Rana Sarro
Ülkemiz gençlerine yönelik seminerler, eğitimler, kamplar ve büyük projeleriyle bilinen Gençlik ve Spor Dairesi, bütçe ve istihdam sıkıntısı yaşıyor.
Gençlerin zararlı alışkanlıklardan korunmasını sağlamaya çalışarak, gençlere yönelik eğitici ve bilgilendirici çalışmalar yapan Gençlik ve Spor Dairesi’nin faaliyetlerini, projelerini, yaptıkları çalışmaları ve bu yönde hükümetin sergilediği tutumu Müdür Gencay Eroğlu, Detay'a açıkladı.
Teknolojinin gelişmesiyle gençlerin teknoloji bağımlılığına işaret eden Gencay Eroğlu, teknolojinin doğru ve güvenli kullanımının önemine dikkat çekti ve bu yönde yaptıkları çalışmaları anlattı.
Belediyelerin faaliyet yapmadığı köylerde kurdukları gençlik merkezleri sayesinde gerçekleştirdikleri çalışmalar ile Uluslararası Kamplar Birliği Kongresi’nde delegelik kazanan gençlik kamplarını anlatan Gencay Eroğlu, ülke genelindeki tüm okullarda gerçekleştirecekleri ‘Hayatı Seviyorum Yaşamayı Seçiyorum, Uyuşturucuya Hayır Diyorum’ kampanyası ile ilgili de bilgiler verdi. Gencay Eroğlu Detay'a şöyle konuştu:
“TEKNOLOJİNİN DOĞRU VE GÜVENLİ KULLANIMI ÖNEMLİ”
“Gençlerin teknolojiye ulaşması güzel bir şeydir. Ancak önemli olan teknolojinin doğru ve güvenli bir şekilde uygulanmasıdır. Bizim gençlere öğretmemiz gereken bunun güvenli kullanımı ve yerinde kullanımıdır. Bu şekilde eğitim vermemiz gerekir. Eğer güvenli ve tedbirli bir şekilde kullanımını öğretirsek, ancak o zaman gençleri yoğun bir şekilde internet kullanımından kurtarabiliriz. Bizim güvenli internet kullanımı konusunda Telsim ile zaman zaman işbirliğinde seminerlerimiz oldu. Bu da çok da iyi oldu. Bunun geri dönüşümü de bize güzel bir şekilde geldi.”
“GENÇLERİN SOSYALLEŞMELERİNİ KISITLIYOR”
“Gençlere bakıldığında, bir kafede veya bir arkadaş grubunda herkesin elinde birer telefon olduğunu ve sohbet etme ortamlarının kalktığını görüyoruz. Bunu aslında kendileri de söylüyor. Sürekli elimizde telefon, facebook, instagram, twitter takip ediliyor. Ve bu birbirleriyle sosyalleşmelerini engellerler. Sosyalleşmelerini kısıtladıklarının da farkındalar. İşte bunu eğitimlerle gençlerimize öğretmemiz gerekir.”
“KÖYLERDE GENÇLİK MERKEZLERİMİZ VAR”
“Köylerde gençlik merkezlerimiz bulunuyor. Köylerde hiçbir sivil toplum örgütü yok ve belediyelerin faaliyet yapmadığı köylerde gençlik merkezlerimizi açtık. Amacımız, köylerdeki gençlerimize fırsat eşitliği yaratmaktır. Köylerdeki gençlerimize, sosyal, kültürel ve sportif faaliyet yapmalarına imkân tanımak için bu köylerimize biz merkezlerimizi açtık. Bu merkezlerimizde, zaman zaman hem gençlere, hem ailelere yönelik seminerler düzenliyoruz. Halk dansları, izcilik, müzik çalışmaları ve buradaki gençlerimiz yıl içerisinde birçok sosyal sorumluluk projeleri yaparlar. Yani gençlerimizin kişisel ve sosyal gelişimlerine katkı koyuyoruz. Ayrıca, aile, gençlik merkezi ve daire üçgenini oluşturarak, ailelerin de hem oralara sahip çıkmalarını, hem çocuklarına da sahip çıkmalarını, hem de yaptığımız aile toplantıları ve aile seminerleri ile zaman zaman yaşanan genç ve aile arasındaki çatışmaların giderilmesine de yardımcı oluyoruz.”
“KAMPLARIMIZA YOĞUN TALEP OLUYOR”
“Ayrıca, gençlik kamplarımızda var. Yine 31 Ocak’ta Kantara’da kış kampımız başlayacak. Bunun kayıtları devam ediyor. Yoğun bir talep var. Tabi oranın kapasitesi belli. Kış kampı olduğu için 3’er günlük yapıyoruz. Yoğun bir talep var. Burada da yine sosyal, kültürel ve sportif faaliyetler yapılıyor. Gençlere kendilerini ifade etme imkanı tanıyoruz. Kendilerine olan güvenlerini kazanmaları için faaliyetler yapıyoruz. Ve kamplarımıza da gerçek anlamda bir marka oldu. Çünkü biz Ekim ayında, kamplardan eğitim sorumlumuz Orhan Hoca ile Antalya’da düzenlenen Uluslar arası Kamplar Birliği Kongresi’ne katıldık. Ve burada kampımızın uluslararası delegeliğini kabul ettirdik. Bu da demek oluyor ki, kamplarımızda gerçekten kaliteli bir eğitim veriyoruz. Kamplarımızın kapasitesi 120 civarındadır. Gönül arzu eder ki daha çok kapasitemiz olsun. Daha çok kapasitemiz olsa, her dönemde daha çok gencimize hitap edebileceğiz. Kamplarımıza gidemeyenler çok üzülür. Biz onlardan fazla üzülürüz.”
“HAYATI SEVİYORUM YAŞAMAYI SEÇİYORUM”
“Bunun yanı sıra, bizim çok geniş katılımlı ve uzun soluklu bir çalışmamız var. ‘Hayatı Seviyorum Yaşamayı Seçiyorum, Uyuşturucuya Hayır Diyorum’ kampanyamız başladı. Bununla ilgili olarak kamu spotlarımız, afişlerimiz hazırlandı ve şuanda ada genelindeki tüm okullar geziliyor. Sosyal Hizmet Uzmanı Barış Başel tarafından öğrencilere, sigara, alkol ve uyuşturucu ile ilgili seminerler veriliyor. Burada ‘hayır deme becerisini’ geliştiriyoruz. Okullarda seminerlerimiz 10 Aralık tarihinde başladı. Seminerlerimiz 8’inci sınıflara yöneliktir. Çünkü 8’inci sınıflar bir geçiş dönemidir. Ergenlik döneminin en yoğun yaşandığı dönemdir. Dolayısıyla 8’inci sınıfları seçtik. 6 Mart’ta öğrencilere verdiğimiz seminerlerimiz tamamlanacak.
“ÜLKEDE BİR İLK…”
Sigara, alkol ve uyuşturucuya çocukların nasıl başladığı ile ilgili 2011 yılında yaptığımız anket sonucunda, arkadaş çevresine ‘hayır’ diyememe sonucu çıkmıştı. Dolayısıyla, bu anket neticesinde bu yola çıkmıştık. O zaman ‘Geleceğimizi şimdiden yaratalım’ sloganıydı. Şimdi de farklı bir sloganla ‘Hayatı Seviyorum Yaşamayı Seçiyorum, Uyuşturucuya Hayır Diyorum’ sloganıyla yola çıktık. Tabi ki Gençlik Dairesi’nin tüm organizasyonları, ‘Geleceğimizi şimdiden yaratalım’ ana başlığı altındadır. Çünkü gençlerimize biz organizasyonlar, faaliyetler, kamplar yaratırsak, gençlerimizin enerjilerini aktaracakları faaliyet alanları yaratırsak gençlerimiz bu zararlı alışkanlıklardan uzaklaşacaktır. 2009 yılında göreve başladığımda, Gençlik Dairesi olarak tüm bunları hedefledik. Ve bir vizyon ve misyon çalışması yaparak bu yola çıktık.
“GENÇLERİN ‘HAYIR’ DEME BECERİSİ GELİŞTİRİLİYOR”
2011 yılında yaptığımız anket çerçevesinde, öncelikle gençlerin ‘hayır’ deme becerisinin geliştirilmesi eğitimleri veriliyor. Sadece uyuşturucu değil, sigara ve alkolün de zararlarını işliyoruz. Bu üç bacaklı, kapsamlı ve uzun soluklu bir projedir. Biz bunu 2011-2012 yılında da yine aynı şekilde yaptık. Ama orada aileler boyutu yoktu. Şimdi gençlerden başladık, öğretmenler ayağı da bir yandan devam ederken, diğer yandan ailelere de eğitim vereceğiz. Bu hafta bölge bölge öğretmenlere yönelik seminerlerimiz başlayacak. Onlar devam ederken, projenin aile ayağı başlayacak. Bu kadar kapsamlı, geniş katılımlı ve ülkedeki tüm okullarda seminer verilmesi ülkede ilk ve tektir. Harcanan bu emek ve zaman, gençlerimiz içindir. Gençlerimizi zararlı alışkanlıklardan uzaklaştırmak içindir. Taşın altında elimizi koyduk ve büyük bir seferberlik başlattık.”
“GENLİK DAİRESİ’NİN BÜTÇESİ KESİLDİ”
“Bu yolda herhangi bir destek görmüyoruz ve engellerle karşılaşıyoruz. Mesela bütçemizin kesilmesi düşündürücü bir olaydır. Çünkü gençlerin önünü açmak, zararlı alışkanlıklardan uzaklaşmasını istiyorsanız, tüm bu faaliyetleri yapmak için bütçenizin olması gerekir. ‘Gençlik bizim için önemlidir’ diyorlar. Peki, gençlik sizin için önemliyse, neden doğru düzgün bir bütçe vermiyorsunuz? Ondan sonra da, x organizasyonu yapacaksınız diyorsunuz. Paranız olmazsa nasıl yapacaksınız? Ama biz yine de yılmadık ve gençlerimiz için her türlü imkânı sağlamaya çalışıyoruz. Bunun yanı sıra bizden özellikle bazı belediyeler ve bazı okullarımız belli konularda yardım istiyor. Örneğin Girne Belediyesi ve 23 Nisan İlkokulu ortaklığında ailelere yönelik bir eğitim semineri yapıyoruz. Çocukların riskli davranışlarının ne olduğu konusunda bir seminer olacak. Evden kaçma, okuldan kaçma, kendine zarar veren davranışlar, sigara, alkol ve madde kullanımı, erken yaşta riskli cinsel deneyimler, çocuk sağlığı ve beslenmesi, güvenli teknoloji kullanımı, okuldaki çocuğun başarısını artırmak için anne babaya düşen görevler konularında bir eğitim verilecek. 23 Nisan Okulu Müdürümüzden böyle bir talep geldiği için, onlara da yardımcı olmaya çalışıyoruz. Bu da o projenin bir başlangıcı olmuş oluyor. Dediğim gibi ailelerin eğitimi ve bilinçlendirilmesi de çok önemli bir unsurdur. Dolayısıyla aileler bölümünü de başlatmış oluyoruz.”
“GENÇLİK DEMAGOJİSİ YAPANLAR GENÇLİK BÜTÇESİNİ KESENLERDİR”
“Bütçemizin kesilmesi bir engeldir. Her yılsonunda yeni bir bütçe hazırlanır ve o yeni bütçenin Bütçe Dairesi’nde çalışması olur. Onayı olur. Sonra Meclis Alt Komitesine gider ve orada bütçenin artırılması için itiraz olur ve bütçe orada onaylanır. Orada artırılırsa artırılır. Genel Kurul’da yapılan bir şey yoktur. Sadece el kaldırılır ve el indirilir. Esas artırılmasının yeri alt komitedir. Bizim maalesef 2 yıldır hem geriye düşüş olduğu gibi hem de alt komitedeki milletvekilleri tarafından artırılması reddediliyor. Demek ki bir takım çevreler bizim çalışmalarımızdan rahatsız oluyor ki bizim çalışmalarımızı engellemek istiyorlar. Bunun başka bir açıklaması yok. Bu yıl da 2013’ten 2014’e geçerken yüzde 4 bir düşüş oldu. Normalde artırılır. Bizde kesildi, yüzde 4 geriye düştük. Bu yıl biz 2013 bütçesine denk bir bütçeye geldik. Yani artması gerekirken, bizim bu 2 yılda yüzde 9 oranında düşüşümüz oldu. Demek ki gençlerimizi düşünmüyorlar. Şimdi meydanlarda ‘gençlik bizim için önemlidir’ diyenler, en fazla gençlik demagojisi yapanlar, nutuklar savuranlar, bugün ülkenin Gençlik Dairesi’nin bütçesini kesenlerdir. Bu gençler tarafından düşünülmesi gereken bir noktadır diye düşünüyorum.”
“İSTİHDAMA İHTİYACIMIZ VAR”
“Gençlik Dairesi olarak, gönüllüler ordusu ile bu çalışmalarımızı ve faaliyetlerimizi yürütüyoruz. Gençlik Dairesi’nin istihdama ihtiyacı vardır. Kantara Gençlik Kampı’nda ve merkezimizde istihdama ihtiyaç var. Devlet dairelerinde yığılma olduğu gerekçe gösteriliyor. Ama bazı dairelerde ise eksik personelle çalışmaların yürütüldüğü ve istihdama ihtiyaç olduğu göz önünde bulundurulmuyor.”
