Ana Muhalefet Demokrat Parti Ulusal Güçler (DP-UG) Genel Başkanı Serdar Denktaş, mevcut hükümetin bittiğini ve uzatmaları oynadığını ileri sürerek, “Anladığım kadarıyla masadan kim kaçar oyunu oynanıyor. Düşme ihtimali olan bir hükümet herhangi bir protokol imzalayarak, bir sonra kurulacak hükümetin elini ayağını bağlamasın” dedi.

DP-UG basın bürosundan yapılan açıklamaya göre, Denktaş, konuk olduğu televizyon programında yaptığı konuşmada, özel televizyonlara verilen katkının kesilmesinin, uydu üzerinden yayın yapan kuruluşların yayınlarını kapatma noktasına getireceği ve bu durumun Kıbrıs Türk halkının sesini dünyada kısma anlamına geleceğini savundu.

Bunun kabul edilebilir olmadığını ifade eden Denktaş,  böyle bir durumun yıllarca haksız ambargolar altında kalan Kıbrıs Türk halkının sesini dünyadan da kısma anlamına geleceğine vurgu yaparak, hükümeti biran evvel bu kararından vazgeçmeye davet etti.

“SESİMİZ KESİLİYOR”

Serdar Denktaş, şöyle devam etti:

“Biz BRTK’nin o tek sesli döneminde, çok sesliliği savunur ve bu konuda ivedilikle adımlar atarken, büyük bir risk almıştık esasında. Çok tepkiler, inanılmayacak kadar suçlamalar yapılmıştı şahsımıza ama o gün bu riskli kararı alarak bugün hakikaten halkın her kesiminin konuşabildiği bir demokratik ortama kavuştuk.Şimdi ise yeni bir tehlike kapıda. Sesimiz kesiliyor”

Denktaş, ülkede özel televizyon kanallarının birden fazla haksız rekabetle savaştığını ileri sürerek,  “BRTK’ya devlet bütçesinden pay verilirken bundan özel kanallar yararlanamıyor. Bir başka rekabetin ise Türkiye televizyon kanallarının varlığından ötürü acentelerin reklamı Kıbrıs kanallarında tercih etmiyor olması” şeklinde konuştu.

“DEVLET KATKISI KESİLMEMELİ”

Ükedeki durum da göz önünde bulundurulduğunda kısıtlı olan reklam bütçesi ile de bu çarkın dönmesinin mümkün olmadığının bilincinde olduklarının altını çizen Denktaş, bu nedenle devlet katkısının kesilmemesi gerektiğinin altını çizdi.

Uydu katkı payının, CTP tarafından kesilmesini de manidar bulunan Denktaş, şöyle devam etti:

“Nedenini soruyoruz, neden olmadığını söylüyorlar. Tek dedikleri, ‘artık internet var. Dünya’da internet televizyonu gelişiyor. Bizimkilerde internet üzerinden yayın yapsınlar.’ Bu da demek oluyor ki yeniden evlerimizin çatısına anten kuracağız veyahut kendi kanallarımızı izlemeyecek, kendi sesimizi duyamayacağız”

“TÜRKEŞ İLE KONUYU GÖRÜŞTÜK”

Konunun bir başka sıkıntıyı da beraberinde getirdiğine dikkati çeken Denktaş, bunun da üniversitelerimizin Radyo-TV bölümünden mezun olan gençlerin işsiz kalması anlamına geldiğini söyledi.

Geçen hafta Ankara temasları çerçevesinde Türkiye Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş ile görüşmesinde konuyu gündeme getirdiğini söyleyen Serdar Denktaş, henüz bir sonuç almadıklarını ancak protokol görüşmelerinde konunun gündemde olması gerektiğini söyledi.

“DP’NİN HÜKÜMETTE BULUNMASI DURUMUNDA KATKI DEVAM EDECEK!”

Katkının devam etmesi için ellerinden geleni yapacaklarının sözünü veren Denktaş, bir hükümet değişikliği olması ve DP’nin de bu yeni hükümette bulunması durumunda katkının aynen devam edeceğini de sözlerine ekledi.

Denktaş, mevcut kanal yöneticilerine de seslenerek; “dayanabildiğiniz kadar dayanın. Bizde muhalefet olarak katkının devam etmesi için Meclis’te bastıracağız” dedi.

“YAYINLARLA KENDİ AYAĞIMIZA KURŞUN SIKIYORUZ”

Serdar Denktaş son zamanlarda özellikle televizyon programcılarının, çok yaygın olarak yayınlarında devlete olan inançsızlıkları ve Türkiye’ye yönelik saldırılarının kendisini rahatsız ettiğini ve üzdüğüne dikkati çekti.

Denktaş, şöyle devam etti:

“Bu devlet size televizyon kurma ve buralarda yayın yapabilme imkânı vermiş. Bu devlet sayesinde uydu vasıtasıyla sesiniz İngiltere, Avustralya, Amerika kısacası dünyanın her yerine ulaşıyorken böylesi bir imkâna karşılık siz her sabah devletimize ve Türkiye’ye yönelik saldırılarda bulunmak suretiyle aslında kendi ayağımıza kurşun sıktığınızı göremiyor musunuz? Hükümetleri, siyasetçileri istediğiniz kadar eleştirin. Ona bir şey diyen yok ama içinden geçmekte olduğumuz ortamda Türkiye ile ilişkiler açısından, iki halkı birbirine düşürecek her söz kendi ayağımıza kurşun sıkmaktır. Kendi devletimizi yerden yere vurmak ne demek? Bu devlet (KKTC) geleceğimizdir. Çözüm olacaksa bile eşit egemenliğimizin en önemli teminatıdır. Devletimize çok daha fazla sahip çıkmak gerekirken acaba ne yaptığınızın farkında mısınız, kendimizle dalga geçtiğimizin farkında mısınız?”

Bu tür yayınlarda Yüksek Yayın Kurulu’nun devreye girmesi gerekliliğine de dikkat çeken Serdar Denktaş, “Bunu karartma cezasını desteklemek anlamında söylemiyorum ancak bu tür yayınlarda Yüksek Yayın Kurulu devreye girmeli ve ikazda bulunmalı” dedi. 

“MEVCUT HÜKÜMET BİTTİ”

Serdar Denktaş, CTP-UBP koalisyonuna “Hükümete devam etmeyecekseniz içeriğini dahi bizden sakladığınız ekonomik protokolü sakın imzalamayın. Kurulacak olan yeni hükümetin de elini ayağını bağlamayın” dedi.

Mevcut hükümetin bittiğini iddia eden Denktaş, şöyle devam etti:

“Hükümetten ümidi kesmiş durumdayım. Anladığım kadarıyla masadan kim kaçar oyunu oynanıyor. Eli kulağında istifa edecek veya düşme ihtimali olan bir hükümet herhangi bir protokol imzalayarak bir sonra kurulacak hükümetin elini ayağını bağlamasın. Çünkü hükümet bitmiş, uzatmaları oynuyor” dedi.

KIBRIS MÜZAKERELERİ

Müzakere sürecine de değinerek, eleştirilerde bulunan Serdar Denktaş, bu yıl içinde olası bir referandumun gündeme gelebileceğini belirterek, endişelerini dile getirdi.

Denktaş, “Garantiler zayıflamış, sulandırılmış, hatta kaldırılmış. Siyasi eşitlik dikkate alınmamış. Kıbrıs Cumhuriyeti evrimleşmiş, bizde kendi devletimizi ortadan kaldırarak bu evrimin içerisinde yama olacağız. Böylesi bir plana evet demem beklenmesin. Böylesi bir anlaşma bizi yeniden çatışmaya götürür. Cumhurbaşkanı Akıncı’nın iyi niyetini anlıyorum ama benim için sonuç önemlidir. Biz bu adanın sahibiyiz” diye konuştu.

TABANIMIZ VE PARTİLİLERİMİZ SAĞLAM. PARTİSİNE HER DAİM SAHİP ÇIKAR”

DP’den istifalar konusuna da değinen Serdar Denktaş, şöyle devam etti:

“Her seçim arası, ‘DP bitti, bitiyor’ söylemlerinin ötesinde partililerimiz partilerine sahip çıkarak, bu iddiaları çürüttü. Yine çürüteceğine inanıyorum. Tabanımız ve partililerimiz sağlam. Kızgın olduğunda dahi karşıya çadır kurar, günün sonunda tekrar partisine döner, sahip çıkar. Dolayısıyla biz yolumuzu yürüyoruz. Kongremize hazırlanıyoruz. Eleştirdiğimiz her konunun alternatifini de ortaya koyarak farklı bir muhalefet yapıyoruz”