"Halkımızın huzurunu, sınırlarımızı korumak gerektiğinde alınması gereken her türlü tedbiri almaya devam edeceğiz" diyen Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Bir vatandaşın canına kasteden olursa dünyanın neresinde olursa olsun dünyayı başlarına yıkarız" ifadesini kullandı.

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, son grup toplantısının 9 Temmuz'da yapıldığını belirterek, son derece samimi bir şekilde hükümet kurma çalışmalarını yürütürken son günlerde yoğun bir terör saldırısıyla karşı karşıyayız. Yakınlarına sabrı cemil niyaz ediyorum. Bu terör faaliyetlerini yapan örgütler, arkalarındaki odaklar, önlerindeki maşalar kim olursa olsun bu terör saldırılarını lanetliyorum" ifadelerini kullandı.

9 Temmuz'da Cumhurbaşkanınından hükümeti kurma görevini aldıktan sonra parti liderleriyle yaptığı görüşmeleri hatırlatan Davutoğlu, Ramazan Bayramı'na müteakip Suruç'ta 32 vatandaşımızın katliyle başlayan ve süren terör saldırılarına dikkati çekti. Terör saldırılarına karşı mücadeleden vazgeçmeyeceklerini anlatan Davutoğlu, Türkiye'nin bu mücadeleyi sürdürecek güce sahip olduğunu ifade etti. 7 Haziran'dan bugüne kadar bilinçli, kasıtlı ve planlı bir terör tırmanmasıyla karşı karşıya olunduğunu kaydeden Davutoğlu, 3 terör örgütünün eş zamanlı olarak saldırıda bulunduğunu dile getirdi. 657 terör olayı, 25 ilde güvenlik güçlerine saldırı olduğunu, 11 güvenlik görevlisinin şehit edildiğini, 41 vatandaşın hayatını kaybettiğini, 94 güvenlik görevlisi ve 110 vatandaşın yaralandığını, 15 baraja saldırı düzenlendiğini, 20 aracın yağmalandığını ve 335 araç yanmasıyla karşı karşıya kalındığını anlatan Davutoğlu, DEAŞ, PKK ve DHKP-C eşzamanlı olarak Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni hedef aldığını ve saldırılar başlattığını söyledi.

"BARIŞTAN BAHSEDENLER VAR YA ÖNCE BUNUN HESABINI VERECEK"

PKK, DEAŞ ve DHKP-C tarafından yapılan saldırılar hakkında bilgi veren Davutoğlu, "Bugün dahi barıştan bahsedenler var ya önce bunun hesabını verecek. O günlerde neredeydiler? Herhangi bir lanetleme duydunuz mu ama biz bu milletin kaderini kimseye bırakmadık, bırakmayacağız. Perde gerisinde bir odak, 3 örgütü bir araya getirdi. Kapsamlı, 3 maşalı bir saldırıyla Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve aziz milletimiz karşı karşıya. Bunlara karşı verilecek mücadelenin ne olacağını esaslı olarak tespit etmeye başladık. PKK'nın saldırıları devam etti" diye konuştu.

"ÖZELLİKLE HDP'YE SESLENİYORUM"

Bir taraftan DAEŞ, PKK, DHKP-C eşzamanlı faaliyet ile Türkiye'de bir çalışmaya girdiğini anlatan Davutoğlu, "Neydi hedef? Birincisi Türkiye'nin demokrasisi. İnsan hakları ve özgürlüklerimizdir. Hayat hakkının olmadığı bir Türkiye tablosunu çizmeye kalktılar. Şimdi barış çağrısında bulundular. Özellikle HDP'ye sesleniyorum. Neredeydiler 27 Temmuz'da, Kandil'den alacakları talimatı bekliyorlardı. Bütün siyasi partilere sesleniyorum, bu demokrasimize yönelik bir saldırıdır. Samimi olanlar hükümetimizin yanında durur. İkincisi Türkiye'nin kamu düzenidir. Türkiye'nin sokaklarında kontrol yok, burada da argümanları şu oldu "7 Haziran'dan sonra geçici hükümet işbaşında'. Şunu bilsinler ki, Allah vizyonunu verdiği her an içinde bir dakika bile bu emanet omuzumuzdaysa gereğini yaparız. Türkiye'de yönetim boşluğu olmayacaktır. Her türlü bedeli ödemeye hazırız. Saldırılar karşısında bir an daha alacağımız tedbirlerden vazgeçmeyeceğiz. Üçüncü hedef Türkiye'nin uluslararası itibarıdır. Türkiye, her hasmahane tavrı cezalandırmaya muktedirdir" ifadelerini kullandı.

"BU TERÖR ÖRGÜTLERİ HEDEFLERİ AYNI OLAN ŞER ODAKLARININ MAŞALARIDIR"

"Bu terör örgütleri farklı kaynaklardan beslenmekle birlikte hedefleri aynı olan şer odaklarının maşalarıdır" diyen Davutoğlu, "Aramıza fitne sokmak isteyenlere karşı bütün bir millet olarak el ele durmaya kararlıyız. Biz de 3 hedefe dönük operasyonu başlattık. DHKP-C, PKK ve DAEŞ hakettikleri cevabı gördüler. Üç ayaklı hedefe dönük bir operasyon başlattık. Birincisi Suriye'dir. Dalga dalga gelen operasyonlarla PKK'nın bütün üsleri karargahları hedef olarak tayin edilmiştir. Hedeflere tam bir isabetle başarıyla ulaşılmıştır. Ben operasyona katılanların hepsini alnından öpüyorum" dedi.

Davutoğlu, "İkinci ayak Kuzey Irak, üçüncü ayak bu terör örgütlerinin kullandığı maşalar üzerine yapılan, emniyet birimleri tarafından yürütülen çalışmalardır. Bu çalışmalar çerçevesinde Suriye ve Kuzey Irak'ta yapılan operasyonlara eş zamanlı olarak 39 ilde bin 302 kişi gözaltına alınmıştır. "Biz istediğimiz anda vatandaşların canına kastediriz" diyorlar, biz de bir vatandaşın canına kasteden olursa dünyanın neresinde olursa olsun dünyayı başlarına yıkarız. Bazıları ortak deklarasyon çağrımıza cevap verememiş olsalar da, Türk demokrasisi ayakta durmaya kararlıdır" şeklinde konuştu.

"Son 10 gün içinde görüldü ki bütün dost ve müttefik ülkeler Türkiye'nin yanındadır" diyen Davutoğlu, "Türkiye, hiçbir zaman yalnız olmamıştır, yalnız olmayacak. Bu kararlılıkla yolumuza devam edeceğiz. Burada en büyük güç kaynağımız milletimizdir. Yarın, Genişletilmiş İl Başkanları Toplantımızda il başkanlar, gençlik kolları, kadın kollarımızla toplanacağız. Buradan bütün ak parti teşkilatlarına talimat mahiyetinde şunu söylemek isterim, başınız dik olsun, yere sağlam basın, kimse özellikle de Doğu ve Güneydoğu Anadolu'daki teşkilatlarımıza sesleniyorum, sizin de tam da bugün vakur bir şekilde sokağa çıkarak bu ülkenin birliğini beraberliğini göstermeniz lazım" ifadelerini kullandı.

Dün gece sabaha karşı başlatılan son dalga operasyonun Kuzey Irak'a olduğunu ve şehit Arslan Kulaksız adıyla bu operasyonun başladığını anlatan Davutoğlu, "Bir şehit verirsek, o talimatı veren odaklara karşı her türlü şeyi yapmaya kararlıyız. Seslenmek istiyorum ki acınız acımızdır. Onlar kutsal bir mekana yürümüşlerdir. Acınız acımızdır. Şehitlerimizin emanetini en kararlı şekilde omuzlarımızda taşımaya devam edeceğiz. Bir Arslanımızı kaybetmiş olabiliriz ama Anadolu'nun yüzlerce Arslanı ayaktadır, tarih içinde hepsi kardeştir, azizdir, hepsi bu milletin en güzide evlatlarıdır. Allah onlardan razı olsun. Bugün TBMM'yi tekrar bu konuları konuşmaya devam edeceğiz" şeklinde konuştu.

Davutoğlu, 4 kesime 4 mesaj vermek istediğini belirterek, "Birincisi halkımız, ülkemizin geleceği, huzuru devletimizin bekası için ne gerekiyorsa yapan bir hükümetiniz olduğundan emin olunuz. Devletinize, hükümetinize güveniniz. Birçok yeni komplolar bizi hedef edinebilir ama tuzakların üzerinde tuzak, komploların ötesinde AK Parti'nin getirdiği bir Türkiye vardır. Bütün vatandaşlarımıza şefkat eliyle yaklaşacağız" açıklamasında bulundu.

İkinci mesajının siyasi partilere olduğunu belirten Davutoğlu, "Hiçbir ayrım gözetmeden bütün partilere gittim. HDP'ye oy veren vatandaşlarımıza saygının gereği olarak gittim. Operasyonlar başlamadan önce, Suruç'taki olaydan sonra 4'lü deklarasyon için çağrıda bulundum. HDP, bunu kategorik olarak yapmadı. Ortak bir deklarasyona bile imza atmaktan imtina ettiler. Teröre karşı tavır aldıkları anda sırtlarını dayadıkları kesime de tavır almaları gerekirdi" dedi.

Operasyonlar başladıktan sonra MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na bilgi verdiğini hatırlatan Davutoğlu, bu meselenin ülke meselesi olduğunu ve bütün partilerin bu süreçten bilgilendirilmesi gerektiğini ifade etti. Davutoğlu, "Sayın Kılıçdaroğlu ve Bahçeli'yi aradım operasyonlar hakkında bilgi verdim. Demirtaş'ı neden aramadım. Terör söz konusu olduğunda açık tavır sergilemeyenlerin teröre karşı bilgilendirme hakları yoktur. Terör dolayısı ile kınama yayınlayamanların teröre karşı mücadelesinden emin olabilir miyiz? Bugün sınav günüdür. Kim teröre karşı açık tavır sergilerse onlarla işbirliği dayanışma kapımız da açık olacaktır" şeklinde konuştu.

"DEMİRTAŞ'I NEDEN ARAMADIM?"

HDP'den bugün "Gelin barışı konuşalım" mesajının verildiğine işaret eden Davutoğlu, "Konuşalım. Herkes tavrını açık ve net şekilde ortaya koymalı. DEAŞ gibi PKK gibi terör örgütünü kınamayı kabul ederlerse biz de onların çağrılarına cevap verir oturur konuşuruz. İkircilikli tavırların sonuna gelinmiştir. Herkes tavrını net bir şeklide ortaya koymalıdır" dedi.

Çağrılarının açık olduğunu kaydeden Davutoğlu, teröre karşı açık bir tavrın sergilenmesi çağrısında bulundu.

Üçüncü mesajının terör örgütleri ve arkasındaki odaklarına olduğunu söyleyen Davutoğlu, Türkiye'nin artık bir hafta önceki konumunda olmadığını, operasyonları noktasal operasyonlar olarak görmediklerini ifade etti. Davutoğlu, bu sürecin silahı bırakana kadar, kamu düzeni mutlak anlamda gerçekleşene kadar devam edeceğini anlattı.

Dördüncü mesajının uluslararası camiaya olduğunu belirten Davutoğlu, 121 ülkenin destek beyan ettiğini ve her birine teşekkür ettiğini dile getirdi. Terörle mücadelenin samimiyet testi olduğunu kaydeden Davutoğlu, verilen desteğin Türkiye'nin yalnız olmadığını gösterdiğini söyledi.

Davutoğlu, "Yalnız değiliz, yalnız olmayacağız ve mazlumları yalnız bırakmayacağız. Bazı ülkelerden ikircikli ifadeler geldi, onları da not ettik. Bir siyasi liderin ifadesini zikretmek isterim. Türkiye'nin tedbir alması bizim için en güzel haberdir, Türkiye uyanıksa biz rahat edebiliriz dediler. Türkiye'nin dostu çok ama Türkiye'ye hasmahane olanlara sesleniyoruz, Türkiye'nin cevabı net ve katidir. En kararlı en sert cevap olacaktır. Halkımızın huzurunu, sınırlarımızı korumak gerektiğinde alınması gereken her türlü tedbiri almaya devam edeceğiz" ifadelerine yer verdi.

"TEŞKİLATLARIMIZLA KENETLENECEKSİNİZ"

Şu günlerden itibaren herkesin milletle, halka beraber olacağını ve teşkilatlarla kenetlenmesi gerektiğini belirten Davutoğlu, "Her türlü ihtimale karşı AK Parti teşkilatlarının milletin geleceğini teminata aldığını göstereceksiniz. Bütün Anadolu ve Trakya sathında bu perspektifinizi kararlılığını, milletle paylaşma günüdür. Bu süreç içinde milletimize, bize destek veren uluslararası camiaya teşekkür ve tebriklerimi iletmek istiyorum. Türkiye'nin kaderinin herhangi bir karanlık odada karanlık odaklar tarafından belirlenmesine verilmesine izin vermedik, vermeyeceğiz" dedi.