bu_nasil_acil_h17851.jpg

Girne’de dün sabaha karşı Nijerya uyruklu bir öğrenci ikinci kattan yere düştü. Apartman sakinleri 112 Acil Servisi aradı. 25 dakika geçmesine rağmen ambulans gelmediği için tekrar 112 Acil Servis’i arayan vatandaşa,  sağlık görevlisinin “sen merak etme, ölürse sorumlusu biziz” dediği iddia edildi.

Melin Dobran

temizlenmis-kan-izleri.jpg

Girne’de dün sabahın erken saatlerinde Nijerya uyruklu bir öğrenci apartmanın 2. katından aşağıya düştü. Girne Akçiçek Hastanesi’ni arayan “Özyalçın 40” apartmanı sakini vatandaş, ikinci kattan düşen bir yaralı olduğunu bildirdi, ancak 25 dakika geçmesine rağmen ambulans olay yerine gelmedi. Tekrar aranan 112 Acil Servis’teki görevlinin vatandaşa,  “Sen merak etme, ölürse sorumlusu biziz” dediği iddia edildi.  Vehap Batur ve ailesi, yıllardan beridir Nijerya uyruklu öğrencilerin kavgasından bıktığını belirtirken, dün sabahın erken saatlerinde başına gelen olayları gazetemize anlattı.

 “Ölürse sorumluluğu bize aittir”

Vehap Batur apartmanda yaşayan öğrencilerin her akşam kavga ettiklerini ve birbirlerini yaraladıklarını söyleyerek, dün sabaha karşı 04.00 civarı yine kavga sesleriyle uyandıklarını ve dışarıya çıktıklarında bir öğrenciyi yerde kanlar içinde yatarken gördüklerini anlattı. “Artık ikinci kattan aşağıya mı düştü, yoksa arkadaşları mı onu attı bilmiyorum. Bacaklarında kesikler vardı ve kan içindeydi. Bir ayağı da kırılmıştı” diyen Batur, diğer öğrencilerin Türkçe bilmediği için “ambulans” diye bağırıp durduklarını söyledi

Vehap Batur, “Odanın balkonundan aşağıya düştü. Önce polisi aradım. ‘Yaralı bir adam var, bu adam kan kaybediyor gelin buraya müdahale edin dedim’. Polis de bana ‘112’yi ara’ dedi. Ben de aradım. Bir bayan çıktı, ‘Bir adam var, balkondan aşağıya düştü veya attılar onu, kan kaybediyor’ dedim. ‘Sen onun ayağına bir şey al da sar. Bekle, polis bizi aradı mı biz geleceğiz’ dedi. Ben de hanımın eşarbını aldım bağladım. ‘Oradan kim attı aşağıya’ diye sordum, durakladılar ‘no’ dediler. Bir tanesi hiç aşağıya inmedi. Ben, onun aşağıya attığını tahmin ediyorum. 20-25 dakika geçti polis de ambulans da gelmedi. Tekrardan 112’yi aradım telefonu açan bayana diyorum ki, ‘20-25 dakika geçti neden gelip de müdahale yapmıyorsunuz. Bu adam kan kaybından burada ölürse ne olur?’, ‘Sen beyefendi onu merak etme, ölürse bütün sorumluluğu bize aittir’ dedi.

“Bunlar nasıl sağlıkçı, anlamadım”

Kendisinin de sağlık görevlisine “Peki nasıl ispatlayacağım senin böyle dediğini?” diye sorduğunu anlatan Batur, sağlık görevlisinin kendisine “Bizim bütün konuştuklarımız kayıt altına alınıyor” dediğini söyledi. Sağlık görevlisine, “Yani bu adam burada kan kaybından ölürse sorumlusu sen misin?” diye sorduğunu ve “Benim, sen karışma” yanıtını aldığını ileri sürdü. Batur, sözlerini şöyle tamamladı:

“Bunlar nasıl sağlıkçı anlamadım. Ben de adamı aldım arabaya koyup, hastaneye götürdüm. Yolda ambulansı gördüm. ‘Gitme’ dedim. Bunlar yetmezmiş gibi, acil servisin önündeki güvenlik görevlisi bana, ‘Oradan bir araba al da yaralıyı getir buraya’ dedi. Biz sandalyeye koyduk ve müdahale edilecek odaya kadar götürdük. Daha sonra polis apartmana gelip ifademizi aldı. Öğrencinin düştüğü balkon yatak odasının balkonuydu ve yatak kanlar içindeydi.”