KKTC ve Türkiye arasında imzalanan “Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Gençlik ve Spor Bakanlığı Yurtdışı Koordinasyon Ofisinin Kurulması ve Faaliyetlerine İlişkin Anlaşması” eleştiri toplamaya devam ediyor. TDP Milletvekili Zeki Çeler, Türkiye Cumhuriyeti Gençlik ve Spor Bakanlığı adına Akif Çağatay Kılıç ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti adına Ekonomi, Turizm, Kültür ve Spor Bakanı Serdar Denktaş tarafından 12 Mart 2014’te imzalanan protokolün Meclis’ten gizlendiğini iddia etti. Çeler, protokolün Bakanlar Kurulu tarafından, 18 Haziran 2014’te oybirliğiyle onayladığını, 19 Haziran 2014’te de Resmi Gazetede yayınlandığını ifade etti. “Resmi Gazete’de yayımlanmasından bir ay sonra, meclisin kapanış günü olan 3 Temmuz 2014’te (yerel seçimlerin hemen ardından) bunu mecliste okutulup, sunmaya çalışarak yürürlüğe girmesini sağlayacaklardı” diyen Çeler, bu protokol sürecinde yasalara uygun davranılmadığını iddia etti. 

“Gösterilen 1 yıllık, uygulanan 5+5 yıllık bir anlaşma”

Çeler, “KKTC Anayasası’nın 90. Maddesi’nde uluslararası protokollerin nasıl yapılacağı, nasıl onaylanacağıyla ilgili bir durumdur. Buna göre 1 yılı aşmayan anlaşmalar ekonomik ve teknik bir anlaşmadır. Kişilerin hallerine ve yurt dışındaki mülkiyetlerine sıkıntı getirmeyecek bir anlaşma olarak mecliste okutulup Bakanlar Kurulu tarafından onaylanıp yürürlüğe konulur. Ancak bu anlaşma 5+5 yıllık bir anlaşmadır” dedi. 

“1 yıllıkmış gibi meclise sundular”

Anayasa’nın 90. Maddesine göre 1 yılı aşan anlaşmaların Bakanlar Kurulu’ndan Meclis Siyasi İşler ve Hukuk Komitesi’ne Onay Yasası olarak gelmesi gerektiğini belirten Çeler sözlerini şöyle sürdürdü: 

“Onayla beraber meclise sunulur ve çoğunluk alınırsa protokole girebilir. Cumhurbaşkanı da imzalandıktan sonra Resmi Gazete’de yayınlanır ve o zaman yürürlüğe girer. Bunu yapmadılar, 1 yıllıkmış gibi meclise sundular ve ben 3 Temmuz’da, sunuşundan önce kalkıp bu şekilde olmayacağını, teknik olarak bunun hatalı olduğunu söyledim. 90. Maddede ‘1 yılı aşmayan anlaşmalar’ diyor, fakat senin bize getirdiğin 5+5 yıllık bir anlaşmadır. Hukukçular uyardı, Meclis Başkanı da Başbakanı uyardı ve Başbakan da çıkıp ‘Biz bunu geri çekiyoruz, bir daha değerlendireceğiz’ dedi. Aradan 6 ay geçti, hiç bir şey yapmadılar ve gizlediler. 

“Türkiye’nin de böyle bir karardan haberi yok”

Bu protokol Türkiye’de, Meclisten, Cumhurbaşkanı’ndan, Resmi Gazete’den geçerek, her şey ne gerekiyorsa düzgün bir şekilde yapıldı. Biz bir baktık, 7 Ocak’ta ‘Bakanlar Kurulu tek taraflı olarak 1 yıl süreyle onaylanmasına izin verdi’ dediler. Türkiye 5+5 yıllık anlaşmayı yürürlüğe koydu, bizde ise 1 yıl süreyle izin verildi!  Uluslar arası protokolde orada 5, bizde 1 diye bir şey olamaz. Yazım hatası bile olduğunda kesinlikle o protokol değiştirilemez.” Türkiye’nin de böyle bir karardan haberi olmadığını belirten Çeler, halktan ve meclisten bir gizleme söz konusu olduğunu vurguladı. 

“Meclisin itibarını korumak adına”

Anayasa’ya aykırı hareket edildiğini ifade eden Çeler, meclisin de baypas edildiğini vurguladı. Çeler, “Bu konuda meclisin hem yurt içinde, hem de yurt dışındaki itibarını korumak adına derhal hükümeti uyarması ve doğru kararı almaları yönünde uyarması için Meclis Başkanlığına uyarı dilekçesi yazdım ve kendilerine vereceğim. Anlaşma zaten bir sorun, anlaşmanın içeriği de yanlıştır” dedi. 

“Türkiye’nin bir dairesi gibi olacak”

Hükümetin teknik olarak yapmış olduğu hukuksal hatayla beraber protokolün içeriğinin de çok ciddi bir konu olduğunu vurgulayan Çeler, “Ülkemizde var olan Gençlik ve Spor Daireleri’nin, devlet kurumlarının, otomatik olarak kurulacak ofislere devredilmesi söz konusudur. İçeriği, Türkiye Gençlik ve Spor Bakanlığı’ndan yurt dışına atanacak kişiler, burada bir Koordinasyon Ofisi oluşturacak” şeklinde konuştu. 

Çeler, KKTC Gençlik ve Spor Daireleri’nin Türkiye’nin bir dairesi gibi olacağını, oradan atama gerçekleştirileceğini ve Türkiye tarafından atanan kişilerin Viyana Sözleşmesi’ndeki dokunulmazlıklara sahip olacağını dile getirdi. Yapılacak aktivitelerin de Türkiye tarafından düzenleneceğini ifade eden Çeler, modern yapılar oluşturulurken, eskilerin işletmesinin Koordinasyon Ofisi’nin kontrolüne verileceğini belirtti. 

“Esas tehlike kültürümüze müdahaledir”

Çeler sözlerini şöyle tamamladı: 

“Esas tehlike bizim ülkemizde gelecek olan gençlerimizin kültürlerine müdahaledir. Protokolde güzel şeyler de yazıyor, ama bütün donanım ve personeller Türkiye’den geldikten sonra bizim gençlerimiz ne yapacak? Başbakana soruyorlar bu protokolü neden getirmiyorsun diye… 

Kendi vekillerini ikna edemedi

O da milletvekillerinin onaylamadığını söylemiş. Biliyor onaylamayacağını zaten… Vekillerini ikna edebilse çoktan getirirdi. Ama bunda ret alacağını bildiği için usulsüzce Anayasa’ya koymaya çalışıyorlar. Türkiye burada yasalara uygun davrandı. Her şey prosedüre uygun yapıldı. Şimdi Denktaş, protokolü 1 yıla düşürdüğünü söylüyor, nasıl olacak bu iş? Tek taraflı iptal edilebilir mi protokol? Eksik ve yanlış hareket edildi.”