Duygu Alan

Turizm ve Çevre Bakanlığı’nın “KKTC’de “Ayia Napa” konseptinde eğlence merkezlerinin kurulacağı, çalışmaların uygun yer tespiti ile başladığı” yönündeki açıklamaları, bazı örgütler tarafından tepki ile karşılanırken, ülke turizminin ana paydaşları Kıbrıs Türk Otelciler Birliği ile Kıbrıs Türk Turizm ve Seyahat Acenteleri Birliği tarafından koşullu destek buldu.

Kıbrıs Türk Otelciler Birliği’nden yapılan açıklamada, doğru lokasyonda, sosyal ve kültürel yapı düşünülerek, mevcut yapı ve turizm modelleri ile çatışma yaratmayacak şekilde kurulacak eğlence merkezlerinin turizme katkısı olabileceği kaydedildi.

Kıbrıs Türk Turizm ve Seyahat Acenteleri Birliği’nden yapılan açıklamada ise bu gibi eğlence merkezlerinin kent merkezlerinden uzak bir yerde olması gerektiği, altyapısının önceden tamamlanması gerektiği kaydedildi.

Birlikten yapılan açıklamada, “Ayia Napa”  modeli seçilirken rahatsız edilme ve uyuşturucu gibi konularda da gerekli tüm tedbirlerin alınması gerektiği ifade edildi.

Girne ve Bafra’da 2 ayrı merkez

Turizm ve Çevre Bakanlığı’ndan geçen hafta yapılan açıklamada,  KKTC’de “Ayia Napa” konseptinde eğlence merkezlerinin kurulacağı, bu yönde çalışmaların uygun yer tespiti ile başladığı belirtilmişti.

Açıklamada,  “Kıbrıslı Türk gençliğinin daha güvenli bir ortamda eğlenebilmesi ve ülkeye turist çekilmesi” amacıyla Girne bölgesinde bir adet ve Bafra bölgesinde bir adet olmak üzere içerisinde bar, cafe, disko ve küçük alışveriş dükkanları bulunan “Ayia Napa” konseptinde iki farklı eğlence merkezi kurulacağını, Şehircilik Dairesi’nin uygun arazi belirlemek için çalışmalar başlattığını ifade edilmişti. Açıklamada, Kıbrıslı Türk gençlerin eğlenmek amacıyla Güney Kıbrıs’ta bulunan Ayia Napa bölgesini tercih ettiğini, KKTC’de gençlerin bu tarz bir eğlence merkezinin eksikliğini yaşadığını kaydedilmişti.

Aktığ: Mevcut yapı ve turizm modeli dikkate alınmalı

Kıbrıs Türk Otelciler Birliği Başkanı Hüseyin Aktığ, ülkede yaklaşık 100 bin üniversite öğrencisinin olduğu düşünülünce böyle bir eğlence merkezine ihtiyaç olduğunun böyle bir projeyi hayata geçirirken yer, arazinin büyüklüğü gibi kriterlerin yanında sosyal ve kültürel yapının da hassasiyetle ele alınıp, değerlendirilmesi gerektiğini ifade etti.

Kurulması planlanan bu eğlence merkezlerinin mevcut yapı ve turizm modelleri ile çatışma yaratmayacak yerde ve şekilde olması gerektiğini söyleyen Aktığ, tüm bu kriterler dikkate alınarak kurulacak eğlence merkezlerinin turizme katkı sağlayacağını dile getirdi.

Hüseyin Aktığ şunları söyledi: “Bahsedilen 18-35 yaş grubunun talep ettiği eğlence turizmi şeklindeki turizmin bir ayağıdır. Ülkemizde de yaklaşık 100 bin üniversite öğrencisinin varlığını düşünürsek ki yükseköğretim de bir turizm modelidir, böyle bir merkeze ihtiyaç olduğu ortadadır. Ancak bunun yapılacağı yerin seçimi ile ilgili çalışmalarda elbette ki arazinin büyüklüğü gibi fiziksel ihtiyaçlar düşünülüp arama yapılması yeterli değil. Bunun yanında sosyal ve kültürel yapımız da düşünülerek mevcut yapı ve turizm modelleri ile çatışma yaratmayacak yerler olması gerek. Doğru lokasyon seçilirse ülkemizde var olmayan bir modeli ülkemizde barındırıyor olacağız. Bundan ötürü bu kriterlerle turizme katkısı olacaktır.”

Tolun: Katkı sağlayacak

Kıbrıs Türk Turizm ve Seyahat Acenteleri Birliği Başkanı Orhan Tolun, bakanlığın bu hususta kendileri ile herhangi bir çalışma yapmadığını ancak bazı kriterler dikkate alınarak kurulacak eğlence merkezlerinin turizme katkı sağlayabileceğini ifade etti.

Tolun, eğlence merkezlerinin kent merkezlerinden uzak bir yerde kurulması ve altyapısının önceden tamamlanması gerektiği kaydetti.

Tolun, “Ayia Napa”  modeli seçilirken rahatsız edilme ve uyuşturucu gibi konularda da gerekli tüm tedbirlerin alınması gerektiğine dikkati çekti.

Orhan Tolun şunları söyledi: “Bu gibi eğlence merkezleri, meskun bölgelerde olmamalıdır. Kent merkezinden uzak ayrı bir bölge ayrılmalı ve önceden altyapısı yapılmalıdır, her yönü ile düşünülmelidir.  Ayia Napa 10 bin nüfusluk bir yerdir. Bu ciddi çalışma isteyen bir konudur.

Olumlu olacağına inanıyoruz. Ama Ayia Napa modeli seçilirken ona göre de tedbir alınmalıdır. Rahatsız edilme ve uyuşturucu konuşlarında gerekli tüm önlemler önceden alınmalıdır.”