Bağımsız Cumhurbaşkanı adayı Mustafa Akıncı uzun bir maratonun sonuna yaklaşıldığını, Kıbrıs Türk toplumunun çok önemli bir kararın arifesinde bulunduğunu vurguladı.

Akıncı dün sabah Lapta Yavuzlar Lisesi’ni ziyaret ederek okul müdürü ve öğretmenlerle bir araya geldi. Öğretmenlerle sohbet eden Akıncı soruları da cevapladı; daha sonra bölgede esnafı ziyaret etti, akşam ise Haspolat’ta yurttaşlara hitap etti.

“CUMHURBAŞKANI UZMANLARDAN YARARLANMA BECERİSİNİ GÖSTEREBİLMELİ”

Lapta Yavuzlar Lisesi’ndeki ziyaretinde eğitimcilerle sohbet eden Akıncı, seçilmesi halinde iç konularla mı yoksa Kıbrıs sorunuyla mı daha fazla ilgileneceği ile ilgili soruya verdiği cevapta Cumhurbaşkanı’nın asli görevinin Kıbrıs sorununun çözümüne yönelik müzakereler olduğunu hatırlatarak şöyle konuştu:

“Zamanın çoğunu Kıbrıs sorununun alacağı açık. Özellikle önümüzdeki süreçte müzakerelerin başlaması bekleniyor. Yeni bir süreç başlayacak; bu süreç akılcı kullanılabilirse, var olan çözüm dinamiklerini yaşama geçirebiliriz.  On yıl önce AB dinamiği vardı, ancak bu fırsat kaçırıldı. Şimdi doğal gazdan yeni bir dinamik oluştu. Güneydeki ekonomik kriz de çözüm için bir potansiyeldir. 
Kıbrıs Türk halkının seçilmiş lideri olması nedeniyle müzakerelerden sorumlu elbette Cumhurbaşkanıdır. Ancak hayat durmuyor ve hayatın şekillenmesinde, yaşamın daha güzel kılınmasında cumhurbaşkanının oynayacağı önemli roller vardır. Cumhurbaşkanı’nın kırk sözleşmeli uzmanı bulunuyor. Bu kadrolar ne yazık ki bugüne doğru dürüst kullanılmadı. Oysa alanında uzman kişilerin, eğitim, çevre, hukuk, yerel yönetimler vs. gibi daha birçok konuda hazırlayacakları bilimsel raporlarla cumhurbaşkanının rehberlik görevi yapmasına yardımcı olabilirler. Cumhurbaşkanı’nın her alanda kendisinin uzman olması beklenemez, ama bir cumhurbaşkanı, uzmanlardan yararlanma becerisini gösterebilmeli.”

“KAMUDAKİ ADALETSİZLİK HUZURSUZLUK YARATTI”

2011 yılında geçirilen yasayla kamu çalışanları arasında oluşan uçurumun yarattığı huzursuzluğun hemen her ziyaret ettiği kamu kuruluşunda dile getirildiğinin altını çizen Akıncı, çalışma yaşamında iki anomali olduğuna işaret ederek sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bunlardan biri özel sektörle kamu sektörü arasındaki anomalidir. Özel sektörde maaşlar kamu sektörüne oranla düşük olduğu gibi, bu kesimde sosyal haklar, genellikle düşük düzeyde ve sendikalaşma hemen hemen yok gibi. Öte yandan 2011’den bu yana kamu kesiminin kendi içinde adaletsizlik doğdu ve işe bir kaç gün arayla giren personel arasında büyük maaş farkı oluştu. Bu, büyük bir huzursuzluğa neden oldu. Hatta göreve yasanın yürürlüğe girmesinden önce başlayan kişiler bile, meslektaşlarıyla aralarında oluşan bu uçurum nedeniyle huzursuz. Yasada kesinlikle tadilat yapılması gerekiyor. Yasayı ‘göç yasası’ olarak adlandıran sendikaların uzun bir süredir eylemler yapmasına karşın bugüne kadar bir sonuç alınamadı. Bu anomaliyi cumhurbaşkanı tek başına gideremez. Bu,  ancak mecliste, yasayla giderilebilir. Ben bu konuda elimden gelen katkıyı yapmaya hazırım. Hükümet dâhil tüm paydaşların bu durumun ciddi bir çalışma yaşamı huzursuzluğu yarattığını görmesi gerek. ‘Giderleri azaltalım’ derken huzur bozuluyor, verim azalıyor.”

“ÖNEMLİ BİR KARARIN ARİFESİNDEYİZ”

Bağımsız Cumhurbaşkanı adayı Mustafa Akıncı, Haspolat’taki toplantıda ise uzun bir maratonun sonunda önemli bir karar arifesine gelindiğini vurguladı. Diğer seçimlerden farklı olarak cumhurbaşkanlığı seçiminde tüm toplumun oy kullandığını ifade eden Akıncı, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Dolayısıyla herkesi temsil eden cumhurbaşkanını seçeceğiz. Halkımız, kimi uygun görür, kimi seçerse saygımız sonsuz. Bizler halkımıza en iyi hizmeti verebileceğimize inanarak yola çıktık. Değişik kesimlerden değişik siyasal partilere mensup insanlardan ‘aday ol seni destekleyelim’ mesajını çok net bir şekilde aldığıma; halkımızın, verdiği mesajda ne kadar samimiyse, sandıkta da o kadar samimi olacağına inanıyor, halkımıza barışın ve huzurun, sosyal adaletin, çözümün gelebilmesi, işsizliğin belinin kırılması için elimden geleni yapma sözü veriyorum. Seçildiğim takdirde de her rengi kucaklayan herkesin Cumhurbaşkanı olacağımın bilinci içerisinde davranacağım kuşkusuzdur.”

Akıncı, her iki ziyaretinde de 14 Nisan Salı akşamı 19.30’da Lefkoşa’da İnönü Meydanı Girne Kapısı’nda “Cevap Meydanda” şöleninin yapılacağını hatırlatarak, “Orada, sesimizle sözümüzle birlikte olalım, barışa, çözüme, iradeye, hakka, hukuka, adalete, temiz siyasete onay verelim” diye konuştu.

1428753303.jpg

1428753310.jpg