Özge Kizir
DP milletvekili Özdemir Berova, bütçenin toplamda 350 milyon TL civarında bir açık verdiğini, bu açık olmasa dahi yatırım kalemlerinde bütçe olmadığını söyledi.
Demokrat Parti – Ulusal Güçler (DP-UG) Milletvekili Özdemir Berova, Haberal Kıbrıslı Gazetesi’ne yaptığı açıklamada, hükümetin ciddi bir sıkıntı içerisinde olduğunu kaydetti. Berova, “Üyesi olmadığımız bir parti konusunda yorum yapmak istemem ama son günlerde hükümetin ciddi sıkıntılar içerisinde olduğu hepimize malum olduğu gibi bizim de malumumuzdur. Ülkemize çok önemli bir yatırım yapılmıştır. Bu yatırım ‘asrın projesi’ olarak nitelendirilmektedir. Bir su yatırımı yapılmış ve su adaya ulaşmıştır. Hal böyleyken 2010’da imzalanmış anlaşmalara binaen bu suyun dağıtımı, işletilmesi ve denetlenmesi konusunda hükümetin bir hazırlık yapması icap etmekteydi” şeklinde konuştu.
“Uzun zaman boyunca o konunun gündemde olacağı belliydi”
“2013’te biz seçildiğimiz zaman kurulan Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) ve DP hükümetinde de adadaki su işleri dairesinin bağlı olduğu bakanlık Çevre ve Doğal Kaynaklar Bakanlığıydı. Bu bakanlıkta bizim partimizin uhdesinde olan bir bakanlıktı. Yani uzun zaman boyunca o konunun gündemde olacağı belliydi” diyen Berova, o dönemde DP’li bakanların bu konu üzerinde ciddi çalışmalar yaptığını söyledi.
“Biz su yasası hazırlayıp, Bakanlar Kuruluna sunmuştuk”
Türkiye ile yapılan yakın istişareler sonucunda dönemin bakanı tarafından bir su yasasının hazırlandığını ve bu su yasasının da Bakanlar Kurulu’na sunulduğunu ifade eden Berova sözlerini şöyle sürdürdü: “Cumhuriyetçi Türk Partisi’nde (CTP) suyun yönetimi ve suyun işletilmesi konusunda esas sıkıntı yönetimde değildir. Çünkü yönetimde tüm taraflar hemfikirdir. Yönetim tabi ki Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti devletinin olacaktır. İşletilmesi konusunda CTP içerisindeki görüşlerin bilinmesi veya ortaya çıkması sebebiyle bu konu günümüze kadar sümen altı edilmiştir. Bu konu üzerinde gerekli çalışmalar ve gerekli hazırlıklar o noktadan sonra devam ederek tamamlanamamıştır.
“CTP içerisinde bu konuya ciddi direnç olduğu görüldü”
Yumurtanın kapıya dayandığı yerde yani suyun adaya gelmesinin belli olduğu zamanda 2010’da yapılan ve meclis tarafından da onaylanan anlaşmalar neticesinde artık bu işin bir sonuca varması icap etmiştir. Hal böyleyken çeşitli bakanlar Türkiye ile temaslarda bulunmuşlardır. Türkiye’den heyetler buraya gelmiş, buradan heyetler Türkiye’ye gitmiş ve bunlar iki kez bize mutabık konusunda fikir beyan etmişlerdir yani ‘biz mutabık kaldık’ demişlerdir. Fakat halen öyle olmadığı CTP içerisinde bu konuya ciddi direnç olduğu görülmüştür. Bu vesileyle burada bir anlaşmaya gidilememiştir.”
“Bütçemiz toplamda 350 milyon TL civarında bir açık vermektedir”
Suda yaşanan sıkıntı nedeniyle ekonomik protokolle ilgili gelişmelerin başlayamadığını ifade eden Berova, “Geçen yılın sonlarına doğru Türkiye’de bir genel seçim sürecinden geçmişti. Yaşanan bu durum da biraz etkilemiştir fakat bu iki unsur birbiriyle etkilenince bugüne kadar maalesef mali bir protokol ortaya çıkamamıştır. Biz bütçe görüşmelerinde bütçemizi geçirirken şunu gördüm: Bütçe görüşmelerinin hemen hemen tüm toplantılarına katılmış bir milletvekili olarak bütçemiz toplamında 350 milyon TL civarında bir açık vermektedir. Bu açığı vermese yani 0 bütçe olsa bile yatırım kalemlerinde herhangi bir şey yoktur. Yani bir bütçe ayrılması yoktur” dedi.
“Artık insanlar gelecek ay maaş alıp alamayacaklarını düşünür hale gelmişlerdir”
“Eğer biz bu ülkede ekonomiyi döndürebileceksek bu vesile için Türkiye ile mali protokolü bir şekilde anlaşarak imzalamamız gerekir ki, o zamanki maliyenin mali protokolde beklentisi 1,5 milyar TL’lik bir girdi beklentisi vardır. Eğer böyle bir girdi olursa ekonominin çarkları ve yatırımlar dönebilecek ve bu vesile ile de ülkenin önü açılmış olacaktır” diyen Berova, şu anda hükümetin bir kanadının aldığı tavırla devlette tıkanıklık meydana geldiğini belirterek şunları söyledi: “Artık insanlar gelecek ay maaş alıp alamayacaklarını düşünür hale gelmişlerdir. Esnafımız ve diğer unsurlarımız acaba veresiye verebilir mi paramızı alabilir miyiz konusunda kaygıya girmişlerdir. Böyle bir algı zaten kötü olan ekonomik koşulları çok daha kötü etkilemektedir.”
“CTP, özelleştirmeye pek sıcak bakan bir parti değildir”
Sorunların biran önce aşılması gerektiğini belirten Berova, “Esas olan bugüne bu konuların aktarılmaması gerekmekteydi. Fakat CTP’nin geleneksel bir tavrı vardır. O geleneksel tavır, özelleştirmeye pek sıcak bakmamasıdır. Halbuki özelleştirme doğru yapıldığı zaman hem ekonomiye pozitif katkı veren hem de yeni istihdam sahaları açan bir husustur. Biz bu açıdan baktığımız zaman partimiz düzgün yapılan bir özelleştirmenin sakıncalı yapıldığına inanmayan partidir. Ümit ederiz ki bu konuyla ilgili belirsizlik biran önce sona erer. Bu konuda belirsizlik devam ederse bu ülke için çok kötü sonuçlar verebilir” şeklinde konuştu.
“Bugün birçok belediyenin uygun altyapıda olmadığı açık ve kesindir”
Berova sözlerini şöyle tamamladı: “Eğer su yönetiminde bir çözüm bulamayacak durumdalarsa görev ifa etmelerine gerek yoktur. Belediyelerin kendi bakış açıları içerisinde bir takım sıkıntıları oldukları gerçektir. Belki istisnai belediyeler olabilir ama istisnai belediyeleri dışında tutarsak var mı ondan da çok emin değilim genel araştırmasını yapmadım. Bugün birçok belediyenin uygun altyapıda olmadığı açık ve kesindir. Bu altyapı için yeterli miktarda da mali kaynakları da olmadığı kesindir. Belediyelerimizin çoğu mali açıdan şuanda yüzdürülebilir pozisyondadırlar. Yani iflasın bir önceki durumundadırlar. Hal böyleyken su yönetimi gibi büyük yatırımları yapmaları mümkün gözükmemektedir.”
