Aybeniz Küzeci Yıldırım

Diyalog’un dünkü manşetinde yer alan haber üzerine konuşan Gazimağusa Belediye Başkanı İsmail Arter “bu konuda bakanlığın raporlarını görmek ve birlikte çalışmak istiyoruz”dedi.

Sözkonusu haberde  Güzelyurt’tan Gazimağusa’ya giden şebeke suyu ile denizden arıtılan suların toplantığı depodan alınan örneklerde yüksek miktarlarda Koliğform bakterisi E-coli ve Enterokok görüldüğü belirtilmişti.

Bugüne kadar herhangi bir sorun yaşamadıklarını belirten Başkan Arter, konuyla ilgili görüşlerini şöyle aktardı:

“Su hep gündemde.Şimdi ise suyun hijyen konusu gündeme geldi. Bizim rutin tahlillerimiz hem ana depo çıkışında hem de bölgelerden alınarak yapılıyor. Bugüne kadar bir sorun yaşamadık. Ben bu neticeyi görmek istiyorum. Sağlık Bakanlığı örnekleri nereden, nasıl aldı. Süratle şube amirlerimiz yeniden bu tahlilleri yapacak. Sağlık Bakanlığı da sonuçları göndersin, hatta birlikte yapalım. Yani ne gerekiyorsa yapılması lazım, çünkü bu bizim karşılaştığımız bir durum değildi. Biz su ihtiyacımızın yarısını denizden arıtılmış  noktadan karşılıyoruz, diğer yarısını da Güzelyurt’tan gelen noktadan karşılıyoruz ki burada da suyun klorlandığını biliyoruz. Dolayısıyla bu sıkıntı yani su hangi aşamada kirlendi bulunması gerekir.”

Yakıcı:Verilen tüm su durdurulmalı

Yenierenköy Belediye Başkanı Mesut Yıkıcı ise “Durum buysa verilen tüm su durdurulması lazım”dedi. Yakıcı klonuyla ilgili lolarak şunları söyledi:

"Elimize resmi bir belge ulaşamadı, Diyalog’tan haberi öğrendik. Ama 1.5 ay önce mevcut kiralarımızın dışında, kiraladığımız kuyular da var. Bir kuyuda şüpheli durum tespit edildi ve bu kuyudan su alımını durdurduk. Tahliller yapılsın dedik, daha sonra Sıhhıye İdaresinin yaptığı tahlilde bize suyun temiz olduğu iletildi. Sularımızdaki durum haberde ifade edilen şekildeyse eğer zaten verilen tüm suyun durdurulması lazım. Şu anda biz bu kuyulardan suyu kullanmaya devam ediyoruz çünkü elimizdeki raporlara göre sıkıntı yok. Zaman zaman şüpheli durum olduğu zaman durduruyoruz. Bence bu raporlar bizlerle paylaşılmasan önce basına yansımasının nedeni belediyeleri zan altında bırakmaktır.  Biz Türkiye’den gelen suyun şebekeye verilmesi için imza attık. Halkımıza suyu en uygun fiyatta en iyi şekilde nasıl verilebileceğini konuşuyoruz.  Ayrıca biz belediyeler olarak su depomuzdaki suyun çıkışından sorumluyuz ve depolarımızda otomatik klorlama sistemimiz var. Halkın sağlığı bizim için çok önemlidir. Bende bu Güzelyurt’tan Mağusa’ya kadar ulaşan suda tespit edilen bu durumun nedeni Hakan Dinçyürek’in bakan olduğu dönem halka klor dağıtımı yasaklamış olmasıdır.”