Duygu Alan

KKTC’de halkın alım gücü yıldan yıla düştü, 5 yıl içerisinde binlerce vatandaş iflasın eşiğine gelirken binlercesi borç batağına saplandı.

Ülkede giderek zorlaşan yaşam koşulları karşısında binlerce vatandaş, borçlanarak yaşamını idame ettirme yöntemini seçti ancak ödeyemedi,  binlerce vatandaş ise daha önceden borçlanmış olduğu bankalarda, taksitlerini yatıramadığı için “kara listeye” girdi.

Borç üzerine borç eklendi, ödenemeyen borçlarla faiz de eklenince ok yaydan iyice çıktı.

Binlerce vatandaş, borcunu ödemediği gerekçesi ile mahkemeye verildi.

69 bin 442 mazbata…

Dar gelirli vatandaşların içinden çıkılamaz hale gelen mali durumu, mahkemelerin istatistiklerine yansıdı.

Mahkemelerin 2010-2015 faaliyet raporuna göre, 5 yılda 69 bin 442 mazbata davası dosyalandı.

Bu davalarda icra edilen toplam 60 bin 924 mazbata ile 18,289,937.19 TL gelir elde edildi.

Lefkoşa Mahkemesi’nin yükü ağır

Ceza davalarında verilen hükümler sonucu isdar edilen mazbataların mahkemelere göre dağılımı incelendiğinde dava sayısının en fazla Lefkoşa’da olduğu gözlemleniyor.

Mahkemelerin 2010-2015 verilerine göre, 2010 yılında 4 bin 20, 2011’de 3 bin 511, 2012’de 4 bin 626, 2013’te 4 bin 875, 2014’te 4 bin 968, 2015’te 4 bin 278 olmak üzere 5 yılda toplam 26 bin 278 dava Lefkoşa Mahkemesi’nde dosyalandı.

4 milyon 598 bin TL belediye cezası tahsil edildi

Mahkemelerin 2010-2015 tarihleri arasında yaptığı tahsilatlara ilişkin belediye cezaları tahsilatı da dikkat çekiyor.

Mahkemelerin verilerine göre, 2010 yılında 509 bin 778 TL, 2011 yılında 411 bin 751 TL, 2012 yılında 730 bin 428 TL, 2013 yılında 1 milyon 8 bin 766 TL, 2014 yılında 909 bin 51 TL, 2015 yılında 1 milyon 28 bin 761 TL belediye cezası tahsil etti.

İstatistiklere göre, mahkemelerin 5 yılda tahsil ettiği toplam belediye cezası 4 milyon 598 bin 535 TL, 58 kuruş.

Kötüye gidiyor

Ceza davalarında verilen hükümler sonucu ısdar edilen mazbataların mahkemelere göre dağılımını içeren 2016 yılı verileri henüz oluşturulmadı, ancak gerek temel tüketim maddelerine üst üste yapılan zamlar gerekse döviz kurlarındaki dur durak bilmeyen artış ve Türk Lirası’nın süratle değer kaybetmesi, kazanç birimi Türk Lirası olan KKTC’de vatandaşları iflas noktasına getirdi.

Zam üzerine zam

KKTC’de 2016 yılı adeta “zam yılı” oldu.

Ülkemizde son 1 yılda elektrik yüzde 30 oranında zamlanırken, akaryakıta yüzde 20, tüp gaza yüzde 13, ilaca yüzde 40 ile yüzde 150, mobil iletişim tarifelerine yüzde 4.8 ile yüzde 53 zam yapıldı.

Temel tüketim maddelerine yapılan zamlardan ekmek de nasibini aldı. Ekmeğin fiyatı 75 kuruş arttı.

Dilimli köy ekmeğinin fiyatı yapılan 75 kuruşluk zam ile 2.75 TL’den 3.50 TL’ye çıktı.

Tüp gaz fiyatlarına önceki gün bir zam daha yapıldı. Kasım ayında 39 TL olan mutfak tipi tüp gaz yeni yapılan zamla birlikte 46.5 TL oldu.

Elektrik tarifelerine de yakın zamanda yeniden zam yapılacağı konuşuluyor.

Dövize güç yetmiyor

Zamlar karşısında kazandıkları para ile ay sonunu getiremez duruma düşen vatandaş, döviz kurlarındaki dur durak bilmeyen artış nedeni ile çıkmaza girdi.

KKTC Merkez Bankası’nın verilerine göre, Dolar dün 3.74 TL’den günü kaparken Euro, 4.04 TL’den Sterlin ise 4.75 TL’den işlem gördü.

Asgari ücretli yetiremiyor

Ülkede ekonomik kriz tavan yaparken Asgari Ücret Saptama Komisyonu yeni asgari ücreti önceki gün gerçekleştirdiği toplantıda 2017 yılının ilk asgari ücretini belirledi.

KKTC’de 1 Temmuz 2016’dan beri aylık brüt bin 834 TL olarak uygulanan asgari ücrete 186 TL zam yapılarak 2 bin 20 TL olarak onayladı.

Kurlardaki yukarı doğru seyir cep yakıyor. KKTC’de Türk Lirası ödenip, ev, araba, dükkan taksitini döviz ödeyenler iflasın eşiğinde can çekişiyor.

Asgari ücretli ise maaşını hiçbir ihtiyacına yetiremiyor. Bugünkü asgari ücret ile döviz kurları karşılaştırıldığında 1 aylık asgari ücret ne ev kirasını ödemeye nede faturaları karşılamaya yetiyor.