Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, KKTC ile Güney Kıbrıs’taki mobil telefon operatörleri ile ilgili çalışmaların tıkanmasının Kıbrıs Rum kesiminde yürürlükte olan bir yasadan kaynaklanmasının üzücü olduğunu  kaydetti ve sıkıntının farklı farklı alanlara da taşınabileceği uyarısında bulundu.

Akıncı, 15 Kasım Cumhuriyet Bayramı kutlamaları için KKTC’ye gelen yabancı parlamenterleri kabul ederek,  Kıbrıs konusunda gelinen aşamayla ilgili bilgiler aktardı.

Kabulde yaptığı konuşmada Akıncı, iki toplum arasında güveni arttırmaya yönelik çalışmalardan biri olan mobil telefonlar alanındaki çalışmanın tıkandığını söyledi.

Mobil operatörler arasındaki çalışmanın Kıbrıs Rum kesimindeki bir mevzuattan dolayı tıkandığını belirten Akıncı,  “Teknik sorunlar giderildi, formaliteler, halledildi, en son Güney’deki bir mevzuat, Kuzey’deki operatörlerle işbirliğini engelliyormuş. Bu noktaya gelinmesi üzücü çünkü, bunun günlük hayatı çok olumlu etkileyeceğini düşünüyordum.  Bunu bir yasadaki bir maddenin engellememesi gerektiğini düşünüyorum” dedi.

Kıbrıs’ta bir çözüm istiyorsak, yapılması gerekenin yasadaki engellin kaldırılması olduğunu ifade eden Akıncı, “ ‘Kuzeydeki operatörler yasa dışıdır onlarla işbirliği yapamayız edemeyiz’, şeklinde hareket edilirse o zaman iki taraf arasında çok büyük sorunlar olur. Çünkü, aynı sıkıntılar başka başka alanlarda da gündeme getirilebilir” dedi.

Sorunun “psikolojik anlamda halkı olumsuz etkileyebileceğini” düşündüğünü kaydeden Akıncı, “Bunun iyice anlaşılacağını ümit etmek isterim” dedi.

“SİYASİ ANLAMDA BAHARI GÖRMEK İSTİYORUZ”

Akıncı, adada artık siyasi anlamda baharı görmek istediklerini, bir çözüm için gerekli olan altyapının mevcut olduğunu, federal bir çözüm için adada hem iki kesimlilik hem de iki toplumun bulunduğunu söyledi.

Kıbrıs sorununa çözüm bulma çalışmalarının 1968 yılında başladığını ancak bugün çözüme ulaşılabilmesi için konjonktürün uygun olduğunu kaydeden Akıncı bunu, Kıbrıslı Türkler dışında hem bir çözüm için bir antlaşmaya evet diyen, hem de antlaşmaya hayır diyen tarafın kararıyla Avrupa Birliği dışında bırakılan başka bir toplumun bulunmaması ile adanın etrafında bulunan doğal gaza bağladı. Akıncı, “Tüm tarafların kazançlı çıkabileceği bir senaryo Doğu Akdeniz’de mümkündür” dedi.

Adanın etrafında bulunan doğal gaz konusunda, doğal gazın adanın bütününe ait olduğunu, Kıbrıs Rum Kesiminin adanın egemeninin kendisinin olduğunu bu nedenle doğal kaynak yataklarında her tür araştırmayı yapma hakkı bulunduğu yaklaşımında olduğunu belirten Akıncı, 11 Şubat 2014’te Kıbrıs Türk ve Kıbrıs Rum liderlerin imzaladığı ortak metinde adanın egemenliğinin iki toplumdan neşet edeceğinin ifade edildiğine işaret etti.

Akıncı, “Tek toplum ve sadece onun egemenliği söz konusu değildir. İki toplum var” dedi.

Çözüm planında öngörülen federal devletin yetkileri, atık yetkiler, federal polis, ekonomi   gibi başlıklarda büyük oranda uzlaşılara varıldığını kaydeden Akıncı, “Ortaya bir çözüm çerçevesi çıkarmazsak, zengin doğal kaynaklar bir çıban haline, bir gerginlik unsuru haline gelebilir” dedi.

Doğu Akdeniz’deki Zohr yatağında bulunan büyük miktarda doğal gaza da işaret ederek, Avrupa Birliği’nin de Türkiye üzerinden adanın etrafında bulunan doğal gazdan faydalanabileceğini kaydeden Akıncı, adanın etrafında bulunan doğal kaynaklar ile Türkiye’den KKTC’ye gelmeye başlayan suyun ortak kullanılabileceğini ifade etti.

KKTC ile Kıbrıs Rum kesimindeki elektrik şebekelerinin de birbirine bağlanabileceğini hatta Türkiye’ye de bağlanabileceğini kaydeden Akıncı, bunun hem maliyeti düşüreceğini hem de  enerji güvenliği sağlayacağını kaydetti.

Akıncı, “Ağlarla ve borularla birbirine bağlanmış, tüm tarafların kazançlı çıkabileceği, kavga yerine bu nimetlerden yararlanabilecekleri bir senaryo. Ben bu düşünce ile seçildim” dedi ve bu vizyonun hem Amerika Birleşik Devletleri, hem Avrupa Birliği hem de Türkiye tarafından destek gördüğünü söyledi.

“MAYISA KADAR ÇÖZÜM MÜMKÜN”

Güney Kıbrıs’ta parlamenter seçiminin yapılacağı mayıs ayına kadar bir çözüm bulunmasını istediklerini, yakalanan momentumun kaybedilmemesi açısından bunun önemli olduğunu  kaydeden Akıncı, “Bu mümkün mü? Olabilir. Bu konuda karamsar değilim ama, her şeyi de toz pembe göstermek niyetinde de değilim. Sorunlarımız vardır” dedi.

GÜVEN ARTTIRICI ÖNLEMLER

Aplıç ve Derinya’da geçiş kapısı açılması, KKTC ve Güney Kıbrıs’ta verilen radyo frekanslarındaki çakışmanın giderilmesi, hellimin coğrafi tescili, cinsiyet eşitliği ve kültürel alanda, güven arttırıcı önlemeler kapsamında işbirliği yapıldığını kaydeden Akıncı, ancak mobil telefonlarda tıkanıklık yaşandığına işaret etti.