Eniz Orakçıoğlu / Deniz Abidin

Lapta Huzurevi’ndeki her birinin gözlerinde evlat sevgisi ve özlemi olan yaşlılar, Ramazan Bayramı'nda evlatlarının yapacağı ziyareti bekliyor. “Bayramda evladım beni görmeye gelir mi? Beni bugün arar mı?” ümidiyle güne başlayan Lapta Huzurevi'nin 37 yaşlısı bayramdan beklentilerini  Yeni Bakış'a anlattı. Bazıları  çocuklarının ziyarete gelmemesinden veya aramamasından şikâyet ederken, “Bayramda çocuklarımı yanımda görmek istiyorum, onları çok özledim” dedi.

Kaya: "Personelimiz büyük bir özveriyle çalışıyor"

Lapta Huzurevi sorumlusu Ayşe Kaya, huzurevinin 37 yaşlısı olduğunu belirterek, 15'inin kadın, 27'sinin erkek olduğunu söyledi. Kaya, birçoğunun sosyal yardım alan ve sigorta emeklisi kişiler olduğunu belirterek, 31 personelin büyük bir özveriyle çalıştığını kaydetti. Kaya, ailelerin sorumluluklarını yerini getirmediğini ifade ederek, 37 yaşlının sadece 5'inin ailesinin ziyarete geldiğini belirtti.

"Biz ilgimizi çoktan kestik siz gömün"

Kaya şunları söyledi, "Lapta Huzurevi 31 personeliyle özveri ile çalışan bir kurumdur. Bayram gibi özel günlerde ziyaretçi kabul ediyoruz. Dıştan yemek gönderenler oluyor. Bu yıl dıştan yemek talebimiz olmadı. Bayram haftası boyunca halkımızın duyarlılığından dolayı dıştan huzurevimize yemek gelecek. Bizim tek şikayetimiz ailelerin duyarlı olmamalarıdır. Yurt dışında olan aileler de var tabii ki. Ancak Kıbrıs'ta olup da uğramayan aileler çok fazla. Ara sıra vefatlarımız oluyor. Aileye bunu bildirmemiz durumunda "biz ilgimizi çoktan kestik siz gömün" diyenler var. Bu bizi çok üzüyor. Bir vefat durumunda biz personel olarak ilgileniyoruz. Çiçeğinden tutun da her türlü masrafı karşılarız ve personel olarak cenazesine katılırız"

"Temel taşlarınızı ihmal etmeyin"

Devlet tarafından tüm ihtiyaçların karşılandığını anlatan Kaya, sponsor olanların da katkısıyla, zaman zaman kurban bağışlarıyla da huzurevinin ayakta olduğunu söyledi. Bakanlığın Lapta Huzurevi için yeni bir projesi olduğundan bahseden Lapta Huzurevi sorumlusu Ayşe Kaya, ayrıntıları tam bilmemekle birlikte yeni bir binadan söz etti. Konuşmasını bir mesaj vererek tamamlayan Kaya şunları söyledi, "Temel taşlarımız olan, yaşlılarımızı, anne ve babamızı ihmal etmeyelim. Huzurevinde olan anne ve babanızı ziyaret ediniz. Onların burada eksik birşeyleri yoktur. Elleriniz boş gelin ama yeter ki gelin. Onların tek istediği değişik bir sima görmektir. Sürekli gelen gidenden birşeyler isteyip dururlar. İhtiyaçları olduğundan değil, ikinci bir kez daha gelmeniz ve sizi görmesi içindir"

Ramazan Bayramı'nda kimisi ailesini, çocuğunu, torununu görmek isterken, hiç kimsesi olmayanlar da farklı bir sima görmek için bekliyor.

Temennisi barış ve mutluluk...

75 göçmeni olduğunu söyleyen Ersin Çağlayan, yıllarca Mağusa'da manavcılıkla uğraşmış, sonrasında ise yolu buraya düşmüş. Neredeyse Lapta Huzuerevi'nin en genci olan 50 yaşındaki Ersin Amcanın 2 kızı, bir tane de oğlu var. Kalp rahatsızlığı olduğunu söyleyen Ersin Amca, yakında kalp nakli olacağını anlatıyor. Evlatlarının kendisini ziyaretine geldiğini belirtenb Ersin Amca, bayramda da çocuklarının yanında olmasını istiyor. "Kimsenin birbirine saygısı kalmadı. Hayatın ne kadar çok kısa olduğunun kimse farkında değil" diyen Ersin Amca, bayramda önce barış, sonra da mutluluk istiyor.

"Kısmet böyleymiş"

Lutfü amca 84 yaşında...Aslen Yugoslavyalı olan Lutfü Tunalı, daha önce hiç evlenmemiş. Kimsesi yok. "Kısmet böyleymiş" diyen Lutfü Amca, 1978 yılında Kıbrıs'a geldi. Önceleri yaşamını Mağusa'da sürdüren Lutfü Amca, 2 yıldan fazla bir süredir Lapta Huzur Evi'nde...

Kıbrıs’ı çok sevdiği için ülkesine geri dönmedi. “Gezmeye geldim, burada kaldım, akrabam yok, buradan çok memnunum...” diyor. Şeker Bayramından temennisi ise iyilik ve güzellik...

Asırlık Atiye Nine'nin tek dileği iyilik

Atiye Elmas, 1915 doğumlu. Tek çocuk sahibi, ancak oğlunu yıllar önce kaybetmiş. Ziyaretine ara sıra tek gelen gelini ve torunları...Evladından kendisine, torunları ve hala evlatlık yapan gelini kaldığını anlatan ve bir asırın tanığı 102 yaşındaki Atiye nine, yaklaşık 20 yıldır Lapta Huzurevi’nde yaşıyor. Tek isteği ve yaşama sebebinin gelini ve torunları olduğunu anlatan Atiye Nine, “Gelemedikleri zaman da telefonla arayıp hatırımı soruyorlar” diyor. Bayramda torunlarını görmeyi yine çok isteyen Atiye Nine, "Kimseyle küs değilim, beni görmeye gelirler. İyilik dışında bir isteğim yok"diyor.

"Boncuk kolye istiyorum"

Ayşe Yurttaş, 65 yaşında. Ayşe Nine'nin bayramda tek arzusu evlatlarını görmek. Erkek kardeşiyle Lapta Huzurevi'nde yaşamını sürdüren Ayşe  Nine, "Evlatlarımı özlüyorum. Bazen gelirler, bazen gelmezler" diyor. Bayramdan beklentisini sorduğumuz Ayşe Ninenin yanıtı ise  "Boncuk kolye istiyorum" oluyor.

Londra'daki kardeşini özlüyor

Şükran Saruhan, 51 yaşında...Daha önce hiç evlenmemiş, çocuğu yok. Sadece hayatta iki  kardeşi olduğunu söyleyen Şükran Abla, diğer kardeşinin ise kendisiyle birlikte Lapta Huzurevi'nde yaşadığını belirtiyor. Şükran Abla Londra'da yaşayan kardeşini çok özlediğini  sadece bir kez kendisini görmeye geldiğini söylüyor. Şükran Abla, Şeker Bayramı'nda kardeşini görmek istiyor ve ekliyor, "Burada bize çok iyi bakıyorlar"...

"Beni evime götürün"

Nefise Nefiz, Lapta Huzurevi ailesine yeni katılanlardan biri. Daha önce hiç evlenmemiş. 78 yaşında olduğunu söyleyen Nefise Nine, hayatta sadece bir yeğeninin olduğunu belirtiyor. Yeğeninin zaman zaman kendisini ziyarete geldiğini anlatan Nefise Nine, evini çok özlediğini belirtiyor. Nefise nine "Beni evime götürün göreyim" diyor.

Evlatlarıyla hasret gidermek istiyor

Meryem Felek, 71 yaşında, iki evlat sahibi. 2011 yılına kadar kızıyla birlikte yaşayan Meryem Nine, daha sonra Lapta Huzurevi’ne yerleşti. Oğlu Londra’da ikamet ettiği için evlat hasreti ile yanıp tutuşan Meryem Nine, kızının da Bostancı’da yaşadığını, onu da yeteri kadar göremediğini söylüyor. Meryem Nine, bayramda evlatlarıyla hasret gidermek istiyor.  

"Ne gelen var, ne de giden"

Mehmet Söker 74 yaşında. "Evlendim ama çocuğum olmadı"diyen Mehmet Dede, hayatta sadece iki  kardeşi olduğunu söylüyor. Bayramda kardeşleriyle özlem gidermek istediğini anlatan  Mehmet Dede, yakınlarına "Ne gelen var, ne de giden" diye sitemde bulunuyor.

"Ailem var, beni gelip alacaklar"

"Ailem var, beni gelip alacaklar" diyen Mustafa Dede ise daha önce hiç evlenmediğini, çocuk sahibi olmadığını söylüyor. Buna rağmen ailesini dört gözle bekleyen ve  bizi çok sıcak karşılayan Mustafa Amca, giderken de kapıya kadar uğurlamaktan geri kalmıyor.