TC Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Fetullah Gülen'in iadesine ilişkin, "Ona sahip çıkması, Amerika'nın kendi duruşunu zayıflatır, Amerika'nın kendi itibarına da zarar verir. Ben bu saatten sonra Amerika Birleşik Devletleri'nin Türkiye'ye karşı bu eylemleri gerçekleştiren birini himaye edeceğine ihtimal vermiyorum" dedi.

Bozdağ, TRT Haber'de FETÖ'nün darbe girişimine ilişkin soruları yanıtladı ve değerlendirmelerde bulundu. 15 Temmuz'un Türkiye için yeni bir milat olduğuna inandığını belirten Bozdağ, bu tarihin Silahlı Kuvvetler içerisinde TSK mensubu elbisesini giymiş FETÖ mensuplarının sadece teşebbüs ettiği akim kalan bir darbe olayı olmadığını belirtti.

15 Temmuz'un artık bir demokrasi bayramı olduğuna, milleti birleştiren bir sonuç doğurduğuna işaret eden Bozdağ, bundan sonra Türkiye'nin siyasetinin de farklı bir iklime gireceğine inandığını söyledi.

Milletin duygu birliğinin, bundan sonra da devam ettirilmesi gerektiğinin altını çizen Bozdağ, "Yargıya, Hükümetimize, Meclisimize milletimiz güvensin ve bu suç şebekelerini, ihanet şebekelerini, Fetullahçı terör örgütünün kılıcına dönmüşleri, milletimizin üzerinden çekmek, elbette hepimizin vazifesidir" dedi.

Çalışmaların netice alacağını ifade eden Bozdağ, Türkiye'nin bu yapıyı temizlemesi ve demokrasi, hukuk, Anayasa, siyaset ve milli iradesini daha güvenceli hale getirecek pek çok adımları atması gerektiğini, bundan sonra bunları yapacaklarını vurguladı.

"Örgütlü ve kadrolu bir FETÖ'den bahsediliyordu kurumların hepsinde. Bu darbe girişiminden sonra bu yargılamalar başladıktan sonra bunlarla ilgili süreç hızlanır mı?" şeklindeki soru üzerine Bozdağ, artık Türkiye'nin bu Fetullahçı terör örgütüyle irtibatlı olanlarla yaşama kabiliyetinin kalmadığını, bunu herkesin gördüğünü dile getirdi.

"Devletine dahi ihanet eden, kendi komutanlarını, her gün çay taşıdığı, 'Emredersiniz' dediği komutanın kafasına silahı dayayan eline kelepçe takan, vergilerinden maaş aldığı millete kurşun yağdıran böylesi bir zihniyetle bizim bundan sonra Türkiye'yi yaşamaya mecbur bırakmamız, bu millete, devlete ihanetimiz olur." diyen Bozdağ, siyasetin bunun için önemli olduğunu söyledi.

Atılacak adımları hukuk içinde yapacaklarına işaret eden Bozdağ, ancak ortada bulunan gerçeğin göz ardı edilmemesi gerektiğini vurguladı.

"GÜNEŞİN VARLIĞINI İSPATLAMAK İÇİN DELİLE HACET VAR MI?"

Bozdağ, "Dün ABD'de Gülen gazetecilere açıklamalar yaptı, kendileriyle ilgisinin olmadığının ortaya çıkacağını iddia etti. ABD'den bunun bir terör örgütü ve onun da bir terör örgütünün lideri olduğuna dair talepte bulunuyoruz. Fakat ABD, kendi hukuki ya da siyasi gerekçeleriyle buna yanaşmıyordu. Bu darbe girişiminin ardından bu girişim tazelenecek mi? Bu belgeler yeniden sunulacak mı? Bu iade süreci hızlanır mı bu açıdan." sorusunu şöyle yanıtladı:

"Darbe teşebbüsünün Fetullah Gülen'in emir komuta zinciri altında yapıldığından Türkiye'de tek bir Allah'ın kulunun şüphesi var mıdır? Yoktur. ABD Başkanı Obama'nın, Dışişleri Bakanı Kerry'nin dünyadaki bütün liderlerin eğer zerre kadar şüpheleri varsa o zaman 'tamam' desinler. Dünyada istihbarat örgütlerinin hepsinin bu teşebbüsün Fethullah Gülen'in emir-komuta zinciri içerisinde gerçekleştirildiğine inandıklarına eminim. Güneşin varlığını ispatlamak için delile hacet var mı? Bu o kadar açık ve net bir durum. Kimsenin burada bir tereddüdü yok."

Fethullah Gülen'in, bir yandan dini kullandığına, öte yandan da milletin, dünyanın hepsinin gözünün içine baka baka yalan söylediğine işaret eden Bozdağ, "Bu işin göbeğinde ve bu işin 'number 1'ıdır. Türkiye'deki bir numaralı adam farklı ama bunun esas 1 numaralı adamı Fetullah Gülen'dir. Burada benim, Türk milletinin ve dünyanın herhangi bir şüphesi olduğuna inanmıyorum" dedi.

"BAŞKA LİSTELER DE ÇIKACAKTIR"

"Yargılamalar sırasında hukuken de ispatlanabilecek bir şeye dönüşecek mi?" sorusu üzerine Bozdağ, yargılamalar sırasında nelerin çıkacağının görüleceğini, sorgu ve soruşturmalarda ortaya pek çok şeyin çıktığını, daha başka şeylerin de çıkacağını ifade etti.

Bozdağ, şunları söyledi:

"Bursa'da gözaltı kararı verildi, sıkıyönetim komutanı olduğu söylenen kişiye, onun cebinden atanmış sıkıyönetim komutanlarının listesi çıktı. Başka yerden askeriyenin bünyesinde bulunan pek çok kişinin nereye atandığına dair listeler çıktı. Şimdi başka listeler de çıkacaktır. Belki orada bakacağız, illerin valileri, belediye başkanları, bakanlar kimler? Bütün bunlar bu şeyin içerisinde mutlaka çıkacaktır ve bunlarla ilgili de gereken neyse tereddütsüz yapılacaktır." değerlendirmesinde bulundu.

ABD yönetiminin bu saatten sonra Fetullah Gülen'e sahip çıkamayacağına inandığını dile getiren Bozdağ, şöyle devam etti:

"Eğer çıkarsa onu ABD'nin demokrasiye, insan haklarına inanan vatandaşlarına izah edemez. Türk vatandaşlarına hiç izah edemez. Demokratik değerlere önem veren ülkelere, insanların hiçbirine izah edemez. Buna sahip çıkması ABD'nin kendi duruşunu zayıflatır, ABD'nin kendi itibarına da zarar verir. Ben bu saatten sonra ABD'nin Türkiye'ye karşı bu eylemleri gerçekleştiren birini himaye edeceğine ihtimal vermiyorum. Cumhurbaşkanı'nı öldürme teşebbüsü yapıyor, bomba yağdırıyor olduğu yere. Obama'yı öldürmek için birileri bomba yağdırsa o bomba talimatını veren de Türkiye'de olsa, biz ABD'ye 'onu vermeyiz' diyebilir miyiz? Amerikan vatandaşlarını bombalasa, sivilleri bombalasa, darbe teşebbüsüne kalkışsa ve bu işin başındaki kişinin ABD Başkanı Sayın Obama'nın adı gibi, bunun başının Fetullah Gülen olduğunu bildiğine de ben eminim. Diğerlerinin bildiğine de eminim. Amerika'nın güçlü istihbaratı var, güçlü bir devlet. Onların tereddüdü olduğundan hiç bir endişem yok. O nedenle bu saatten sonra onu orada tutmak, Türkiye ile ABD arasındaki dayanışmaya, işbirliğine, ittifaka, dostluğa sığmaz. Ben ABD yönetiminin de bu saatten sonra bu Fetullahçı terör örgütünün elebaşını orada tutacağına ihtimal vermiyorum. Biz arzu ediyoruz ki bunu Türkiye'ye iade etsin. Doğru olan Türkiye'ye getirilmesi, Türk yargısına çıkıp hesabını vermesidir, yaptıklarının bedeli neyse onu ödemesidir. Bunun yolu da ABD'nin Türkiye ile olan ilişkileri, ittifakı, dostluğu çerçevesinde Fetullah Gülen'i iade etmesidir."

"ABD, BU BELGELERİ BEKLEMEDEN DE PEKÂLÂ İADE EDEBİLİR"

Birtakım bilgilerin, belgeler istendiğini aktaran Bozdağ, bunların hukuki süreçlerin ikmali için olduğunu söyledi. Güneş gibi gerçek bir hakikatin bulunduğuna ama o hakikatle ilgili bir takım resmi prosedürlerin de yerine getirilmesi gerektiğine işaret eden Bozdağ, şu değerlendirmeyi yaptı:

"Şu an Fetullah Gülen'le ilgili pek çok iade dosyası hazırlandı. Onlar hazır ama bu darbe teşebbüsüyle ilgili soruşturmalar 15 Temmuz gecesi başladı. Şu anda gözaltılar var, ifadeler alınıyor, işlemler devam ediyor. Bu işlemler biter bitmez de onunla ilgili resmi darbe teşebbüsüne ilişkin hukuksal delilleri içeren onlar da eklenecek ama bu Türkiye'nin ABD'den siyaseten iade talep etmesine engel değildir. Hatta ABD'nin bunun Türkiye'ye iadesine hiç engel değildir. Gerçekten ABD, bu belgeleri beklemeden de bunu pekala iade edebilir çünkü biz de ABD'ye pek çok iade yaptık, yapıyoruz da. Şimdi ABD Türkiye ile dostluğunu, Türk halkı ile Türkiye'nin hükümeti, Meclis'i, demokrasisiyle dayanışmasını göstermek adına bu dosyaların kendisine ulaşmasını beklemeden, Gülen'i Türkiye'ye iade edebilir. Bu demokrasiye verdiği değeri, hukuka verdiği değeri, Türkiye ile girdiği dayanışmanın gücünü de gösterir. Umarız böyle bir tercihte de bulunurlar ama şimdi birtakım resmi prosedürleri istiyorlar. Onları da biz yerine getireceğiz. Umarız ki fazla bir zaman almadan ABD, Fetullah Gülen'i Türkiye'ye iade eder. Biz de Türk yargısının önüne çıkarırız. Millet adına yargıya hesap verir."

"TEK TEK ALIP ONLARI YARGIYA TESLİM EDECEĞİZ, BOŞUNA KAÇMASINLAR"

Bakan Bozdağ, darbe teşebbüsüne katılanlar arasında bütün rütbelerden subaylar, hatta açığa alınmış ama asker elbisesi giyip darbe teşebbüsü içine karışanlar bulunduğunu, bunların hepsiyle ilgili gözaltıların bulunduğunu söyledi.

Gözaltıların ülke genelinde 6 bini geçtiğini yineleyen Bozdağ, bazı televizyonların Ankara'daki, bazısının da sadece İstanbul'un gözaltı rakamlarını verdiğini, gözaltıların sadece Ankara ve İstanbul'da yapılmadığını, Türkiye'nin illerinde ve ilçelerinde de gözaltılar olduğunu söyledi.

Darbe girişimin yapıldığı gece yaşananlardan örnekler veren Bozdağ, şöyle devam etti:

"Bir yerde polis amiri, darbe teşebbüsü ortaya çıkınca polislere diyor ki 'Silahlarınızı teslim edin.' Bunlar, hemen gözaltına alındı. Polisin içindeki hainler, hemen silahlarını teslim edip oraları darbeciler için pasif hale getirmek istiyor ama buna izin verilmedi. Cumhuriyet Başsavcılıklarımız, savcılarımız, hakimlerimiz, vatansever polislerimiz, bu darbe teşebbüsüne başından beri katılmayan ona karşı duran askerlerimiz, onlar hep beraber hareket ettiler ve nerede böyle bir şey varsa hemen onu gözaltına alıp, onları yargıya teslim ettiler. Şu anda isimleri belli olanlar var, yargılananlar var. Onlar hangi ine girerlerse girsinler, inlerine gireceğiz, tek tek alıp onları yargıya teslim edeceğiz. Onun için boşuna kaçmasınlar."

"TÜRKİYE TARİHİNİN GÖRDÜĞÜ EN KAPSAMLI DAVA OLACAKTIR"

FETÖ'nün darbe girişimi nedeniyle devam eden soruşturma kapsamında görülecek davaya ilişkin "Belki Türkiye tarihinin gördüğü en kapsamlı dava olacaktır." ifadesini kullanan Bozdağ, şu anda gözaltında olanların hepsinin yüzde yüz darbe girişimi içinde olup olmadığının bilinmediğini belirtti.
"Bu işin içinde olanlar hesabını verecektir." diyen Bozdağ, hükümetin darbe girişimine katılan herkesi bulacağını ve yargıya teslim edeceğini vurguladı.

Yargılama sürecine ilişkin ise Bakan Bozdağ, şunları kaydetti:

"Gözaltına alınan veya açığa alınan hâkim, savcılarla ilgili vatandaşlarımız herhangi bir endişede bulunmasınlar. Şu anda adli tatil var, şu anda bizim staj yapan hâkim savcı adaylarımız var. 5 bin civarında stajyerlerimiz var. Şu anda onların bir kısmının stajı bitti. Mesleği kabulleri var, bir kısmının ise kabulleri yakın. O yüzden yargılama süreçlerinde herhangi bir aksamaya meydan verilmeyecektir. Hakim ve savcılarımıza büyük görevler düşüyor. Belki onların iş yükü biraz artacaktır ama demokrasiye, hukuk devletine inanan, Anayasasına, Meclisine sadakati olan hâkim ve savcılarımızın artacak iş yükünü samimiyetle ve isteyerek yükleneceklerine de inanıyorum."

"Gözaltına alınan hakim ve savcıların sayısı artacak mı?" sorusuna ise Bozdağ, çalışmaların sonucuna göre hareket edileceğini söyledi.

Bozdağ, yargının darbe sürecinde büyük bir sınav verdiklerini başarılı olduklarını aktardı.