Sevimli Dostlar Derneği Başkanı Oya Demirsöz, hayvanların, en az insanlar kadar söz ve yaşama hakkı olduğunu kabul edip, yaşamlarına saygı duyma ve yaşamlarını sürdürmelerinde yardımcı olmanın bir insanlık vazifesi olduğunu belirtti.

Demirsöz, 4 Ekim Dünya Hayvan Hakları Günü nedeniyle mesaj yayınladı. Demirsöz, mesajında, ülkede hayvanların acımasızca sokağa atılması, öldürülmesi ve hırpalanmasının derneğin kabul edemeyeceği bir davranış olduğunu kaydetti.

Oya Demirsöz, Hayvan Refahı Yasası’na rağmen ardı kesilmeyen bu tür acımasız davranışların küçük bir toplum olan Kıbrıs Türk halkına yakışmayacak bir davranış olduğunu söyledi.
 
Demirsöz mesajında şunları ifade etti:
 
“Evlerimizde beslediğimiz, sokaklarda başıboş dolaşan ve yaşam mücadelesi veren sevimli dostlarımız, kedilerimiz, köpeklerimiz ve birçok hayvanımız can yoldaşlarımızdır. Gönül isterdi ki hayvanlarımızın da en az insanlar kadar söz hakkı olduğunu görmek, bu dünyada bizler kadar yaşama hakkı olduğunu kabul edip onların yaşamlarına saygı duymak ve onların yaşamlarını sürdürmelerinde yardımcı olmak. Bunları yapmak bir insanlık vazifesidir. Memleketimizde hayvanların acımasızca sokağa atılması, öldürülmesi ve hırpalanması kabul edemeyeceğimiz davranışlardır. Hayvan Refahı Yasası’na rağmen hiç ardı kesilmeyen bu tür acımasız davranışlar bizim gibi küçük bir topluma hiç yakışmayacak davranışlardır” 

“HAYVANLARINIZI BARINAKLARDAN ALIN”

Oya Demirsöz, hayvanlara daha çok sahip çıkıp, örnek bir toplum olmak gerektiğini belirterek, “Pet shoplardan hayvan alacağınıza barınaklarda dört gözle sizleri bekleyen veya sokaklarda orda burada barınarak, yaşamaya çalışan hayvanları sahiplenebilirsiniz” ifadesini kullandı.

Demirsöz, “Onlar sevgiye aç ve yokluğun ne demek olduğunu çok iyi bildiklerinden size daha çok bağlanır ve inanılmaz bir sevgiyle hep bekler. Gözlerinizin içine her baktığında size binlerce kez teşekkür eder” şeklinde devam etti.

BELEDİYE VE POLİSE ÇAĞRI

Belediyelere de büyük görev düştüğünü kaydeden Demirsöz, “Her belediye kendi bölgesinde nüfus oranına göre barınak yapmak mecburiyetindedir. Sokak hayvanı diye bir şey yoktur. Acımasız, bencil insanlar tarafından sokağa atılan hayvanlar vardır. Bu hayvanları belediyeler yaptırdıkları barınaklarda çağımıza uygun koşullarda aşılatıp, kısırlaştırıp yaşatmak mecburiyetindedir” ifadesini kullandı.

Demirsöz, polisin de hayvanlara yapılan kötü muamele ve öldürme ihbarlarının üzerine gidip, suçluları ortaya çıkarması ve ceza vermesi gerektiğini kaydetti.

“NEGATİF ENERJİYİ YOK EDECEKTİR”

Oya Demirsöz, şöyle devam etti:

“Evinize beslemek için alacağınız bir kedi veya köpek emin olunuz sizin hayatınıza büyük mutluluk katacaktır. Eve geldiğiniz zaman sizi büyük bir heyecanla karşılaması, etrafınızda pervane gibi dönerek şirinlikler yapması gününüzün yorgunluğunu unutturacak ve üzerinizdeki negatif enerjiyi yok edecektir. Ama unutmayalım evinize aldığınız hayvanı yaşamı boyunca korumak ve yaşatmak mecburiyetindesiniz. Daha sonra istemiyorum diye sokağa atamazsınız. Onun da duyguları vardır ve sokağa atıldığı zaman sudan çıkmış balığa döner. Dünyası kararır. Sizi hep özler ve arar. O size yine küsmez ve ümitle onu tekrar bulmanızı bekler. Bu yüzden bakamayacağınız hayvanı asla almayınız veya aldığınız hayvanı ömrü boyunca yaşatınız. Evlerinizde her gün kaynayan tencerelerinizden mutlaka artan ve çöpe dökülecek yemek artıklarınız vardır. O artıkların içine biraz de emek kırıntılarını katarak bir yoğurt kabında toplayıp su ile birlikte kapınızın önüne koyabilirsiniz. Emin olunuz onunla hayatını sürdürebilecek hayvanlar mutlaka vardır ve hayat kurtarmış olursunuz. 

UNESCO'NUN  yayınladığı dünya hayvan hakları evrensel beyannamesinin bir maddesi şöyle diyor; ‘Bir tür hayvan olan insan, hayvanların yaşamlarını sürdürmelerinde onlara yardımcı olmak, onları korumak ve kollamakla mükelleftir.’ Unutmayalım! Kim bu dünya onlarsız yaşanmaz. İnsanoğlu yaşadığı müddetçe hayvanlarımız da var olacaklardır. Öyleyse hayvanların yaşamlarına saygı duyarak yaşayalım. Onları koruyup yaşatalım ve sevelim.”