Aybeniz Küzeci

Bakanlar Kurulu’ndan, 10 Haziran 2015 tarihinde geçirilerek 12 Haziran’da da Resmi Gazetede yayınlanan Eczacılık Mesafe Tüzüğü’ne, KKTC vatandaşı olan eczacılık bölümü öğrencilerinden tepkiler gelmeye devam ediyor. Doğu Akdeniz Üniversitesi (DAÜ) Eczacılık Bölümü 4. Sınıf öğrencisi Çağın Korkmazer, 350 metre yarıçapla eczane açılmasının belki de açılamamasının nedenlerini anlattı.

Korkmazer,  “Tüzük şu anda mevcut olan bir eczanenin en az 350 metre yarıçap uzağına eczane açmamamızı öngörüyor. Buda bir nevi yasak demektir. Şehir içlerine açamayacağız. Yapılan araştırmalarda şehir içinde yirmiye yakın yer bulunuyor. Şu an da toplam 192 eczacılık bölümü öğrencisi bulunmaktadır. Bu 192 kişiden 20 tanesi de eczane açtıktan sonra adamızda eczane açılamayacaktır. Bu şekilde yaklaşık 170 öğrenci mağdur olacaktır” dedi.

“Fahiş bedellere eczane satışı olacak…”

Tüzükle birlikte, ileriki dönemlerde eczanelerin fahiş fiyatlara el değiştirmesi tehlikesinin gündeme geldiğini savunarak şunları söyledi, “Bu tüzük şuanda mevcut olan eczaneler aynı şekilde açık kalacaktır. Hatta çocuğuna bırakmak isterse eczacı, eczaneler üzerinden yapıldığı için bırakabilecek. Çocuğuna eczanesini bırakabilecek. Biz mevcut yeni öğrenciler mezun olup gittiğimizde eczane açmaya 350 metre yarıçap uzağına açmak zorunda kalacağız. Hatta mevcut bir eczacı emekli olmak istediğinde eczanesini satabilecek. Bizde mecburen almak zorunda kalacağız. Çünkü şehir içlerine zaten açamayacağımız için satılanları mecburen almak zorunda kalacağız. Buda fahiş bedellerle eczaneleri ikinci kez bize satabilme imkanı sağlayacak. Bu bir nevi hava parası olarak adlandırılan bir şeydir.”

“Biz bu tüzüğe tamamen karşı değiliz, ama…”

İngiltere Kingston Üniversitesi’nde okuyan 5.sınıf öğrencisi Bahar Nurluöz ise, “Biz bu tüzüğe tamamen karşı değiliz. Böyle bir algı yaratılmasın” dedi.  “Aksine biz düzenleme yanlısıyız” diyen Nurluöz, “Düzenlemenin geçici değil ömürlük bir düzenleme olmasını istiyoruz” açıklamasını yaptı.

Nurluöz konuşmasının devamında şunları aktardı, “İlk önce denildi ki bu tüzük sadece eczane açılışlarını ve yerlerini düzenleme amaçlı çıkarılan bir tüzüktür. Fakat biz savunduk ki kesinlikle kısıtlama ve yasaklama getirildi. Nasıl oluyor bu? Şu anda tüzükte diyor ki ‘Eczane Açılmayacak Yerler’ bu zaten başlı başına bir yasaklamadır. Üniversite ve sair eğitim kurumlarına ait kampüsler, alışveriş merkezleri içerisinde, hava ve deniz limanlarında, özel hastane, sağlık kuruluşları ve dispanserleri içerisinde veya bunlarla aynı bina veya kampüs içerisinde eczane açamayacağımız yerler belirtilmiştir. Birincisi biz kesinlikle halk sağlığını ve halka vereceğimiz hizmeti göz önünde bulundurarak konuşacaksak eğer hava ve deniz limanlarında ve bu gibi yerlerde neden açılmayacağı konusuna mantıklı bir cevap bulamayız. Çünkü yolculuk yapacak olan insanlar acil bir durumda eczaneye gereksinim duyabilir. O kişinin dönüp şehir içerisine dönmesi çok elverişli bir durum değildir.”

“Tüzükte çifte standart var…”

Tüzükte çifte standartlar olduğunu ileri süren Nurluöz “Bu geçirilen tüzükte 3. ve son madde olarak şöyle bir şey var. ‘Bu tüzüğün yürürlüğe girdiği tarihte kayıtlı eczacı olup, ilk defa kendi adına eczane açacak eczacılar için bu tüzük kuralları uygulanamaz.’ Yani şöyle bir şey biz yeni mezunlar var olan bir eczanenin yerine eczane açmamız etik değilse ve bu kesinlikle sektörü düzenleme başlığı altında geçirilen bir tüzükse eczanesini ilk kez açacak olan devlette çalışan eczacının benim yanıma gelip eczane açması ne kadar etiktir. Eğer bu da etikse ben neden açamıyorum. Yani eğer bir düzenleme getirilecekse neden belirli bir zümreyi koruyarak açıklık getiriliyor. Bu sorgulanması gereken en önemli konulardan birisidir” ifadelerini kullandı.

İnsiyatif yeni düzenlemeyi de kabul etmiyor 

Öte yandan Bakanlar Kurulu, Kıbrıs Türk Eczacılık Öğrencileri İnisiyatifi’nin çağrılarına kayıtsız kalmadı ve son yapılan Bakanlar Kurulunda tüzüğe “31 Aralık 2015 tarihine kadar Eczacılık Fakültelerinden mezun olan veya mezun olacak olan öğrenciler açısından mevcut tüzük uygulanmaz” maddesi ekledi. Ama insiyatif öğrencileri bunu da kabul etmiyor ve karşı çıkıyor. 

Eczacılık Öğrencileri İnsiyatifi adına yapılan açıklamada; “Kararla birlikte muaf tutulan gelecekleri kurtulan arkadaşlarımız için sevinçliyken, sınıflar arasındaki ayrımcılık, böl ve yönet kampanyası yürütülmesinden dolayı üzgün olduğumuzu bildiririz. Eğer yeni bir düzenleme yapılacaksa muaf tutulacak kısmın tüm eczacılık öğrencilerinin olması gerektiğini, bu şekilde öğrenciler arasında ayrım yapılmasının kabul edilebilir olmadığını belirtmek isteriz” denilerek mücadeleye devam edileceği belirtildi.