Özge Kizir

Kartal Harman'ın sunup yönettiği "Ayaküstü 1 Saat" programının konuğu Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Güzelyurt Milletvekili Mehmet Çağlar oldu.

Kıbrıs  müzakereleri konusunda değerlendirmede bulunan Çağlar, “Varılacak olan bir anlaşma belirsizliğe götürüyorsa biz buna ‘evet’ demeyiz. Çözüm metinin bizi netliğe götürmesi gerekiyor” dedi.

Çağlar, Cenevre’de iki tarafın da birbirlerine ilk kez harita verdiğine işaret etti. Çağlar, "Esas ihtiyacımız doğru bakabilmektedir. Önemli olan ne istediğimizdir” dedi. 

Eksik yapılan bir takım işler ve çözümsüzlüğün neden olduğu belirsizlik nedeniyle Kıbrıslı Türklerin son 40 yıldır yaşadığı belirsiz ortamın toplumun üzerine çöktüğünü kaydeden Çağlar, alınacak bir ev veya arsada bile öngörülmezlik olduğunu kaydetti. Çağlar “Bütün bunlar aslında anomalinin bir göstergesidir" şeklinde konuştu.

"KKTC’yi ortadan kaldırmak Kıbrıs Türk vatandaşı isteyen yoktur”

Çözümün, Kıbrıslı Türklerin statüsünü belirgin bir duruma kavuşturmasını istediklerini ifade eden Çağlar, “KKTC'yi ortadan kaldırmak isteyen Kıbrıs Türk vatandaşı var mıdır? Yoktur. Bu bir Türk tezidir. Kıbrıs Türk toplumunun geçmişini unutarak gitmememiz gerekiyor" şeklinde konuştu. 

Garantiler kadar siyasi eşitlik de önemli

“Nasıl bir çözüm” noktasındaki görüşlerini de açıklayan Mehmet Çağlar, sözlerine şöyle devam etti: 

"Türkiye'nin garantörlüğü Kıbrıslı Türkler açısından önemlidir. Sonuçta Kıbrıslı Türklerin kendilerini rahat ve güvende hissetmeleri önemlidir. Aksi takdirde Kıbrıs Türk tarafı buna destek vermez. Şu an zaten garantörlük ve güvenliğin nasıl olacağı konuşuluyor. Bununla beraber siyasi eşitlik de önemlidir. Kararlara etkin katılım önemlidir.”

"Bakanlıklarda uzlaşılan nokta şu anda 7'ye 4'tür"

Mehmet Çağlar, bakanlıklarda şu anda 7'ye 4 oranında uzlaşıldığını belirterek  Dönüşümlü Başkanlık’ta görev sürelerinin 1'e 2 şeklinde olacağını söyledi, kamu hizmetindeki katılımın da çok önemli olduğunu dile getirdi. Çağlar “Sembolik bir başkanlıkta bütün işe almalar veya raporlar kamu hizmetinden geçiyor” dedi.

"Kura noktası daha netleşmedi"

Yargı da eşit sayıda üyelik olacağının kesin olduğunu ifade eden Mehmet Çağlar, Annan Planı'na sayıların eşit olmadığına işaret etti. Çağlar, kararlarda oyların eşit çıkması halinde ne olacağı noktasının henüz daha çözüme ulaşmadığını da ifade ederek. “Kura noktası daha netleşmedi. Sadece böyle bir öneri vardır” dedi. 

“İyileştirme yapanlar terk etmeyebilecek”

“Çok önemli olan noktalardan bir tanesi de yer değiştirecek olan insanların mümkün olduğunca minimum olmasıdır” şeklinde konuşan Mehmet Çağlar, “Annan Planı ile kıyaslandığında iade edilecek yerlerde evlerini terk edecekti. Bugün geldiğimiz noktada, iade edilecek yerlerde, bir iyileştirme yaptıysa o yerini terk etmeyebilecektir. Bu da yaşam alanlarının bozulmamasını sağlayacaktır” dedi. 

Birincil Hukuk’un önemi

Çağlar şunları da söyledi:

“Bir çözüm metinine ulaştık diyelim, peki bunun garantisi nedir? Bu çözüm metninin mahkeme kararıyla bozulmayacağını kim kabul edecek? Orada Birincil Hukuk devreye giriyor. Özellikle siyasi eşitlik konularında bu yoktur, ama Mülkiyet konusunda vardır. Bazı insanlar ‘Çözümde de bu evde yaşamaya devam edeceğim’ diyebilecek. Bunu bilecektir. Net olacaktır. Varılacak olan bir anlaşma belirsizliğe götürüyorsa biz buna evet demeyiz. Çözüm metinin bizi netliğe götürmesi gerekiyor.”

"Uğraşımız ucu açık olan görüşme sürecini belirgin bir sürece koymaktır"

Mehmet Çağlar “Türk tarafı olarak uğraşımız ucu açık olan görüşme sürecini belirgin bir sürece koymaktır” dedi.