Partisinin grup toplantısında konuşan Devlet Bahçeli, "17-25 Aralık'ın milli vicdanda kapanmamış bir yara olduğunu" söyleyerek şu açıklamalarda bulundu:

"Yedirmeyiz diyenler, ne var ne yok götürmüşlerdir. Hala ayakkabı kutularından deste deste çıkan paralar hatıralardadır. Hâlâ 4 bakanın yüzsüklükleri akıllardadır. Gün gelecek yüzdelerle ihale alan rüşvetçi kim varsa adaletin karşısına çıkacaktır. Bu ya olacak ya olacaktır."

Bahçeli'nin konuşmasından satır başları şöyle:

"Birçok sözde alim sürekli ivme kazanan zulümden rahatsız değildir. Çünkü bunların dışı hoca içi bacadır. İslam dünyası ölçüsüzlüüğün kurbanıdır. İslamiyet'in terörle anılması, konusunda sinsi propaganda yürüten çevrelere müsaade edemeyiz. Önüne gelene bomba atan, doğrayan ve parçalayan teröristlerin İslam'la uzaktan yakından bir ilişkisi yoktur. Masum canlara kıyanlar Müslüman değil, işbirlikçidir. Bu çeteler her pis işte kullanılmakta ve yüksek fiyatta kiralanmaktadır.

"İslam'a en büyük kötülük şiddet kullananlardan gelir"

Batı, devşirdiği militan kadrosuna tetikçilik yaptırmaktadır. Batı bölgeye hakimiyet kurabilmek için çeşitli senaryolar kurmaktadır. Türkiye de bu senaryolardan fazlaca etkilenmektedir.

İslam'a en büyük kötülük şiddeti kullanan günahkarlardan gelmektedir. İslam coğrafyası terörle yıldırılıp teslim alınmak istenmektedir.

34 ülkenin teröre karşı buluşması terörü büyütmenin örtülemez neticesidir.

Sonuç itibariyle Arap baharından kara kış çıkmıştır. Barbar çeteler dünyanın her yanına yayılmıştır. Musibetlerin kaynağında emperyalist vahiylik vardır. İslam dünyası adete vurgun yemiştir. Çünkü bu ülkelerin liderleri Batı'ya payandalık yapmaktadır. Osmanlı'dan ayrılan her devlet şimdilerde belaya tutulmuştur. Buna Türk'ün bedduası mı denir bilemem.

"Türkiye'nin İslam İttifakı'na katılması sorunları çözmeyecektir"

Türkiye'nin Arabistan liderliğindeki İslam İttifakı'na katılması bu sorunları çözmeyecektir. 34 ülke bir araya gelip ne yapacaktır? IŞİD yine saldırılarına devam etmektedir. PKK yine kan dökmeye devam etmektedir. Madem 34 ülke terör örgütlerine karşı olmak için bir araya geldiyse Batı'nın ne işi vardır oralarda. Yoksa amaçlanan Şii ve Sünni kutuplaşmasının derinleştirilmesi midir? Bu terör örgütleri silahları kimlerden almaktadır?" 

Önce sorun yaratıp, peşinden silah pazarı kurmak neyle izah edilecektir. Ortadoğu'nun omurgası çökmüştür. Bağımsız karar alma mekanizmaları laçkalaşmıştır. Bu curcunaya Türkiye de katılmıştır. İslam dünyası birlik içinde olamadığı vakit kan dökmeler devam edecektir. Bir yandan israfla harama batmış elit bir tabaka, bir yandan da helal rızkı peşinden koşan milyarlar gözümüzün önündedir. Mazlumun ahını almış hiçbir zorba Saray'ında rahat göremeycektir.

Hükümet soydaşlarımıza sahip çıkacak sorumluluk bilincinden yoksundur.

Suriye'de geçiş sürecine ilişkin varılan mutabak maddelerinden hangilerinin gerçekleşip gerçekleşmeyeceği merak konusudur. Putin'in gözünü kan bürümüştür. Rusya, IŞİD'e saldırıyorum diyerek Türkmenlere saldırıyor. MGK toplantısında Bayırbucak Türkmenlerine yardım edileceği belirtilmiştir ama hepsi laftadır. Sayın Davutoğlu, Türkmenler öldürülüyor neredesin? Bunlar için Türklerin ölmesi önemsiz bir ayrıntıdır. Bunların vicdanında Türklük yoktur. Düne kadar İsrail'e terörist diyorlardı, ne oldu da şimdi dost oldunuz?  

"AKP tam bir hayal kırıklığıdır"

Ben bu görevimin başında olduğum sürece hiçbir zaman İsrail'le iyi şeyler düşünemem" diyen Erdoğan değil miydi? Erdoğan, şimdi İsrail'le ilişkilerin düzeltilmesi Filistin'in yararınadır demektedir. Gazze'ye abluka kalkmış mıdır, hayır. İsrail'le el altından barış masası kurulmasındaki amaç nedir?

Küresel güçlerin dayatmasıyla İsrail'le yakınlaşan AKP tam bir hayal kırıklığıdır. 7 Haziran'dan sonra Tel Aviv'de bayram yapıldı diyen yandaş asalaklar... Gazze'de ölen mazlumların yakınlarına ne diyeceksiniz? Hamas lideri Meşal'in yüzüne nasıl bakacaksınız? Biz Erdoğan'la İsrail arasındaki eriyen buzların asıl sebebinin ne olduğunu bilmek istiyoruz. Türk milleti Erdoğan'ın insafına mı kalmaktadır. "Hava sahamızı ihlal eden Rus uçağı bir daha ihlal yapsa yine düşürürüz" diyen Erdoğan, 1 gün sonra "Bilseydik, farklı davranırız" dedi. 

Erdoğan hem kandırıldım dedi hem de herkesi kandırdı. Davutoğlu derseniz onda gürültü vardır görüntü yoktur.

"Erdoğan'a çağın Selahattin Eyyübi'si diyenlar hiç mi tarih okumamış?"

Başkanlık sistemi ve yeni anayasa edebiyatı yaparken Kırım Rusların oldu. Türkmen Dağı Esad'ın elinde kaldı. Musul IŞİD'e, Kerkük Peşmerge'ye terk edildi. Erdoğan'a bu çağın Selahattin Eyyübi'si diyenler hiç mi tarih okumamışlardır. Kaçmak ne zaman Selahattin Eyyübilik sayılmıştır. Unutmayın, "Korkak her gün, cesaretli bir gün ölür!

Bu vatan ebedi Türk vatanıdır. Hiçbir hain emel bu gerçeği değiştiremeyecektir.

Bunlar Türkiye'yi laikiyle yönetemezler ve asla yeni bir ruh sunamazlar. Türk dış politikası 'Yeni Türkiye' politikasıyla un ufak olmuştur. Suriyeli mülteciye 9 milyar dolar para harcanmıştır. Çevremizdeki denizlerde birçok Suriyeli boğulmuştur, sokaklar Suriyeli dilencilerle dolmuştur. Bu durum ekonomimizi olumsuz yönde etkilemiştir. Üstüne basa basa haykırıyorum; bu vatan bizlere ecdadımızın emanet bıraktığı kutsal topraklardır ve ilelebet Türk toprakları olarak kalacaktır. Günlerdir Nusaybin ve Cizre'de çatışmalar devam etmektedir. Öğretmenler ve bölge halkı ilçeleri terk etmektedir. Türkiye fikren, fiilen ve fiziken bölünmenin eşiğindedir. 

"Hendekler yeni kazılmadı, ilk kazma çözüm süreciyle vuruldu"

AKP'nin süreç ve barış masalı teröristlerin silah depolamasına yaramıştır. Bu hendekler kazılırken neredeydiniz? Sözde aydınlar size soruyorum siz bunlar yaşanırken hangi yalıdan bu ihaneti izliyordunuz? Bu hendekler yeni kazılmadı hendelere ilk kazma çözüm süreciyle vuruldu. Allah'tan korkmaz yaratıklar tarafından Cizre yakılıp yıkılmaktadır.

"Davutoğlu, bilesin ki hendekler seninle anılacaktır"

"Türk diye bir ırk yoktur" diyen sefil zihniyet, bu hendeklerde senin payın vardır. "Milliyetçilikle hesaplaşma zamanı" geldi diyen Davutoğlu, bilesin ki hendekler seninle anılacaktır. Milliyetçiliği ayaklar altına aldım diyen Erdoğan, hendek senin 7 Aralık'ta taşındığın 250 odalı kaçak sarayındadır!  

Erdoğan kızmasın diye teröristlere göz yuman yetkililerden bu dünya gözüyle hesap sormazsam, içtikleri sütü burunlarından getirmezsem hayat bana haram olsun.

Diyarbakır, Hakkari, Şırnak ve niceleri Türk'ün öz yurdudur ve öyle kalacaktır.

Kürt kardeşlerim, PKK sizin temsilciniz değildir ve asla olmamıştır."