Yurdagül Atun
Din İşleri Başkanı Talip Atalay, görev süresi dolmasına rağmen görevde kaldığı, TC Lefkoşa Büyükelçiliği’nin, Vakıflar İdaresi’nin ve TC Diyanet İşleri Başkanlığı’nın, görevden alınması yönünde yazışmalar yaptığı şeklindeki haberlere açıklık getirdi.
Yasal olarak Din İşleri Başkanının, Başbakanın önerisiyle Cumhurbaşkanı tarafından görevlendirildiğini ve aynı yolla görevden alınabileceğini ifade eden Atalay, “Vakıflar İdaresi’nin ne atama, ne de görevden alma konusunda herhangi bir yetkisi yoktur” dedi. Kendisinin KKTC Din İşleri Başkanı olduğunu anımsatan Atalay, TC Diyanet İşleri Başkanlığı ya da Büyükelçi’yle yasal olarak böyle bir bağları bulunmadığını söyledi.
Din İşleri Başkanı olarak atanması sürecinde yapılan sözleşme uyarınca, sözleşmesinin Cumhurbaşkanı görevden almadığı sürece, iki yılda bir otomatikman yenilendiğini kaydeden Atalay, “Sözleşmesi bittiği halde görevine devam ediyor” yönündeki iddialara açıklık getirdi.
“Din İşleri’ne uluslararası kimlik kazandırdık”
Atalay, Kıbrıs’ta barış görüşmelerinin yoğunlaştığı, Cumhurbaşkanlığı’yla, Başbakanlığı’yla, Dışişleri Bakanlığı’yla, Din İşleri Başkanlığı’yla tarihinde ilk kez koordineli olarak Kıbrıs’ta barışa katkı sunulduğu günlerde bu tür saldırılara maruz kalmasının manidar olduğunu ifade etti. Göreve başladığı 2010 yılı Aralık ayından bu yana Din İşleri Dairesi’nde, gözle görülür aşamalar kaydedildiğini, ulusal çapta bilinir, mesafe kat eden bir kurum oldukları gibi, etkinliklerin uluslararası bir platforma taşındığını ve motive kurumlardan biri haline geldiğini vurgulayan Atalay, barışa yaptıkları katkıların yadsınamayacağını söyledi.
“BM nezdinde saygın bir kuruluş…”
Ayrıca BM nezdinde de saygın bir yerleri olduğuna dikkat çeken Atalay, kurumun kalitesi ve ülke içindeki yerinin de belirginleştiğini ifade ederek şöyle konuştu:
“Göreve başladığımızda toplam 3 kişi olan İlahiyat Fakültesi üstü eğitim düzeyine sahip görevli sayısı, son üç yılda 30’u aşmıştır. Kurumda tam bir eğitim seferberliği başlamış, üniversitelere devam eden personel sayısı 50’ye yaklaşmıştır. Bu nedenle, Allah’a şükürler olsun ki, bugün Din İşleri Başkanı olmak için yasal gerekliliği karşılayan çok sayıda görevlimiz mevcuttur. Ayrıca kurumumuz geç de olsa, ülke genelinde hizmet verebilir bir yapıya kavuşmuş, gelişmiştir.”
“Bu tür haberler iyi niyetli değil” Aleyhine getirilen eleştirilerin iyi niyetli olmadığını ifade eden Atalay, iddiaları, “görevlilerin motivasyonunu bozmak için yapılan hareketler” olarak nitelendirdi. İnsanları ayakta tutanın, samimiyet, çalışma ve kurumlara yaptıkları katkılar olduğunun altını çizen Atalay, “Somut bir şey varsa ortaya koysunlar. Eleştirileri de yapsınlar, ancak dedikodu veya yalan dolan ile uğraşmasınlar. Bize kötülük edene dahi kötülüğümüz olamaz. Konuşmaya, anlatmaya, açıklamaya her zaman hazırız. Yanlışımız varsa düzeltiriz ama iftira ile bir yerlere varılmayacağını söylemeliyiz. Birlik ve beraberliğe en fazla ihtiyacımız olduğu şu günlerde bizim sıkıntı yaratma değil, hep birlikte sıkıntıları giderme yönünde uğraş vermemiz gerekiyor. Bu tarz haberlerle gündemi meşgul etmeyi uygun bulmuyoruz. Birliğe, dirliğe, kardeşliğe inanıyoruz ve o yolda yürümeye devam edeceğiz” dedi.
