Cumhurbaşkanı  Mustafa Akıncı ile Türkiye Başbakanı Binali Yıldırım ortak basın toplantılarında, açıklamalarının ardından soruları da yanıtladılar.

AKINCI

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, yarın  Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Başkanı Anastasiadis ile sosyal bir etkinlikte  bir araya geleceği hatırlatılarak “kriz aşıldı mı?” sorusu üzerine “Kriz  var mıydı ki aşılsın” yanıtını verdi.

Akıncı, ortada kriz olmadığını suni olarak yaratılmış bir durum bulunduğunu kaydederek, “Gereksiz  yaratılmış bir durum vardı, bana sorarsanız” dedi.

Akıncı, İstanbul’da katıldığı yemek ve BM Genel Sekreteri’yle görüşmesinin  çok doğal olduğunu hatırlatarak,  Anastasiadis’in  kendisiyle görüşmemeyi uzun süre sürdüremeyeceğinin aslında belli olduğunu kaydetti.

Akıncı, “Sayın Anastasiadis’in hem bizimle hem BM  ile gerekli diyalogları kurarak yeni bir toplantı tarihini, tercihen  geç olmayacak bir tarihi önermesini bekliyoruz” dedi.

Cumhurbaşkanı Akıncı,  yarınki buluşma sosyal olsa da yeni bir görüşme sürecinin başlamasına zemin oluşturması temennisinde bulundu.

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Türkiye ve KKTC’deki bir takım popülist politikalar olduğuna  ilişkin  iddialar bulunduğuyla ilgili bir soruya verdiği yanıtta  Kıbrıs’ta yarım asırlık sorunu bir yere bağlamak için var güçle yıl sonuna kadar  bir çözüme ulaşma çabasıyla  çalışacaklarını kaydetti.

Akıncı, bunu yaparken,  kendi evinin içini düzene sokma çalışmalarının bir gün dahi ertelenmemesi gerektiğini, çünkü hayatın durmadığını söyledi. Akıncı,  “toplumsal ve  kurumsal gelişmeleri çözüm sonrasına  erteleme lüksüne sahip değiliz” dedi.

Akıncı,  toplumsal gelişimi ilerlettikçe olası bir çözümde  ve ilerisinde AB’de yaşayabilir ve yarışabilir  noktaya ulaşılabileceğini bunun başka yolu olmadığını söyledi.

Akıncı Kıbrıs Türk kurumlarının  çok sağlıklı, ayakları yere basan kendini yönetme beceresine sahip Türkiye ile de sağlıklı ilişkileri olan bir yapıda olması gerektiğini kaydetti.

Cumhurbaşkanı Akıncı, kurumlarıyla demokrasi ve ekonomisiyle  güçlenen KKTC’nin geleceğin ve bulunacak çözümün de en  geçerli teminatı olduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Rum tarafının İstanbul’daki katıldığı yemeği örnek göstererek   müzakerelerin devam edebilmesi için  bazı şartlar öne koşmasının kabul edilemez olduğunu yineledi.

Akıncı,   müzakerelerin 11 Şubat 2014 anlaşması çerçevesinde yürütüldüğünün bilinen bir gerçeklik olduğunu,   o çerçeve dışında başka bir şart kabul etmeyeceğini açıklamasının nedeninin, Rum Yönetimi’nden İstanbul olayı diye adlandırılan konuda gelen açıklamalar olduğunu söyledi.

“ŞART KABUL ETMEYECEĞİMİ AÇIKLADIM…”

Akıncı, “Onlar müzakerelere yeniden başlamayla ilgili;  benim İstanbul benzeri toplantılara gitmemem ve o yönde yürüttüğüm çalışmaları  ve çabaları  bir daha  tekrarlamamam  şeklinde bir  açıklama yaptılar. Müzakerelere  sanki o şart altında yeniden dönebileceklerini söylediler.  Eğer bunu kastetmedilerse mesele yok. Eğer bunu kastetmişlerse ben bu konuda herhangi bir  şart kabul etmeyeceğini açıkladım  işte tekrar ediyorum…” dedi.

Akıncı, bulunduğu her ortamda eğer şartlar müsaitse  BM Genel Sekreteriyle görüşme yapmaya her zaman hazır olacağını, bundan daha doğal bir şey olamayacağını,  Türkiye Cumhurbaşkanı eğer yabancı ülke yetkililerinin de olduğu bir yemeğe davet ederse elbette gideceğini, İstanbul’daki yemeğin bu yöndeki ilk yemek olmadığını kaydetti.

Akıncı, “Böylesi şartlar koşarak müzakere sürecine dönebileceklerini gerçekten kastediyorlarsa böyle bir şartın kabul  edilemeyeceğini bilmeleri gerekir” dedi.

YILDIRIM

Türkiye Başbakanı Binali Yıldırım da KKTC ile Türkiye arasındaki ilişkilerin menfaat ilişkisi olmadığını, KKTC’nin geleceğe yolculuğuna ekonomik ve siyasi olarak güçlü bir şekilde hazırlanması, olası çözümde iki tarafın eşit adil temsil edildiği bir federal yapıya yönelik hazırlıkları ikmal etmesi olduğunu kaydetti.

Yıldırım,  KKTC ile her anlamda dayanışma içerisinde olduklarını,  tecrübe paylaşımında bulunduklarını ve her alanda projeler olduğunu kaydetti.

Yıldırım, eylem planı olarak nitelediği, 3 yıllık süreyi kapsayan    Ekonomik ve Mali Protokol’ün  imzalanarak yürürlüğe konduğunu, bugüne kadarki hedeflerin yerine getirildiğini bundan  sonra da yerine getirileceğini belirti.

Yıldırım, KKTC’de yapılan projelerin bir çoğunun Güney Kıbrıs’ta olmadığını, su projesinin dünyada bir ilk olduğunu vurguladı.

“GEREKEN NEYSE YAPILACAK”

Başbakan Binali Yıldırım Türkiye’den elektrik getirilmesiyle ilgili soruya verdiği yanıtta,  KKTC ile Türkiye arasında yakın zamanda imzalanan Ekonomik ve Mali İşbirliği protokolü çerçevesinde buna elektrik de dahil gereken neyse yapılacağını söyledi.

Yıldırım, Güney Kıbrıs’ın müzakerelere yeniden dönmesiyle ilgili ortaya koyduğu ifade edilen şartla ilgili olarak şunları ifade etti:

“Müzakere  görüşmesi yapılıyor. Eğer biz  akitleşmişsek gelecekte kardeşçe yan yana yaşamaya karar vermişsek o zaman  bu detaylara takılmamamız lazım. Kimin nerde kiminle görüştüğü gibi biçimsel konularla uğraşmaya kalkarsak kalıcı ve adil çözümü elde etmemiz kolay olmaz.

Benim tercihim; icabında Güney Kıbrıs  Rum Yönetimi Başkanı,  Sayın Cumhurbaşkanımızla görüşebilir bizimle görüşebilir. Sayın KKTC Cumhurbaşkanı Sayın Çipras’la görüşebilir. Bunalar da bu konudaki  tarafların  samimiyeti açısından dünyaya ve topluma güzel mesaj olur diye düşünüyorum” dedi.

Türkiye Başbakanı Binali Yıldırım , Türkiye’deki başkanlık konusu ve terörle mücadele konusundaki soruları da yanıtladı.