Çiğdem Aydın

Genç yaşlarda siyasetle ilgilenmeye başlayan ve CTP’den milletvekilliği yapan Nazım Beratlı, Kıbrıslı Türklerin normal hayata dönebilmesi için Kıbrıs sorununun çözülmesi gerektiğini söyledi.

Müzakerelerin uzun yıllardan beri devam ettiğini belirten Beratlı, tüm konuların görüşüldüğünü ve artık bitirilmesi gerektiğini ifade etti. 

Soru: Ne kadar süre siyasette kaldınız? Tekrardan siyasete atılmayı düşünür müsünüz? 

Yanıt: Siyasete 20 yaşımda başladım. Demek ki 40 yıl kalmışım. Meclis'te bir dönem bulundum ve yetti! Gündelik siyasete dönmeyi düşünmüyorum. Gündelik, evet... Yani köyleri gez, yalan söyle, meclise gir, hiçbir dediğini yapama ama yapmış gibi yap... Siyasetin bu türüne gündelik derim ben... Okuma yazma, fikir üretme, kitap çıkarma v.s. gibi düşünsel bir uğraş olan siyasetten hiç kopmadım ve gücüm olduğunca ona devam edeceğim tabiii... Gündelik, ekmek parasını siyasetten kazanmak için siyaset yapar gibi görünmek bana göre değil... İşin o yönüne, hiç girmem... Girmeyeceğim...

Soru:Siyaset öncesinde ne iş yapıyordunuz, şimdi ne yapıyorsunuz?..

Yanıt: Mesleğim hekimliktir. Kadın Doğum Uzmanı’yım… Meclis sonrasında emekli olduğum için şimdi hekimlik yapmıyorum. Gazete köşe yazarlığı, tv programcılığı ve bir üniversitede part-time hocalık yapıyorum.

Soru: Ekonomik durumunuz nasıl?.. Nasıl geçiniyorsunuz?.. Ne kadar maaş alıyorsunuz?..

Yanıt: Emekli maaşım var. Çoğu banka kredilerine taksit olarak gidiyor. Ondan artan ve yaptığım diğer işlerden gelen üç-beş kuruşu birbirine katarak, yaşıyoruz Allah’a şükür…

Soru: Siyasetten ayrıldıktan sonra dostlarınızın size karşı ilgisi değişti mi?.. Arayıp, soran oluyor mu?..

Yanıt: Dostlarımın ilgisi değişmedi. Telefonlar eskiden olduğu gibi çalışmıyor tabii… Şahsi bir şey isteyen yok, artık, Allah’a şükür…

Soru: Bugünkü siyaseti nasıl buluyorsunuz?.. Yanlışlar nedir?.. Neler yapılmalı?..

Yanıt: 74 paradigmasını aşamadığımız sürece, yanlışlar da bitmez, hatalar da…

Halk çözüme hazır

Soru:Kıbrıs sorununun çözümü konusunda ne düşünüyorsunuz?..

Yanıt: Bu sorun bitmezse, bizim normal bir hayat yaşamamız, imkânsızdır. 

Soru:Kıbrıs Türk tarafı çözüme hazır mı?.. Değilse ne yapmalı?..

Yanıt: Bence bir referandum daha olsa, bu defa %80 evet çıkar ama karşıdan emin değilim…

Soru: Müzakerelerde en önemli sorun ne olacak? Ve bu nasıl çözülebilir?..

Yanıt: Müzakerelerde tartışılmamış hiçbir şey kalmamıştır bugüne kadar. 1968’den beri görüşülüyor. Herkes toprak meselesi diyor ama bana göre en önemli sorun, yetki paylaşımı ve egemenliğin eşit paylaşılmasıdır. Son ortak metinde bu da aşıldı aslında. Şimdi bunca yıllık çekişmeden sonra, doğal gaz ve petrol kaynakları sanırım asıl söylenmeyen sorundur. Bizim Girne açıklarında da bulunursa, belki Rum dostlarımızı daha kolay ikna edeceğiz. 

Gelecek nesil için çözüm

Soru: Çözüm olursa siz ne yapacaksınız?

Yanıt: Olmazsa zaten bir biçimde yaşıyoruz. Olursa bizden sonraki neslin geleceği daha rahat olur. Sonuçta emekli bir insanın devletten bekleyeceği bir şey yoktur. Benim hayatım değişmez. Belki birkaç sergi, konser v.s. gibi kültürel yaşamım zenginleşir, güneyde bir iki yerde derse giderim v.s. Bir ara bazı bankalar kitaplarımı Helence’ye tercüme etmeyi öneriyorlardı. Kontrol edemeyeceğimden reddettiydim. Onlarla uğraşırım belki… En önemlisi bir hayat mücadele ettiğimiz bir amacın hayata geçtiğini görmek olurdu bizim için…

Soru: Sizce bu ülkenin en büyük sorunları? 

Yanıt: Bence ülkenin en önemli "sorunu" halâ Kıbrıs Sorunu'dur. Ama son zamanlarda, "Acaba yanılıyor muyum?" diye de düşünmeye başladım! Acaba en önemli sorunumuz, insan malzememiz mi?