Kubilay Kurçer

Dr.Çiğdem Dürüst, ülkedeki işsizlik oranının ve yoksulluk seviyesinin ciddi boyutlara ulaştığına değinerek, hayata ve geleceğe umutla bakabilmenin her geçen gün zorlaştığını söyledi. Kıbrıs Türk halkının zorluklara karşı bireysel mücadelelerle dayanmaya çalıştığını vurgulayan Dürüst, yeni göç dalgasının başlayabileceğini aktardı. 

Eğitime bütçesiyle ilgili düzenlemeler yapılarak, mevcut bütçeyle daha iyi koşullar yaratılabileceğinin altını çizen Dürüst, akademik anlamda toplumun değerini bilen insanların bulunmasından dolayı beyin göçünün yaşanmasına gerek olmadığına işaret ederek, döviz borçlanmalarına engel olunması söyleminin “popülist” söylem olduğunu aktardı. ADA TV’de Cansu Örmeci’nin sunduğu Öğlen Ajansı programına konuk olan Dr. Çiğdem Dürüst, kadınların beklentilerinin insan hakları adına iyileştirilememesinin “utanç verici” olduğunu vurguladı. 

“GELECEĞE UMUTLA BAKABİLMEK HER GEÇEN GÜN ZORLAŞIYOR” 

Dr.Çiğdem Dürüst, ülkedeki işsizlik oranının ve yoksulluk seviyesinin ciddi boyutlara ulaştığına değinerek, “Hayata ve geleceğe umutla bakabilmek her geçen gün zorlaşıyor” dedi. 

Kıbrıs Türk halkının zorluklara karşı bireysel mücadelelerle dayanmaya çalıştığını vurgulayan Dürüst, yeni göç dalgasının başlayabileceğini söyledi. “Koşullara göre kendimizi yeniden dizayn edelim” söyleminin “umutsuzluk” olduğunu dile getiren Dürüst, temel sorunların sadece dövize endeksli olmaktan dolayı olmadığına işaret ederek, uluslararası düzeyde tanınmamış olmaktan dolayı alınan gümrük vergilerinden dolayı ülkenin üst düzeyde olumsuz etkilendiğini kaydetti. 

“Her şey değişti” görüntüsü yaratmanın “sonuca giden yolu” açmayacağını belirten Dürüst, “Sistemin kendisi zamana yanıt vermiyor, bugünkü ihtiyaçlar karşılayamıyor, koltukta kimin oturduğundan ziyade koltukların nasıl doldurulduğu önemlidir” ifadesini kullandı. Çiğdem Dürüst, toplumun bireyselleştiğini, yönetimi devrettiği insanlar tarafından yönetildiğinin altını çizerek toplumun zihniyetinden güvensizliği bir kenara atmanın sağlanmasının giderek imkansızlaştığını kaydetti.

“MEVCUT BÜTÇEYLE DAHA İYİ KOŞULLAR YARATILABİLİR” 

Eğitime bütçesiyle ilgili düzenlemeler yapılarak, mevcut bütçeyle daha iyi koşullar yaratılabileceğinin altını çizen Dürüst, akademik anlamda toplumun değerini bilen insanların bulunmasından dolayı beyin göçünün yaşanmasına gerek olmadığına işaret ederek, “İmkanlar istenilen şekilde yaratılmadığı için harcanan paraların karşılığı yok. Ekonomik alanı genişletmek adına aracıların fazla olmasından dolayı oluşan sıkıntılar, bizi vardığımız noktaya getirdi” ifadesini kullandı. 

“DÖVİZ BORÇLARIYLA İLGİLİ SINIRLAMALAR, POPÜLİST YAKLAŞIM” 

Bankaların kendilerini güvence altına alabilmek için insanlara döviz borçlanmalarıyla ilgili duvar oluşturmasının, ekonomik anlamda çözüm sağlamayacağını belirten Dürüst, döviz borçlanmalarına engel olunması söyleminin “popülist” söylem olduğuna vurgu yaparak, yerel bankaların rekabet edebilme gücünün arttırılmasıyla yurttaşa hizmetin daha yumuşak sağlanarak para piyasasının canlandırılabileceğini söyledi. 

TC Yardım Heyeti’nin yatırımlarıyla ilgili değerlendirmede bulunan Dürüst, “TC Yardım Heyeti yatırım yaparken kendi koşullarını daha ön planda yapması normal fakat daha öncelikli yatırımlar var. Suyun nereye gideceğiyle ilgili sıkıntı da var” dedi. 

“KADININ ŞİDDETE UĞRADIĞINI SÖYLEMEKTEN ÇEKİNEN TOPLUMDA YAŞIYORUZ” 

Kadınların beklentilerinin insan hakları adına iyileştirilememesinin “utanç verici” olduğunu vurgulayan Dürüst, toplumun kendi içinde çağdaş ve eğitim seviyesi yüksek olma konusunda övünmesine rağmen kadının bazı alanlarda dışlandığına değinerek, “10 kişilik kabinde 1 kadın var. Kadınların, yaşamın her alanında eşit standartlarda katılmalarına katkı sağlayacak yasal düzenlemelerle zorunluluk yaratılmalı, uygulanmadığı zaman gerekli cezalar verilmelidir” dedi. 

Erkeklerin başarılı olduğu alanların “sadece erkeğe özel” alanlar olmadığını vurgulayan Dürüst, kadının şiddete uğradığını söylemekten çekinen toplumda yaşandığını kaydetti.