Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın, Başbakan Ömer Kalyoncu’nun ve bazı bakanların, geçtiğimiz pazar günü İskele’de yapılan Nevruz kutlamalarına katılmasını “büyük bir talihsizlik” diye niteleyen 25 sivil toplum örgütü, bunu Cumhurbaşkanlığı önünde açıklama yaparak kınadı.
Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ise açıklama sonrasında örgüt temsilcilerinden oluşan bir heyeti kabul etti.
“Barış ve dostluk için verdiğimiz mesajlar bizi nasıl terörün destekçisi kıldı, böyle bir şeyi kim, nasıl yaymaya çalışır anlamak mümkün değil” ifadesine yer veren Akıncı, “Terörü lanetleyen insanlar olarak; bu ülkenin Cumhurbaşkanı, başbakanı, bakanları terörü mü destekleyecek? Terörü lanetleyen bir insanın daha ne söylememi istiyorsunuz?” diye sordu.
Akıncı, “Herkes bilecek ki, ister PKK, ister IŞİD, ister DAEŞ...hepimiz teröre karşıyız. Ben insanların, toplumların hangi kökenden gelirse gelsin barış içinde yaşamalarını isterim. Müsaadenizle ben bütün Kürt halkını PKK olarak göremem. Geçtiğimiz yıl Cumhurbaşkanı adayı olarak bu etkinliğe katıldım, bu yıl da Cumhurbaşkanı olarak katıldım. Bunda yanlış bir şey yok. Kimsenin yapmadığım bir yanlışı yapmışım gibi göstermeye hakkı da yok” şeklinde konuştu.
ÖNCE BASIN AÇIKLAMASI YAPTILAR, SONRA AKINCI İLE GÖRÜŞTÜLER
25 sivil toplum örgütü temsilcilerinden oluşan bir grup, bu sabah Cumhurbaşkanlığı’nın ana giriş kapısı önünde basın açıklaması yaptı.
KKTC ve TC bayrakları ile Cumhurbaşkanlığı önüne gelen sivil toplum örgütü temsilcileri, burada büyük bir pankart açtı.
TC bayrağına sarılı şehit tabutlarının, bomba saldırısı sonrası görüntülerin bulunduğu pankartta, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın İskele’deki nevruz kutlamasında halay çektiği fotoğraf da vardı.
Kıbrıs Türk Gençlik İnisiyatifi Başkanı Tuncay Özkaraşahin, 25 sivil toplum örgütü adına burada bir basın açıklaması okudu.
Özkaraşahin, “Türk milleti aleyhtarı bölücü terör örgütü sembollerinin taşındığı, bölücü terör örgütü lehine sloganların atıldığı ve bir tek Cumhuriyet ve Türk bayrağının taşınmadığı bu etkinliğe, KKTC Cumhurbaşkanının, Başbakanının, İçişleri Bakanının ve Tarım Bakanının katılmasını Kıbrıs Türk halkı adına büyük bir talihsizlik olarak değerlendiriyoruz” dedi.
Tuncay Özkaraşahin, “Devletin sorumlularının bu kabul edilmez davranışını temsil ettiğimiz halkımız adına kınıyoruz” ifadesine yer verdi.
Özkaraşahin, ortak bildiriye imza koyan 25 sivil toplum örgütünü ise şöyle sıraladı:
“TMT Mücahitler Derneği, Dünya Kıbrıs Türkleri Vakfı, Milli Varoluş Konseyi, Milliyetçi Demokrasi Hareketi, Ulusal Halk Hareketi,Genç Mücahitler Derneği, Kıbrıs Türk Gençlik İnisiyatifi, Rauf Raif Denktaş ve Düşüncelerini Yaşatma Derneği, Kıbrıs Türk Gençlik Federasyonu, Dr. Fazıl Küçük Hareketi, Mücahit Komutanlar Derneği, Gaziantepliler Kültür Derneği, Midyadlılar Derneği, KKTC Egemenlik İnisiyatifi, Türk Birliği Kültür Derneği, Halkın Adalet Konseyi, Adıyamanlılar Derneği, Ak Hataylılar Kardeşlik Dayanışma ve Kültür Derneği, Kıbrıs Türk Hatay Kültür Dayanışma Derneği, Anadolu Kültürünü Yaşatma Derneği, KKTC Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı, Atatürkçü Yaşam Derneği, Karadeniz Kültür Derneği, KKTC Teknik Öğretmen Derneği, KKTC Malatyalılar Derneği.”
AKINCI, SİVİL TOPLUM ÖRGÜT TEMSİLCİLERİNİ KABUL ETTİ
Alkışlarla ve “Ne Mutlu Türküm Diyene” sloganıyla sona eren açıklamanın ardından Cumhurbaşkanlığı Müsteşarı Gürdal Hüdaoğlu ile Özel Kalem Müdürü Cenk Gürçağ örgüt temsilcilerinin yanına geldi ve Cumhurbaşkanı Akıncı’nın kendileriyle görüşmek istediğini iletti.
Okunan basın bildirisinin bir kopyası, müsteşar Gürdal Hüdaoğlu’na da verildi. Cumhurbaşkanı Akıncı, Tuncay Özkaraşahin’in başkanlık ettiği heyeti kabul etti.
“ÖNEMLİ OLAN FİKİRLERİ DOĞRU BİLGİ ÜZERİNE OLUŞTURMAK”
Akıncı, kabuldeki konuşmasında, fikirlerin söylenmesinin demokratik bir hak olduğunu vurgulayarak, “Önemli olan fikirleri doğru bilgi üzerine oluşturmaktır” dedi.
Geçtiğimiz yıl Cumhurbaşkanlığı’na adayken yine bu kutlamaya katıldığını belirten Mustafa Akıncı, bu yıl da etkinliği düzenleyen örgütlerden ve ailelerden davet aldığını söyledi.
“Protokol masasına da oturmadım, yurttaşlarımızla beraber oldum” diyen Akıncı, etkinlikteki konuşmasından, “Barışa ve dostluğa her koşulda ihtiyaç var. Terör barışın ve insanlığın en büyük düşmandır” sözlerini anımsattı.
“Kutlanan baharın gelişi, doğanın uyanışı, barıştır, dostluktur, kardeşliktir” şeklinde konuşan Akıncı, burada insanlarla sohbet ettiklerini, bir-iki dakikalığına halaya alındıklarını söyledi ve şunları dile getirdi:
“Biz buradayken hiçbir bayrak ve slogan yoktu. Biz ayrıldıktan sonra buraya bayraklı bir grup genç gelmiş, sloganlı gelmiş...Biz bunların hiçbirini görmedik...Eğer biz oradan ayrıldıktan sonra bazı sloganlar atıldıysa, bunlar hukuka, adalete, yasalara aykırı ise devletin bunu takip eden organları vardır. Gereğini yaparlar.”
“EN HAFİF DEYİMLE PROVOKASYON... HİÇBİR ÖRGÜT KENDİNİ BUNA KAPTIRMASIN”
Sosyal medya ve bazı diğer basın organlarında kendisine bu konuda yakıştırmalar yapıldığını da kaydeden Akıncı, “Birileri parça parça alıp bizim oradaki varlığımızla ondan sonra gelenlerin varlığını harmanlamış, bunu farklı yansıtmış. Bu, en hafif deyimle provokasyondur, bize yakışmaz. Hiçbir örgüt kendini buna kaptırmasın, bundan daha büyük bir yanlış olamaz” şeklinde konuştu.
“Benden köken, renk, cinsiyet, dil, din ayrımcılığı beklemeyin. Bunu yapmayacağım” diyen Akıncı, “Bu göreve gelirken ne söz verdiysem arkasında olmaya devam edeceğim. Dil, din, ırk, köken farkı gözetmeksizin bu topraklarda barışı ve huzuru savundum. Savunacağım. Bu anlayışın içinde elbette ki teröre yer yoktur, prim verme yoktur ” dedi.
Konuşmasında bugün Brüksel’de gerçekleşen saldırılara da işaret eden Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, “Terörün ne milliyeti ne dini ne de dili var...Her yerde her an olabiliyor. Terör nereden gelirse gelsin barışın ve insanlığın düşmanıdır. Ancak toplumları bununla özleştiremeyiz. Benim gittiğim yerde halk vardı. Ben PKK’ya gitmedim” dedi.
ÖZKARAŞAHİN: “BEN ORDAYDIM... YEŞİL, KIRMIZI RENKLER VARDI”
Kabulde söz alan Tuncay Özkaraşahin, “Ben de ordaydım. Bizi temsilen devlet büyüklerinin, PKK’nın sembol ve bayraklarını belirleyen bir kortejde, ortamda bulunması bizi derinden üzdü. Siz halay çekerken etrafınızda sarı, yeşil, kırmızı renkler vardı. Sloganlar atılmıyordu ama bu renkler vardı. Hepimiz, şahsınız da eminiz ki o renkler PKK’nın renkleridir” dedi.
Bunun üzerine yeniden konuşan Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, “Napalım, renkleri de mi yasaklayacağız yani? Renkler şimdiye kadar nerede yasaklandı? ...” diye sordu ve şunları ekledi:
“İki şeyi birbirinden ayırmamız gerek. Yani insanlar bir bayramı kutlayabilirler. Biz de bunu kutlayan insanlara gittik. Biz yemin görmedik. Bizim olduğumuz ortamda bayrak açılmadı, slogan atılmadı. Bu etkinlik izinli yapılan bir etkinliktir.”
“BU SORU YANLIŞ.... NEVRUZLA IŞİD’İ NİYE KARIŞTIRIYORSUNUZ”
Cumhurbaşkanına kabulde, “IŞİD, burada, bir dernek altında izinli bir toplantı düzenlerse ya da DAEŞ, katılır mısınız?” diye bir soru da yönetildi.
Bunun üzerine Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, “Nevruzla IŞİD’i niye karıştırıyorsunuz? İskele’deki etkinliği düzenleyen PKK mıydı? 2 yasal örgüt bunu devletten izin alarak yaptı. Siz bana bir terör örgütün düzenleyeceği etkinliğe katılır mısınız diye soruyorsunuz. Bu soru yanlış. Beni IŞİD de PKK da böyle eylemlere davet etmeyecek. Merak etmeyin” dedi.
Kabulde, dernek temsilcileri, kendi sivil toplum örgütleri tarafından düzenlenen şehitleri anma ve terörü kınama gibi etkinliklere katılmadığı gerekçesiyle Akıncı’yı eleştirdi.
Akıncı, Cumhurbaşkanı olarak tarafsız ve eşit tavrından söz ederek, “Beni davet eden örgütlerin etkinliklerine vaktim olduğu sürece gelirim” şeklinde konuştu.
Akıncı, devletin düzenlediği anma törenlerine de Cumhurbaşkanı olarak katıldığını belirtti.
