Çevre Koruma Vakfı (ÇEKOVA), Dünya Çevre Haftası nedeniyle mesaj yayımlayarak, hükümete, yasama ve yargı organlarına, siyasi partilere, sivil toplum örgütlerine ve tüm vatandaşlara  çevrenin korunması yönünde duyarlı olma çağrısı yaptı.

ÇEKOVA Başkanı Hakkı Atun mesajında, çevre konusunda  tüm KKTC’de bütüncül ve etkin bir eğitim seferberliği için Cumhuriyet Meclisi ve  hükümeti göreve davet etti.

Atun   Birleşmiş Milletler (BM) önderliğinde bu yıl   Paris’te yapılan konferansta tüm BM üye ülkelerinin çevre kirliliğine karşı mücadele edeceği taahhüdünde bulunduklarını belirtti.

Atun,  ÇEKOVA’nın gerek bağımsız olarak, gerekse  Kuzey Kıbrıs Çevre Platformu’nun  önde gelen üyeleri arasında  çevre kirliliği ve doğa tahribatının  önlenmesi için tüm KKTC yetkilileri ve kurumları nezdinde girişimlerini sürdürdüğünü ifade etti.

Atun, “Buna paralel olarak, tüm siyası partiler ve hükümetler programlarında insan sağlığı ve ülkenin sürdürülebilir kalkınmasının esas temeli olan çevrenin korunması için sözlü ve yazılı taahhütlerde bulunmakta ÇEKOVA’da bundan mutluluk duymakla birlikte uygulamada samimi ve duyarlı bir çalışma görememenin üzüntüsünü yaşamaktadır” ifadelerini kullandı.

Atun, “ÇED Tüzüğü’nün değişikliklerinin olumsuz  kullanılmasıyla ülkede plan, proje ve fizibilite olmadan yapılan turizm tesislerinin sürdürülebilir çevrenin büyük tahribatına neden olduğunu ve  sürdürülebilir kalkınmayı engellemekte olduğunu” kaydetti.

Atun, yapılmakta olan ve Bafra Turizm Bölgesi’nde yapılması önerilen tesisler göz önünde bulundurulduğunda gündemdeki ekonomik protokolde yeni turizm tesislerinin yapılması önerilerinin gereksiz bir yatırım olarak büyük bir çelişki oluşturduğunu ve  çevrenin tahribine yol açacak haksız rant dışında başka bir amaç güdülmediğinin anlaşıldığını ileri sürdü.

Atun, “ülkenin her yerinde artan çöp kirliliği, fiziki olarak çevrede gittikçe derin yaralar açan taş ocakları, doğal kaynakların hızla tüketilmesi, alt yapı ve imar yasalarına ve emirname/ tüzüklere aykırı çarpık fiziki yapılaşma dolayısıyla doğada dönüşü olmayan olumsuz bir durum yaratıldığını” ifade etti.