Ceren ERCİH 

“AKINCI STATÜKONUN DEĞİŞMESİ AÇISINDAN ÖNEMLİ BİR ETKEN OLACAK” 

Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin statükonun sona erdiği şeklinde yorumlanmaması gerektiğini belirten Akansoy, Kıbrıs sorunu çözülmedikçe statükonun süreceğini şu sözlerle söyledi; “Statüko dediğimiz şeyin ne olduğunu iyi tartışabilirsek ancak statükonun bitip bitmeyeceğini tartışabiliriz. İçinde bulunduğumuz Kıbrıs sorunu çözülmeden, statüko dediğimiz yapının çok kolay dönüşmeyeceğini düşünüyorum. Sayın Eroğlu’na nazaran, Sayın Akıncı Kıbrıs sorununa çözüm istenci yüksek bir kişi olarak elbette Adadaki yapının değişmesi yönünde ciddi oranda çaba sarf edecektir. Akıncı statükonun değişmesi açısından önemli bir etken olacaktır.” 

“ANA- YAVRU İLİŞKİSİNİN DEĞİŞMESİ GEREKİYOR” 

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ve Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan arasında yaşanılan polemiği de değerlendiren Akansoy; “Zamansız ve gereksiz bir tartışma olarak değerlendirdim. Ana- yavru ilişkisinin değişmesi gerekiyor. İki kardeş ülke temelinde saygı ve sevgiye dayalı çok daha verimli ilişkilerin kurulabileceği konusundaki görüşümüz nettir. Ana-yavru üzerindeki ilişkinin Kıbrıslı Türkler açısından bakıldığında kabul edilebilir bir ilişki olmadığını çok net bir şekilde söyleyebiliriz. Dolayısıyla bunun seçimlerin hemen ardından gündeme taşınmış olmasını şaşkınlıkla izledim” dedi. 

“14 HAZİRAN’DA KURULTAYIMIZI YAPACAĞIZ” 

Pazartesi akşamı toplanan CTP Parti Meclisi’nden çıkan kararı değerlendiren Akansoy, tartışmaların yaşandığı gecede olağanüstü kurultay kararı alındığını belirtti. Akansoy, gerçekleşecek olağanüstü kurultayda delege ve üyelerle ilgili adımlar atılacağını, MYK ve parti başkanı seçimi yapılacağını anlattı. Akansoy, sözlerini şöyle sürdürdü; “Bizim şu anda öngördüğümüz şudur; 14 Haziran’da kurultayımızı yapacağız, yeni bir döneme adım atacağız. Bunun ardından üyelerimizi, delegelerimizi yeniden gözden geçirip belli bir süre sonra olağan kurultayımızı gerçekleştireceğiz.” 

“KEŞKE HAKLI ÇIKMASAYDIM” 

Geçtiğimiz kurultayda CTP’de başkanlığa aday olan isimlerden biri olarak partideki tablonun o dönemdeki tablodan daha kötü bir hal aldığını ve eleştirilerinde haklı çıktığını hatırlatan Akansoy, şunları ifade etti; “Keşke haklı çıkmasaydım. Kurultayda söylediklerim gerçekten ardı sıra yaşandı yerel seçimde biz 3 belediyemizi kaybettik. Bu bizi ciddi anlamda olumsuz etkiledi. Ardı sıra sıkıntılar tek tek geldi büyüdü cumhurbaşkanlığı seçimine kadar. Bunların peşi sıra geleceğini ifade etmiştim. Haklı olmak bir şey çıkarmıyor, sorumluluktan beni arındırmıyor ama yine de insan üzülüyor bile bile bugünlere geldik.” 

“BU DÖNEMDE ADAY OLMAM SÖZ KONUSU DEĞİL” 

Akansoy, bu kurultayda başkanlığa aday olup olmayacağı ile ilgili soruya da şu yanıtı verdi; “Ben bu yeni dönemi CTP için bir geçiş dönemi ve taşların yerli yerine oturması dönemi olarak değerlendiriyorum. Dolayısıyla bu dönemde aday olmam söz konusu değildir.” 

“BU DÖNEMDE SAYIN TALAT’A İHTİYAÇ VAR” 

İkinci Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat’ın bu dönemde yeniden partiye döneceğine inandığını ifade eden Akansoy, bu durumdan memnun olduğunu belirtti. Akansoy sözlerine şöyle devam etti; “Bu dönemde Sayın Talat’a ihtiyaç var. Bu bir gerçektir. Başka bir aday üzerinde durmanın meseleyi böyle basit bir demokrasicilik adayına indirgeyerek bende adayım noktasına gelmenin hiçbir anlamı yoktur. Sayın Talat’ın aday olması bence yerinde bir olaydır.” 

“CTP’NİN KENDİSİNİ TOPARLAMASI DEMEK AYNI ZAMANDA HÜKÜMETİNDE KENDİNİ TOPARLAMASI DEMEK” 

Ülke ve Cumhuriyetçi Türk Partisi için önümüzdeki günlerin güzel olacağını savunan Akansoy, hükümette bir değişiklik olabileceğinin sinyallerini de verdi. Akansoy; “CTP’nin kendisini toparlaması demek aynı zamanda hükümetinde kendini toparlaması demektir. Dolayısıyla biz partimizde yapacağımız yeni düzenlemenin hemen ardından inanıyorum ki olası hükümet alternatifleri üzerinde de yeni yönetimimiz oturacak ve çalışacaktır” dedi. 

“HALKA EN İYİ HİZMETİ HANGİSİ VERİRSE ONU YAPALIM” 

Bu görüşlerin kendi görüşleri olduğunu söyleyen Akansoy, “UBP ile koalisyon olabilir mi” sorusuna da yanıt vererek sözlerini şöyle tamamladı “Pratiğe baktığımızda bizim için UBP ile DP arasında bir fark yoktur. birbirimizi kandırmanın da bir alemi yoktur. Burada önemli olan nedir? Hükümet programıdır. CTP’yi tatmin edecek bir hükümet programı oluşturulursa bunun dağılımı düzenlememesi topluma verileceği hizmet kalitesidir, tüm bunlarda bir uzlaşma sağlanırsa bence hiçbir mahsuru yoktur. dolayısıyla biz gelin akılcı olanı yapalım, halka en iyi hizmeti hangisi verirse onu yapalım.”