Bora yaptığı yazılı açıklamada, masaya gelmeden koşullarını “tehditvari” bir şekilde ortaya koyan Rum Yönetimi lideri Anastasiades ile siyasi çözüme ulaşılacağını sanarak, halka yeniden umut vermeye çalışanların, bu olumlu havayı nereden aldıklarının merak konusu olduğunu söyledi.

Yunanistan Savunma Bakanı Panos Kammenos’un müzakerelerin yeniden başlayabilmesi için Türkiye’nin önce gayri meşru Rum yönetimini tanıması şartını ileri sürmesiyle, değişmez Rum ve Yunan zihniyetiyle bir yere varılamayacağının ortada olduğuna işaret eden Bora, şöyle devam etti:

“Kıbrıs Türk halkı, haklı, meşru ve kaçınılmaz olarak ilan ettiği devletinden asla vazgeçemez. Kıbrıs’ta Rum ile Yunanlıların sebep olduğu ve Kıbrıs Türk halkının varlığını inkar edip 52 yıldır gayri meşru bir şekilde gasp ettikleri Cumhuriyet’in sözde meşru yönetimi olarak Kıbrıs Türk halkına yönelik uygulamaya devam ettikleri insanlık dışı yöntemlere Kıbrıs Türk halkı asla boyun eğmeyecektir.”

Rumlarla Birleşik bir Kıbrıs’ın gerçekleşmesinin asla mümkün olmadığına inanç belirten Bora, bu gerçekler ışığında 26 Nisanda yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçiminin, Kıbrıs Türk halkının 1878’den beri kararlılıkla sürdürdüğü varoluş mücadelesi sonunda haklı olarak kurduğu bağımsız devletinden asla vazgeçmeyen iradesini ortaya koyma günü olduğunu kaydetti.

Bora, “Annan Planı esnasında ortaya konan benzer görüşlere asla iltifat etmeyerek bu önemli görevi Kıbrıs Türk halkının yüksek bir katılımla sandığa giderek sağduyu ve sorumlulukla yerine getireceğine olan inancımız tamdır” dedi.