Özlem Çimendal - Eniz Orakcıoğlu

Kıbrıs müzakerelerinde liderlerin yavaş yavaş Mülkiyet ve Toprak konularına yöneleceklerine dair haberler Güzelyurt’ta ilgi ve merakla izleniyor. Her müzakere döneminde adı “Verilecek”ler listesinde yer alan Güzelyurt’un insanı yerini yurdunu ve toprağını terketmemekte kararlı. Yeni Bakış muhabirleri İsviçre zirvesi öncesinde Güzelyurt’ta vatandaşın nabzını tuttu.

Vatandaş ne dedi ?

Nevzat Ilgın: “Bir karış toprak vermeyik Güzelyurt’tan”

“Güzelyurt parlamaya başladı. Ancak Güzelyurt’tan çok göç yaşandı. Gençler özellikle kalmak istemiyor. İş sahalarında azalma var. İş sahaları açılsın ki gençler de bu şehirden kaçmasın.  Müzakerelerde ne zaman toprak gündeme gelmeye başlar o zaman Güzelyurt gündeme gelir. Biz Güzelyurt’umuzu vermeyiz. Buraya ister yatırım yapılsın isterse de yapılmasın bir karış toprak vermeyiz. Burayı terk etmeyiz.”

Mehmet Caner: “İngiltere ve Güney’e gidenler dönmeye başladı”

“Güzelyurt’a yatırım arttı. İngiltere’ye ve Güney’e gidenler de gelmeye başladı. Güzelyurt’un verilmesini ‘istemeyiz’ değil, ‘vermeyiz’. Güzelyurt’a gelenlerin çoğu Güney’deki mallarını bırakıp yerleşmiş insanlardır. Baf, Polemidya ve Leymosun’dan gelenler oldu. Güney’de değerli toprakları terk etmek zorunda olanlarız biz. Baf ve Polemidya en verimli topraklardı.”

Sabri Cankurt: “Güzelyurtlular Güney’de eş değeri olanlardır”

“Güzelyurt halkının çoğu Güney’de eş değeri olanlardır. Biz Güney’deki mallarımızı bırakarak Güzelyurt’a yerleştik. Güney’deki tapularımızı bırakıp Güzelyurt’tan mülk edindik. Biz bedava bulmadık Güzelyurt’u. Güney’de bıraktığımız malların daha karşılığını da tam alabilmiş değiliz”.

Durü Çoban: “Güney’de bıraktığımız mallar tam karşılığını alamadık”

“Biz Güney’de bıraktığımız toprakların karşılığı olarak Güzelyurt’tan mal sahiplendik. Güney’de bıraktığımız mallarımızın karşılığını tam olarak alamadık ancak bundan şikayetimiz de yok biz Güzelyurt’umuzdan memnunuz. Kimseye de bir karış toprak vermeyiz. Güney’deki topraklarımız çok verimliydi, ürünlerimiz boldu. Burada her hafta parayla su alarak bu işi devam ettirdik ama yine de şikayetçi değiliz. Bir hafta sulamazsak gelecek yıla ürün alamayız. Güzelyurt’ta kalanların hepsi Güney’deki en değerli mal sahipleridir.”

Durdu Malyalı: “Gerekirse savaş çıkarırız”

“Göçmen olarak yaşadık hayatlarımızı, ikiye bölündük. Şimdi Güzelyurt verildiydi verilmediydi konuşmaları yine yapılıyor. Burayı vermeye kalkarlarsa bizi nereye götürecekler? Güzelyurt’u verecekler yönündeki konuşmaları bile bizim hoşumuza gitmiyor. Gerekirse savaş çıkarırız bunun içinde. Ama bir karış da toprak vermeyiz.”  

Ongun Yerli: “Girnelilerin yüzde 30’u mal sahibidir”

“Girne’ye yerleşenlerin yüzde 30’u mal sahibidir, geriye kalan yüzde 70’i ise kendisinin değildir. Önce Girne’yi versinler madem ki illa bir yerleri verecekler. Biz kaç yaşına geldik bu saatten sonra yerimizden yurdumuzdan edilip nerede yaşayacağız biz? Böyle bir şey mümkün değildir.”

Ali Mullali: “Malya’da 16 bin dönüm malımız vardı”

“Bizim Malya’da 16 bin dönüm malımız vardı. 74’te bu iş bitti. Şu anda barış ortamı hakimdir ama nedense sanki birileri bu söylemlerle savaş çıkarmak için uğraşır.”  

Ahmet Uzkafalı: “Yatırımlar arttı, büyük bir atılım var 2-3 yıldan bu yana”

“Güzelyurt’ta bir hareketlenme söz konusu. Üniversiteler yapıldı hastaneler yapılıyor. Yatırımlar arttı, büyük bir atılım var 2-3 yıldan bu yana. Güzelyurtlular ha bugün ha yarın verildi verilmedi diye hep bir belirsizliğe sürüklendi. Ancak son yıllarda durum değişti, atılımlar yapılıyor.”

Özkür Öskay: “İnsanları tedirgin etmekten vazgeçsinler”

“Güzelyurt’a zaten zorla yerleşip bir düzen kurduk. Bu insanları yerlerinden yurtlarından ederlerse ne yapacaklar? Bir kez daha mı göçmen olacağız. Böyle bir şey olursa ülkede gerçekten bir iç savaş çıkar. İnsanları tedirgin etmekten vazgeçsinler.”

Ahmet Bulgu: “Kar etme amacından başka hareketlilik yok”

“Birkaç üniversitenin kar etme amacından öte de bir hareketlilik yok. İş imkanımız kalmadı burada yatırımların daha da artması gerekmektedir. Ben sahillerin verilmesine karşıyım. Eğer çözüm olacaksa verilsin ama çok zor bir olaydır verilmesi.”

Osman Gümüşok: “Verileceğini 50 yıldır duyuyoruz artık yeter”

“Güzelyurt’un verileceğini 50 yıldır gelmiş geçmiş hükümetlerden duyuyoruz. Güzelyurt verildiydi verilecekti artık insanlar da bıktı. Bu tedirginlik nedeniyle insanlar yatırım da yapmaz oldu buralara. Hastanemiz yok, hatta ülkede olan mevcut hastanelerde bile doktor yok.”