan olacak, randevulu sistem vardı, o da keşmekeşti. Sabah kalkar gelirim ama 76 numarayı almak zorunda değilim. 

İbrahim Karahasan: Mecburuz. Böyle devlet olur mu? Bir hasta adam 5’te çıkıp gelsin ve kontrol olsun. Adalet mi bu? Londra’da randevu alıp gidiyorsun. Kan tahlili istedim vermedi. Neden yazdırmadın diyorlar? 

Hatice Hanım: Zor oluyor ama mecburuz. Çocuğun dişi ağrıyordu geldik. Beklemek zor oluyor ama mecburuz. En zor olan beklemek. Doktorlar ilaç konusunda sürekli gelgit yaptırıyorlar. Bu gelgitlerden ben bıktım.

Şahzad Ahmed: Çok zorlanıyoruz. Sıra numaram 106. Sabah 6.30’da geldim. 7’de kayıt başlayacak, kayıt işlemi 8’de biter, sonra doktorlar gelecek, gün bitti.

“Hastanede ilaç yok”

Öte yandan Lefkoşa Doktor Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesinde tek sorun poliklinik değil. Hastane eczanesine gelen hastalar ilaç olmadığını iddia ediyor. Gazetemize konuşan hastalar, ya ilaçların bir kısmını bulabildiklerini, ha da hiç ilaç bulamadıklarını dile getirdi. Eczanede olmayan ilaçlardan dolayı dışardan ilaç almak zorunda kalan yurttaş, cebinde para yoksa nasıl bu ilaçları alacağız diye isyan ediyor.

Salih Kırcal: 6 ilaç yazdılar, bir ilaç bulamadım, dışarıdan aldım 84 lira verdim. Doktorlar boşuna yazıyorlar. Devlet hastanemizde bir şey yok. Halk bıktı usandı. Devlet vatandaşın sağlık, huzur ve emniyetini sağlamalı. Hala daha değişmedi, her şey hikaye. 

Faik Korgan: İlaç yok. Kayın peder ve valide için geliyorum, yok diyorlar. Dışardan alın diyorlar, dışardan alıyoruz. İlaçlar pahalı. Bir kısmını devlet karşılıyor ancak onu da bilmiyoruz.

Hasan Boybey: Bir tane ilaç vardı, 3 tanesini dışarıdan alacağım. Mecburum. Boynumda ağrı var ve ilaç kullanmam lazım. Bakalım.

Vedat Fellahoğlu: Yok ki ilaç alayım. 5 ilaçtan 2 tane buldum. Para yok. Borçlanıp alacağım. Kalp, kolestrol, astım var ama ilaç bulamıyoruz. Ben astımlıyım, dışardan aldım ilacı, ayıptır ama bunlar. Değişen bir şey yok, sistem değişmeli. Hep hikaye bunlar.

Aynur Güleş: 2 ilaç aldım, 3 eksik var, eczaneden alacağım. Para ödemek zorundayım. Zor durumdayız. Geçim çok zor. Eşim ameliyat oldu, şimdi mecbur alacağız. Hayırlısı.