Çoğunluğunu Türkiye’nin orta sınıfının oluşturduğu binlerce insan, Taksim’de CHP’nin Demokrasi ve Cumhuriyet çağrısına yanıt vererek darbeye karşı olduğunu gösterdi. CHP Genel Başkanı da çağrılarına yanıt verenlerin karşısına 10 maddelik ‘Taksim Manifestosu’ ile çıktı. Olağan hallerde Taksim’de miting izni alamayan sosyal demokrat ve solcular Olağanüstü Hâl’de Taksim’e çıkabildiler.

10 maddelik manifestonun "Devletin yeniden inşası zorunludur" cümlesi en dikkat çeken bölümdü. Mitinge katılanların en çok attığı slogan olan "Türkiye laiktir, laik kalacak" sloganı, bu inşadaki vazgeçilmez tercihlerini yansıtıyordu. Meydandan yükselen ikinci slogan ise "Mustafa Kemal’in askerleriyiz"di. Kılıçdaroğlu’nun konuşmasında Gezi olaylarına değindiği bölümde ise meydanda "Her yer Taksim, her yer direniş" sloganı diğer iki slogandan daha etkili yükseldi. Bazı küçük sosyalist grupların AK Parti karşıtı sert sloganlarıysa meydana katılanlardan destek görmedi.

dede.jpg

AK Parti 'başarı' dileyip kapıdan döndü

Mitinge katılanlar sadece İstanbul’dan değildi. Bursa, Eskişehir, Adana ve daha birçok ilden CHP teşkilatları mitinge otobüslerle geldi. CHP milletvekilleri de tam kadro miting alanındaydı. Miting alanına girmeseler de bazı AK Parti yöneticileri İstiklal Caddesi’ni katederek alanın giriş yerinde CHP Grup Başkanvekili Engin Altay’a ‘başarı’ dileklerini ilettiler. 'Başarı' dileklerini iletenler arasında AK Parti milletvekili eski Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu ile İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş vardı. Bu isimler alana girmediler, kapıdan döndüler.

Genel olarak bakıldığında mitinge katılanların çoğunluğu CHP’liler oluşturdu. Miting alanının dış çeperinde rastladığımız kendisini Hacı Osman olarak tanıtan 70 yaşındaki Osman Dede alana girmedi ama Kemal Kılıçdaroğlu’nun konuşmasını dikkatle inledi. Yanına yanaşıp Osman Dede’ye "Nasıl buldunuz konuşmayı?" diye sorunca "CHP hep iyi konuşuyor ama arkasında durmuyor" yanıtını verdi. Gönlünde yatan siyasetçiyi sorduğumuzda kulağımıza eğilerek "Erdoğan. Bu miting birlik mitingi, onun için geldim" dedi. Alanda AK Partili Büyükşehir Belediyesi ücretsiz su dağıttı. Bu dağıtım, miting kürsüsünden teşekkür edilerek duyuruldu.

Direnirken ölenlere CHP'li ilgisi

Miting kürsüsünün hemen yanında 15 Temmuz darbe girişiminde hayatını kaybedenler için yapılan ve üzerine hayatını kaybedenlerin tek tek isimlerinin yazıldığı anıt bulunuyordu. Mitinge katılanların bir kısmı bu anıta kayıtsız kalmadı. Anıtın önündeki deftere yazmak için sıralar oluştu. 

Darbeye karşı direnirken hayatını kaybedenlerin anıtındaki deftere imza atan CHP mitingi katılımcıları.

Miting alanına Harbiye tarafından girenlerin gördüğü anıt defterine yazanlardan biri de 25 yaşındaki Eren Sevinç’ti. Sevinç ile yazısı sonrası konuştuğumuzda net bir dille "Tabii ki biz de darbeye karşıyız. Darbe olsaydı bugün ben de, babam da işimizi kaybetmiştik. Ama Balyoz ve Ergenekon soruşturmalarındaki askerler tasfiye edildiği için biz bunları yaşadık. Deftere de bunları yazdım" dedi.

olenler.jpg

Alanda dolaşırken rastladığımız 50 yaşındaki Nusret Bıçak başörtülü eşi ile birlikte mitinge katılmıştı. "CHP’liyim darbeye karşıyım, Atatürk ve demokrasi bu ülkeye yeter, fazlasına gerek yok" diyerek kendisini ifade etti. 

Batı'ya mesaj

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, 10 maddelik 'Taksim Manifestosu' ile başladığı ve en etkili girişlerinden birini yaptığı konuşmasında sonlara doğru tempoyu düşürse de mitinge katılanlara "Askeri ve sivil diktaya izin verecek misiniz?" diye sordu ve ‘hayır’ yanıtını aldı.

Miting alanında rastladığımız kıdemli ve dünya medyasını takip eden bir gazeteci büyüğümüze miting izlenimini sorduğumuzda "Kalabalığı boşver, CHP’nin yaşananları darbe olarak kabul etmesi çok önemli. Dünya medyası ve düşünce dünyası hâlâ yaşananları doğru kavrayamadı. Ülkenin yüzü Batı’ya dönük insanlarının ‘Bu darbedir’ diye toplanması bile çok önemliydi. Bu oldu, iyi de oldu" değerlendirmesinde bulundu.