Kıbrıs TMT Mücahitler Derneği Genel Başkanı Yılmaz Bora, Kıbrıs görüşmelerinin büyük bir gizlilik içerisinde devam etmekte olduğunu, bazılarına göre Kıbrıs meselesinin bir oldu bittiye getirileceğini savunarak, “Öyle sananlar gaflet içerisinde olanlardır” dedi.

Yılmaz Bora, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin tanınması için derhal harekete geçilmesini istedi. 

Bora yaptığı yazılı açıklamada, “1968’den beri sürdürülen ikili görüşmelerde çözüme ulaşılamamasının sebebi Rumların ‘Enosis’ de ısrarlarındandır. 21 Aralık 1963 ‘Akritas’ planı ile bertaraf edilemeyen Kıbrıs Türk halkını 15 Temmuz 1974 ‘İfestos’ planı ile bertaraf edileceği varsayımı, 20 Temmuz 1974’de Türk Silahlı Kuvvetleri’nin barışçı müdahalesi ile akamete uğratılmış ve o tarihten bugüne dek Kıbrıs’ın tümünde devam eden barış, huzur ve güven hakim kılınmıştır” ifadelerini kullandı.

“Denktaş, Talat ve Eroğlu dönemlerinde” sürdürülen ikili görüşmelerde bir sonuç alınamamasının gerçeklerinin, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi eski Dışişleri Bakanı Rolandis’in 3 Şubat 2008 tarihli “Sunday Mail” gazetesinde çıkan açıklamalarında ortaya konduğunu belirten Bora şöyle devam etti:

“Rumlar bu uzun görüşme sürecinde devamlı surette Türk tarafından tavizler koparmak için masada yerlerini aldılar. Rumlar sanki haklı ve suçsuz olan onlarmış gibi bir tavır içerisinde atak bir siyaset takip ederek masum ve haklı olan Türk tarafını haksız ve suçlu göstermek için her türlü ahlak dışı yöntemlere başvurdular. Bütün bu yıllar Rumların yalanları, entrikaları ve şantajları ile geçti.

Böyle bir taraf karşısında haklı, meşru ve doğru olan tezlerimizden asla ödün verilmemesi gerekmektedir. Bu konuda yabancıların telkinlerine ihtiyacımız yoktur. Yabancıların telkinleri Rumlara yapılmalıdır. Zira onlar 52 yıldır gayri meşru bir şekilde Kıbrıs Cumhuriyeti’ni temsil etmektedirler. AB’ye uluslararası hukuka aykırı olarak alındılar. Yıllardır Kıbrıs Türk halkına hiç dostça yanaşmadılar. Hala daha ekonomik, sosyal siyasal baskılarını sürdürmektedirler. İnsanlık suçu işlemeye devam ediyorlar. Masada otururken yabancı ülkelerle ekonomik, siyasi ve stratejik antlaşmalar yaparak Türk tarafını baskı altına almayı hedeflemektedirler.”

Bu gerçekler ışığında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin tanınması için derhal harekete geçilmesi gerektiğini vurgulayan Bora, “Gayri meşru, suçlu ve terörist bir idareyi tanıyan dünyaya artık sesimizi yükseltme zamanıdır. Bizlerin çekinecek ve utanacak hiçbir insanlık ayıbımız yoktur. Sn. Akıncı’yı yabancılar gaza getirip bir hata yapmamasını temenni ederiz” dedi.

Bora, bugünün Atatürk’ün Gazilik unvanını aldığı gün olduğuna da dikkat çekerek şöyle devam etti:

“Türkiye Cumhuriyeti ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni bizlere emanet eden aziz şehitlerimizi, hayata veda eden gazilerimizi minnet ve şükranla anarken hayatta olanların da gaziler gününü kutlar mutlu yarınlar dilerken yazımızı Atatürk’ün Türk gençliğine bir hitabı ile sonlandırıyoruz. Çünkü 1950 ve 1960’ların Kıbrıs Türk gençliği olarak sonsuz bir Atatürk sevgisi ve Atatürk hayranlığı ile yetiştik ve Atatürk’ten aldığımız güç ve ilhamla tüm güçlükleri yenerek bugünkü bağımsız devlet aşamasına ulaştık.”