Suna Erden

Oto Galericiler Birliği Başkanı Akın, devir işlemlerindeki sistemsizlikten dolayı dolandırıcılığa zemin oluştuğunu, bir kişinin bir aracı onlarca kişiye satabildiğini söyledi.

KKTC’de yürürlükte olan 1974 yılı Motorlu Araç ve Yol Trafik Yasası, araç devir işlemlerinin ya Araç Kayıt Dairesi mukayyidi, ya da muhtar huzurunda yapılmasını öngörüyor. Ancak yasanın bu halinin dolandırıcılığa zemin hazırladığı öne sürülüyor. Öte yandan sigorta şirketlerinin pert olmuş araçları, sahibine sigorta bedeli ödeyip aldıktan sonra başka şahsılara satarak trafiğe çıkmasını sağladığı, bu araçlarla yapılan yolculuklarda yaşanan en basit kazanın bile can kaybı ile sonuçlandığı savunuldu. Oto Galericiler Birliği Başkanı İbrahim Akın, Star Kıbrıs’a yaptığı açıklamada devir işlemlerinin muhtar nezdinden yapılmasından dolayı ortaya çıkan sorunları, dolandırıcılığa nasıl zemin oluştuğunu, sigorta şirketlerinin kazalı araçlar ile ilgili yanlış uygulamalarına ve sektördeki kayıt dışı faaliyetlere dair çarpıcı açıklamalarda bulundu. 

"BİR ARAÇ ALIP,10 KERE SATIYORLAR"

Oto Galericiler Birliği Başkanı İbrahim Akın, Motorlu Araç ve Yol Trafik Yasası’nın 1974 yılından beridir güncellenmediğini, devir işlemlerinin bu yasaya göre yapıldığını belirterek, “Sistemin tamamen değişmesi, Dünya’da ve Avrupa’da olduğu gibi uygulanması lazım. Araç devirleri ile ilgili birçok sorun yaşanıyor” dedi. En büyük sorunun araçların devirleri ile ilgili işlemlerde başladığını kaydeden Akın, “Çünkü araç sahibi aracını sattığı zaman, aracı alan kişiye sadece bir devir kâğıdı imzalayıp, teslim ediyor. Söz konusu devir kâğıdı daha sonra herhangi bir muhtar tarafından onaylanarak işleme giriyor. Böylece alıcı ile satıcı muhtarın huzurunda birlikte olmadıkları için, alıcı aracı aldıktan sonra devri üzerine almayıp daha sonra birçok kişiye satarak evrakın elden ele gezmesine neden oluyor. Bu durumda satıcı aracın en son kimde olduğunu takip edemezken, dolandırıcılığa da zemin oluyor” şeklinde konuştu. 

"SUÇU İŞLEYEN BULUNAMIYOR" 

Aracın son sahibinin tespit edilemeyişinden dolayı herhangi bir durumda şahsa ulaşılmadığını belirten Akın, aracın radar cezası alması veya bir suça karışması durumunda suç işleyen asıl şahısların tespit edilemediğini kaydetti. Bu durumda aracın ilk sahibinin mağdur olduğunu belirten Akın, ayrıca galericilerin de aracı satarken ilk sahibinden gelen evrakı kendi üstlerine devir almayarak satış gerçekleştirmesi durumunda kayıt dışı işlem yapmış olduğunu, dolayısı ile vergi kaybı yaşandığını söyledi. 

"YENİ TÜR TEFECİLİK DOĞDU"

Bir kişinin birden fazla araç alıp satabilme imkânı da doğduğunu kaydeden Akın, “Şahıslar, kayıt dışı bir şekilde araçları değerinin altında satıp, aldıkları çekleri başka amaçlar için kullanabiliyorlar. Ya da satın aldığı araca karşılık verdiği çekleri ödememe durumu oluyor. Dolayısı ile bu da dolandırıcılık ortamında yeni bir tefecilik türü ortaya çıkarıyor” ifadelerini kullandı. 

"TEK ÇARE DEVİR İŞLEMLERİNDE ÇÖZÜM YAPMAK" 

Böyle bir durumda mağdur olan vatandaşların haklarını takip edemediklerini, çünkü aracı sattığı kişi ile en son kullanan kişi arasında bağ olmadığını anlatan Akın, bu sorunların ortadan kalmasının tek çaresinin acilen araç devirlerinin Araç Kayıt Dairesi’ndeki mukayyit huzurunda alıcı ve satıcı tarafından imzalanması olduğunu açıkladı. Akın, ayrıca araçların muhtar mührü yerine galeriler kendilerine ait kaşesi ile mühürlenmesi gerektiğini, dolayısı ile tüm sektörün kayıt altına alınmış olacağını vurguladı. Akın, kayıt dışı bir faaliyet kalmayacağını ifade ederek, “ Hem devlet gelirleri artacak hem de sektörün disiplin altına alınması sağlanacak” dedi. 
Sektör olarak kayıt altına alınmak istediklerini ifade eden Akın, tek şartlarının ise internet, gazete ve sokak ilanları ile araç satışlarının sonlandırılması olduğunu belirtti. Akın, emlak sektöründe olduğu gibi yılda iki araçtan fazla satış yapan bir şahsın, profesyonel sayılması vergi alınması gerektiğini söyledi. 

"SUÇA KARIŞMIŞ ARAÇLAR GETİRTİLİYOR"

Şahsi araç alımları ile ilgili gümrük oranının artırılması gerektiğini savunan Akın, şahsi ithalata uygulanan yüzde 15 gümrük fazlalığının yüzde 50’ye çıkarılması gerektiğini ifade etti. Akın, şahısların getirip sattığı araçlarda; özellikle Avrupa’dan gelenlerin bazı kriminal olaylara karıştığını ve araçların finans şirketlerinin dolandırılarak getirilip satıldığını söyledi. Akın, ancak profesyonel galerilerin böyle ithalata karışmamaları gerektiğini farkında olduğunu belirterek, bu gibi durumların hem devleti hem de vatandaşı mağdur ettiğini vurguladı. 

"SİGORTA ŞİRKETLERİNİN PARA HIRSI İNSAN CANINI HİÇE SAYIYOR"

Sektördeki su yüzüne çıkmamış bir başka sıkıntıya da değinen Akın, sigorta şirketlerinin kaza sonucu pert olan araçların sahiplerine aracın bedelini ödediğini, pert olan aracı aldığını, daha sonra aracı kaportacılara ve ilgili kişilere tekrar satıp gelir elde ettiğini açıkladı. Akın, aracın piyasaya tamir edilip girmesine olanak sağlandığını belirterek, önerilerinin pert olan bir aracın sadece yedek parça olarak satılmasını, bunu sağlamak için ise söz konusu aracın evraklarının polis raporu ile araç kayıt dairesine gönderilip trafikte men edilmesi gerektiğini söyledi. Akın, sigorta şirketlerinin ödediği paranın bir kısmının çıkarmak için bu şekilde davrandığını ancak trafiğe çıkan bu kazalı araçların ikince kez kaza yapması durumunda kişinin sağ kalmasının mümkün olmadığını vurguladı. Akın, bu gibi araçlarla yapılan en basit bir kazada bile can kaybı yaşandığını dile getirdi. 

"TEŞHİR PLAKA İSTİYORUZ"

Akın, ikinci el araç satan galericilerin sorunlarına da değinerek sözlerini şöyle sürdürdü: “İkinci el araç satan galeriler, ithal ettikleri araçları muayene, bakım, servis, kayıt işlemleri ve aynı zamanda müşteriye teşhir için trafiğe çıkarmak zorunda kalıyor. Bu konuda polis ve gümrük memurları tarafından ciddi cezalara maruz kalıyoruz. İş hayatımızda karşımıza büyük bir zorluk olarak çıkan bu sorunun çözümü için ikinci el araç satıcılar için teşhir plakası (TR) verilmesini talep ediyoruz. 

"TEK ŞARTIMIZ VAR KAYIT DIŞILIK BİTSİN "

Sektörde yaşanan tüm sıkıntılar için Maliye ve Ulaştırma Bakanlığı ile görüşmeler yaptıklarını kaydeden Akın şunları söyledi, “Sektörü disiplin altına almak, vatandaşın aldığı aracın standardını ve mülkiyet ile ilgili güvencelerini temin etmek istiyoruz. Kayıt altına girmek istiyoruz. Tek şartımız var sokaktaki satışı önlenmesidir. Bu sektörde çalışanlar dünya kadar masraf yapmaktadır. Sıkıntılarımızla ilgili Ulaştırma Bakanlığı ve Maliye bakanlığı ile görüşmeler yapıyoruz. Maliye Bakanlığı kendi üzerine düşen çalışmalara başladı ancak devir işlemleri ile ilgili Ulaştırma Bakanlığı’ndan bir komisyon oluşturmasını, teknik olarak konuyu değerlendirip yürürlüğe koymasını sağlamak için çalışmalar yapıyoruz.” 

Vatandaşlara da uyarılarda bulunan Akın, internet, gazete ilanları ve yol kenarlarında yapılan satışlara itibar edilmemesi gerektiğini, dolandırılma riski olduğunu ifade etti.