Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Kıbrıs Türk halkının istikrarlı ve sürdürülebilir bir yapı için ciddi bir çalışmaya ihtiyacı olduğunu söyledi. Cumhurbaşkanı Akıncı, istikrarlı bir geleceğin kurulması için sadece siyasi değil, ekonomik ve toplumsal dönüşümün de acil ve önemli olduğunu vurguladı.

“Hem federal Kıbrıs’ta hem Avrupa Birliği içinde rekabete hazırlanmamız gerekiyor” diyen Cumhurbaşkanı Akıncı, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Ekonomisi ve demokrasisi güçlü bir yapı, her hal ve koşulda Kıbrıs Türk halkının hakkıdır. AB değer ve ilkeleri sadece bir toplumun malı değildir. AB ilke ve değerlerinden Kıbrıs Türk halkı kaçıyor diye bir algı yaratılıyor. Kıbrıs Türk halkı medeni ve demokratik bir toplumdur. BM parametreleri ile birlikte AB değerlerine sahip çıkan bir toplumdur. Kıbrıs Türk halkı medeni, eğitim seviyesi yüksek ve çağdaş bir toplumdur. Avrupa Birliği’nin değerleri hiçbir toplumun tekelinde değildir”.

2004 referandumundan sonraki yılların, yasaları geçirerek, kurumlarımızı geliştirerek geleceğe hazırlanmak için iyi kullanılmadığını ifade eden Akıncı, “Güneyden hayır çıkmasının yarattığı moral bozukluğuyla yapılması gerekenler yapılmadı, çıkarılıp uygulamaya başlanması gereken  yasalar yapılmadı, istikrarlı ve sürdürülebilir bir gelecek için hazırlıklar ertelendi” dedi.

cb_akinci-ktto-53.-genel-kurul-(1).jpg

"BU YOL EL ELE, KOL KOLA YÜRÜNECEK"

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Kıbrıs Türk Ticaret Odası (KTTO) ’nın 53’üncü Olağan genel kurulundaki konuşmasında “çözüm ve barış yolu yalnız yürünecek bir yol değildir. Bu yol, tüm halkın, sivil toplum örgütlerinin el ele, kol kola yürüyeceği bir yoldur. Güzel bir geleceğe ilerleyen bu yol, ekonomi örgütleri ile sivil toplum örgütleriyle beraber yürünecek bir yoldur” dedi. 

KTTO’nın müzakere sürecindeki çalışmalar kapsamında Kıbrıs’ın geleceğinin şekillenmesine önemli katkılar yaptığına dikkati çeken Cumhurbaşkanı Akıncı, “KTTO özellikle güven attırıcı önlemlerle ilgili çok önemli roller üstlendi. Lefkoşa Ekonomi Formu’nu oluşturdu. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), KTTO, güney Kıbrıs’ın Sanayi ve Ticaret Odası temsilcileri burada. Lefkoşa Ekonomi Formu’nun bir üyesi bugün salonda yok. Bu yıl sonuna kadar Formun 4’üncü üyesi Yunanistan Ticaret ve Sanayi Odaları Birliği’nden temsilcilerinin de bu toplantılarda yer alacağı bir Kıbrıs yaratma arzusundayız, bunun için çalışıyoruz” dedi.

Akıncı konuşmasına şöyle devam etti:

“Kurallara ve dünya standartlarına uygun, barış içinde demokratik, rekabet edebilen, gelişip kalkınan bir yapı istiyoruz. Ekibimle birlikte tüm gayretimiz, halkımız için insanca, kaliteli, demokrasi içinde, sağlık ve eğitimde belli düzeyi yakalamış, insan onuruna yakışır bir hayat ve geleceği kurmaktır.

Hükümetiyle, muhalefetiyle, ekonomik örgütleriyle, sivil toplum kurumlarıyla hepimiz bu yöndeki adımları atmalıyız. Geriye kalan 9 ayda Kıbrıs’ta çözümü sağlamak hepimizin gelecek kuşaklara karşı ortak tarihsel ödevimizdir. Bu süreçte KTTO’nun da diğer ekonomi örgütleri gibi sorumluluğu vardır”

"TEK GEREKÇEM KIBRIS TÜRK HALKIDIR"

Cumhurbaşkanı Akıncı, son günlerde kimi çevrelerin “çözümü uluslararası koşullar getirecek”, kimi çevrelerin de “yıldızlar öyle emretti, çözüm olacak” söylemleriyle ilgili kısa bir değerlendirme de yaptı:

“Çözümün gerekçesi olarak kim hangi nedeni söylerse söylesin, ister yıldızlar, ister uluslararası güçler desin. Benim çözüm ve istikrarlı sürdürülebilir kalıcı bir çözüm için tek gerekçem var. O da Kıbrıs Türk halkıdır, halkımdır. Genç kuşaklara çoktan hak ettikleri geleceklerini bu topraklarda vermek, tarihsel ortak görevimizdir”.

cb_akinci-ktto-53.-genel-kurul-(2).jpg

"İSTEDİĞİMİZ  AZ ve ÖZDÜR"

Rum lider Anastasiadis ile aynı yaş kuşağından olduklarını hatırlatan Cumhurbaşkanı Akıncı, şöyle konuştu:

“Bizimki Kıbrıs’ta federal bir çözüm denemesinin belki de son şansıdır. Federal çözüm bugün 10 yıl öncesinden daha zordur. 10 yıl sonra çok daha zor, belki de imkansız olacak.

İstediğimiz az ve özdür:

Güvenlik içinde yaşamak istiyoruz. Hayat tehlikemiz olmadan uyumak istiyoruz. Bu talep insanidir ve yaşananlardan gereklilik kazanan bir taleptir. Bunu isterken diğer toplumun güvenliğini de istiyoruz. Bizim güvenlik talebimiz, onların güvenlik tehdidi olmamalı. 1960’larda, 1970’lerde değiliz, 2016 yılındayız. Bunları günü geldiğinde, son aşamada oturup konuşacağız.

Siyasal eşitlik içinde bir düzen istiyoruz. Tahakküm altına alınmak da almak da istemiyoruz. AB değer ve ilkeleri sadece bir toplumun malı değildir. AB ilkelerinden Kıbrıs Türk halkı kaçıyor diye bir algı yaratılıyor. Kıbrıs Türk halkı medeni ve demokratik bir toplumdur. BM parametreleri ile birlikte AB değerlerine sahip çıkan bir toplumdur.

İki bölgelilik Kıbrıs’ta yeni bir geleceğe kapı açacak”.

Konuşmasında güncel konulara da değinen Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, çözümün iki toplumun gündelik yaşamına dokunan, hissedilen somut değişimlerle kalıcı olacağını söyledi.

cb_akinci-ktto-53.-genel-kurul-(3).jpg

"ELEKTRİK, EĞİTİM ve İLETİŞİM ÇOK ÖNEMLİ"

Elektrikte karşılıklı ihtiyaç dönemlerinde bağlantı sağlandığını ifade eden Cumhurbaşkanı, bunun kalıcı hale gelmesi gerektiğini söyledi.

Akıncı, kalıcı bağlantı için Rum tarafının, her iki elektrik şebekesinin risklerinin uluslararası bir denetimci tarafından incelenerek raporlanmasını talep ettiğini belirterek,  “Bunu kabul ettik. Elektriğin kalıcı birleşmesinden her iki taraf da fayda elde edecek, arıza durumlarında kesinti hissedilmeyecek, karşılıklı ciddi ekonomik yarar ortaya çıkacaktır” şeklinde konuştu.

Çok sayıda komite oluşturulduğunu, son oluşturulan eğitim komitesini çok önemsediğini dile getiren Cumhurbaşkanı Akıncı, “Geleceğin kuşaklarının birbirini ötekileştirmeden anlaması için bu komitenin çalışmaları son derece önemlidir. Eskiden biz tarih kitaplarında bu çalışmaları tek taraflı yaptık. Güney Kıbrıs’ta yapılmadı ve eksik kaldı” dedi.

“Mobil telefonlar konusunda, güneydeki bir yasanın engel olduğu gerekçesiyle adım atılmaması beni son derece üzdü” diyen Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, şöyle dedi:

“Ekonomi ve Ticaret Komitesi’nde bu konu ele alındı. Bizim taraftan çok taleplerde bulunuldu. Hepsi eksiksiz yerine getirildi. En sonunda ‘yasa var yapamayız’ denilerek oraya takılıp kalındı.

Dünyanın en ücra köyünden evinizle telefonla konuşabiliyorsunuz ama Baf’tan konuşamazsınız. Bu çağda böyle bir şey olamaz. Anastasadis ile Girne’ye yemeğe gitsek, Limasol’daki ailesi ile konuşamayacak. Bu çağda bu kabul edilebilecek bir şey değildir.

Bizim tarafta yasal engel olsa parti liderleri çağırır, geliniz bu yasayı değişelim derdim. Anastasiadis bunu neden düşünüp yapmıyor?

Çift SİM kart öneriliyor. Biz işbirliği arıyoruz. Olay gidip SİM kart değişmek değil. Olay birbirimizi resmen tanımasak da kurumlarımız arasında işbirliği yaprak geleceğe hazırlanmalıyız”

cb_akinci-ktto-53.-genel-kurul-(5).jpg