Dışişleri Bakanı Emine Çolak, toplumda çözüme karşı çıkacak seslerin her zaman olacağını kaydederek, “Amacımız, ifade ve görüş özgürlüğüne de saygı duyarak, çözümün insanımızın menfaati ve dünyaya açılması için bir an önce elde edilmesi gerektiğini halka anlatmaktır. Bu sadece bizim görevimiz değil, hepimizin görevidir” dedi.

Müzakere sürecinin Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı vasıtasıyla hız kazandığına dikkat çeken Çolak, “Şahsım adına yapabileceğim katkıya ilaveten Dışişleri Bakanlığı’ndaki değerli insan kaynağını Sayın Cumhurbaşkanının ihtiyacı ve çağrısı üzerine sürece dahil etmeye hazır olduğumu  daha önce beyan ettim. Güvenoyu sonrasında bunu bire bir de Cumhurbaşkanına ileteceğim” şeklinde konuştu.

Dışişleri Bakanı Emine Çolak, bugün Metin Şadi başkanlığındaki Kıbrıs Türk İş Adamları Derneği’nden (İŞAD) bir heyeti kabul etti.

Çolak, güvenoyu aşamasına gelinmese de görevlerinin başında olduklarını ve temaslara başladıklarını belirtti.

Dışişleri Bakanlığı görevini kabul ederken, göz önünde bulundurduğu unsurlara işaret eden Çolak, “Toplumun çoğunluğunu temsil eden farklı ve daha önce benzer bir deneyimi olmayan siyasi partilerden oluşan bir koalisyona katkıda bulunmak, uzlaşı kültürüyle, birbirimizin farklılıklarına, geçmişine, tabanlarına saygı göstererek orta yol bulmaya konsantre olmak, bunları yaparken kendimizi, ya da partimizi değil halkın menfaatini ön planda tutmak beni motive etti” dedi.

“PROGRAMDA ÇOK İDDİALI PROJELER VE REFORMLAR VAR”

Kabuldeki konuşmasında okunan hükümet programına da işaret eden Dışişleri Bakanı Emine Çolak şunları söyledi:

 “Programda çok iddialı proje ve reformlar var. Bunlar ilk anda biraz ürkütücü gözükmekle beraber, ben öyle anlıyorum ki birçoğunun alt yapısı hazırdı. Hayata geçirilmek istendi ve şu ya da bu sebepten geçirilemedi. Yeni oluşumda, tarafların bu konularda peşinen hem fikir olmalarıyla bunların hayat bulması için bir fırsat doğdu.”

Dışişleri Bakanlığı görevine bürokrasiden ya da memuriyetten değil, sivil toplumdan geldiğini, özel sektörde avukat olarak çalıştığını anımsatan Çolak, “Bir hayatı idame edebilmenin, kazandığınız kadar  olduğunun; emeğin değerinin ve para kazanmanın zorluğunun bilincindeyim” şeklinde konuştu.

Sivil toplum örgütlerinin yaşadığı sıkıntılara da değinen Çolak, “İyi şeyler yapmak isterken önümüzde engeller bulduk. Dışlanmaların, etiketlenmelerin olduğu dönemleri yaşadık” dedi.

Sivil toplumun, dışişlerinin de faydalanabileceği en güçlü araçlardan olduğuna dikkat çeken Çolak, “Ben bu anlayışımı ve tecrübemi görevime, makamıma taşımak isterim” dedi ve destek talep etti.

“İŞ ÇEVRESİ İHTİYACIMIZ OLAN AÇILIMIN KIYMETİNİ HEP BİLDİ”

İŞAD’ın kendisini ziyaret etmesinden duyduğu memnuniyeti de ifade eden Emine Çolak, “İş çevresi dış dünyaya açıldı, barış vizyonunun toplumdaki öncüsü oldu. İhtiyacımız olan açılımın kıymetini hep bildi, biliyor da” şeklinde konuştu.

ŞADİ: “EĞER ÜLKEDE KALICI BİR ANLAŞMA VE BARIŞ ORTAMI İSTERSEK…”

İŞAD Başkanı Şadi ise konuşmasında, yeni kurulan hükümetten ve müzakere sürecinden beklentilerini dile getirerek, “Vakit olumsuz düşme ve karamsarlık vakti değildir” dedi.

Hem hükümetin, hem de Dışişleri Bakanlığı’nın süreci şeffaf şekilde takip etmesini ve basın yoluyla halkı bilgilendirmesini isteyen Şadi, “Eğer ülkede kalıcı bir anlaşma ve barış ortamı istersek sizin red cephesinin silahını elinden almaktan başka seçeneğiniz olmadığını düşünüyoruz” şeklinde konuştu.