TC Başbakanı Ahmet Davutoğlu, Türkiye'nin her yerinde terör örgütleri ile mücadele ettiklerini belirterek, "Dağlarımız bu çetelerden temizlenene kadar, şehirlerimizin etrafı zalimlerden, teröristlerden temizleninceye kadar bu mücadele gece gündüz devam edecek. 1 Kasım'a giderken seçim güvenliğini de alacağız, huzur operasyonuna devam edeceğiz" dedi.

Yenikapı'da düzenlenen "Milyonlarca Nefes Teröre Karşı Tek Ses" mitinginde konuşan Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Bir kısmınız Fırat kenarında Kürtçe ninnilerle büyüdünüz, bir kısmınız Meriç'te Rumeli lehçesi ile büyüdünüz, bir kısmınız Aras kenarında Karadeniz lehçesi ile büyüdünüz. Bugün Kafkas çocukları, Mezopotamya çocukları, Rumeli çocukları ve bütünüyle Anadolu çocukları tek bir nefes. Burada sadece kardeşlik nefesi var. Sadece Yenikapı meydanındaki milyonlarca nefes değil Türkiye'de 78 milyon nefes aynı ritimle çarpıyor. Birlik ve kardeşlik. Sanmayın ki burada sadece Yenikapı'da buluşanlar var. Burada ilahi kelamın ölmez dediği şehitlerin nefesi var. Burada hakka yürüyen Mehmetçiğin son nefesi var" diye konuştu.

"MİLLETİ BÖLMEK İSTEYEN HERKES KAHROLSUN"

Konuşmasında terör olaylarına da değinen Davutoğlu, "Bu milleti bölmek isteyen herkes kahrolsun, kahrolacak inşallah. Söz veriyoruz size onların hakkettiği cezayı vermek için gece gündüz çalışmaya devam edeceğiz. Buradan Diyarbakır'a, Hakkari'ye bir kardeşlik selamı göndermeye hazır mısınız? "Türk'ü Kürt'ten kimse ayıramaz" demeye hazır mısınız" şeklinde konuştu.

"YASAKLARIN HEPSİNİ KALDIRDIK"

Türkiye'de iki farklı yaklaşım olduğunu vurgulayan Davutoğlu, "Bir yürekleri, nefesleri birleştiren bir anlayış. Bir de yürekleri parçalayan bir anlayış. Biz 13 yıldır tek bir şey hedefledik yürekleri birleştirmek. Neler yaptık. 2002'de Cumhurbaşkanımızın liderliği ile AK Parti iktidara geldiğinde olağanüstü hal vardı kaldırdık. Bütün yasakları kaldırdık. Yaylalar mezralar Anadolu insanına kapatılmıştı, açtık. Kürtçe yayın yapan TRT Şeş'i kurduk. Bizim inancımıza göre ırkçılığın her türü ayaklarımızın altındadır. Önce demokratikleşme dedik. Cumhurbaşkanımız Başbakan olarak 2005'de tarihi bir konuşma yaptı. O konuşmadan bu güne kadar biz vatandaşlarımıza ne söz verdiysek yaptık. Yasakların hepsini kaldırdık. Sonra milli birlik kardeşlik projesi, arkasından çözüm süreciyle tek bir şeyi hedefledik Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşlığı onurunu taşıyan herkes eşittir. Biz vatandaşımızı gördük mü kökün kökenin nedir diye sormayız. Biz herkesi Allah için sevdik" ifadelerini kullandı.

"NEVRUZ MESAJINA RAĞMEN SİLAHLI GRUPLAR ÇEKİLMEDİ"

Çözüm sürecinin nasıl durdurulduğunu anlatan Başbakan Davutoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Çözüm sürecinde dedik ki "Türkiye'de herkes fikrini açıkça söyleyebiliyor gelin bu silahları terk edin." Çözüm sürecinin tohumu böyle atıldı. "Artık silahları gömün" dedik. Ama Nevruz mesajına rağmen çekilmesi gereken silahlı gruplar Türkiye'yi terk etmedi. Çözüm süreci yürürken dış odaklar Gezi provokasyonlarını başlattı. Çekilmeye başlayan gruplar çekilmeyi bıraktı. Daha sonra 17-25 Aralık kumpası kuruldu. Hedef milletin birliğini yok etmekti. Buna rağmen biz her türlü adımı attık. Kamu düzenini tesis için her türlü çalışmayı yürüttük. 7 Haziran seçimlerine geldik. Burada size hitap ettiğimizde çözüm süreci üzerinden kardeşlik perspektifi verdik. Onlar 7 Haziran'dan hemen sonra silahlanma, ayaklanma çağrıları yaptılar. Bunu diyenler onlar değildi, onlar piyon. Bunu diyenler bu piyonları kullanan bazı dış odaklar. Bu dış odaklara karşı bu piyonlarla mücadele etmeye var mısınız?"

"MÜCADELEYİ SİLAHLAR BIRAKILANA KADAR SÜRDÜRMEYE KARARLIYIZ"

Terör operasyonları ile ilgili kendilerine yöneltilen eleştirilere de yanıt veren Davutoğlu, şunları söyledi:

"Görev bize verildikten hemen sonra ayaklanma çağrısı yaptılar. Eş başkanlar "terör örgütüne sırtımızı dayıyoruz gerekirse ayaklanırız" dediler. Onlar terör örgütüne dayanabilirler ama biz milletimize sırtımızı vermişiz. 20 Temmuz'da bir başka piyon DEAŞ 32 vatandaşımızı katletti. PKK aynı gün Adıyaman'da askerimizi şehit etti. DHKP-C İstanbul sokaklarında şov yapmaya kalktı. 22 Temmuz günü Ceylanpınar'da iki aziz polisimiz şehit edildiğinde kararımızı verdik. Madem bize savaş ilan edilmiştir, madem bir düğmeye basılmışçasına terör örgütleri harekete geçirilmiştir hak ettikleri cevabı alacaklar dedik. 23 Temmuz günü huzur ve demokrasi operasyonunu başlattık. Bizi suçlayanlar 22 Temmuz sabahında o iki masum polisimiz uyurken şehit eden hainlere cevap vereceğimizi bir kez daha bilsinler. Zannettiler ki Türkiye'de yönetim boşluğu var. "İşte şimdi darbe vakti" dediler. 23 Temmuz sabahından bu güne kadar önce Suriye'de DEAŞ mevzilerini yerle bir ettik. Sonra Ceylanpınar'da polisimizi şehit etme talimatı veren Kandil'i ve çevresindeki bütün kampları yerle bir ettik ve etmeye kararlıyız. Kimse bizim rehavete kapılacağımızı, yavaşlayacağımızı düşünmesin. Bu mücadeleyi sonuna kadar silahlar bırakana kadar sürdürmeye kararlıyız. Silahları betona gömecekler sonra her türlü şartta tartışmaya hazırız. Ama millete silah çekenler karşısında başımızı eğmedik eğilmeyeceğiz."

"SEÇİM GÜVENLİĞİNİ DE ALACAĞIZ, OPERASYONLARA DA DEVAM EDECEĞİZ"

Türkiye'nin her yerinde terör örgütleri ile mücadele ettiklerini hatırlatan Davutoğlu, "Dağlarımız bu çetelerden temizlenene kadar, şehirlerimizin etrafı zalimlerden teröristlerden temizleninceye kadar bu mücadele gece gündüz devam edecek. 1 Kasım'a giderken seçim güvenliğini de alacağız, huzur operasyonuna devam edeceğiz. Operasyonlarda teröristeler dışında hiçbir vatandaşımızın zarar görmemesi için bütün güvenlik birimlerimiz çalışıyor. Vatandaşımızın tek bir saç teline karşı dünyayı feda ederiz" dedi.

Vatandaşlara çağrıda da bulunan Davutoğlu, "Kim ne yaparsa yapsın ne olur kardeşliğimizin pekiştirelim, kimse bir diğer kardeşine "sen Türk müsün, Kürt müsün" diye sormasın. Allah'ın sormadığı soruyu siz sormayın. Bazı çeteler oradaki Kürt kardeşlerimize zulmederken ne olur Batı'da Kürt kardeşlerinizi potansiyel bir suçlu görmeyin. Aksine bağrınıza basın. Kürt kardeşlerim hiçbir yerde kendilerini ayrımcılığa tabi tutulmayacaklarını bilsinler. Türk Kürt kardeştir, ayrım yapan kalleştir. Türkiye üzerinde operasyon yapmak isteyenler bilsinler. Biz buradayken nefes alırken, Türkiye'nin bir santimetrekaresini bile böldürmeyiz" diye konuştu.