Duygu Alan

Öğretmen sendikaları, 2016- 2018 Protokolü’nü yorumladı. Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) Genel Sekreteri Şener Elcil, protokolde eğitimde yapılması planlanan değişikliklerin doğru istatistiksel verilere dayanılmadan, tamamen art diyetle hazırlanmış düzenlemeler olduğunu öne sürdü.

Hükümetin amacının öğretmenlerle kavga etmek olduğunu ileri süren Elcil, “Madem hükümet öğretmenle kavga etmenin yolunu arıyor. O halde hodri meydan” diye konuştu.

Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS) Başkanı Tahir Gökçebel ise 2016- 2018 Protokolü’nün çalışanların yasal haklarını gasp etmeye yönelik bir adım olduğunu iddia etti.

Gökçebel, “AKP eliyle dayatılan 2016-2018 paketi ekonomik olmaktan öte siyasi amaçlıdır” dedi.

Elcil: Tamamen art niyetle hazırlanmış

Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) Genel Sekreteri Şener Elcil, 2016- 2018 Protokolü’nde eğitimde yapılması planlanan değişikliklerin doğru istatistiksel verilere dayanılmadan, tamamen art niyetle hazırlanmış düzenlemeler olduğunu öne sürdü.

Elcil, şunları söyledi: “Öğretmenlerin ders yükünün OECD ortalamasına yükseltilmesi yönünde bir düzenlemeden söz ediliyor. Ancak biz de öğretmenin der yükü zaten OECD’nin üzerinde. Ayrıca yeni düzenlemede ‘her öğretmene 6-9 öğrenci düşer’ diye bir ibare var. Bu zaten tamamen sakat bir düşünce ile hazırlanmıştır. Bizde lise ve ortaokullarda her branş öğretmeni ayrıdır. Hele meslek liselerinde tüm derslerin öğretmeni ayrıdır. Bunu öğrenci başına bölemezsiniz. İlkokullarda da 4 özel ders öğretmeni vardır. Burada da bir bölme yapamazsınız. Yine bizde öğretmenlerin çalışma saatleri, Almanya’dan, İngiltere’den daha az değildir. Kaldı ki bu iki ülke gelişmekte olan değil gelişmiş ülkelerdir. Dolayısıyla bunlar tamamen art diyetle hazırlanmış düzenlemelerdir.”

“Hodri meydan”

Protokole göre eğitim alanında öngörülen bu düzenlemelerin hayata geçirilmesinin mümkün olmadığını savunan Şener Elcil, “Bu hükümetin bunları başaracağına inanmıyorum çünkü öngörülen değişikliklerin bir zemini yoktur. Kaldı ki her şey ihtiyaç doğar ve bu öngörülen düzenlemelere ihtiyaç yoktur” dedi.

Şener Elcil, 2016- 2018 Protokolü’nde eğitimde yapılması planlanan değişiklikleri okuduğunda aklına Candan Erçetin’in “Yalan” adlı şarkısının geldiğini söyledi.

Hükümetin amacının öğretmenlerle kavga etmek olduğunu öne süren Elcil, “Madem hükümet öğretmenle kavga etmenin yolunu arıyor. O halde hodri meydan” diye konuştu.

“Yapılması gereken düzenlemeler başka”

Şener Elcil, eğitimde yapılması gerekenin yeni müfredatların, programların, öğrenci merkezli olarak hayata geçirilmesi olduğunu fakat bununla ilgili herhangi bir çalışma yapılmadığını söyledi.

Elcil, “Yapılması gereken yarışmacı sınavların kaldırılmasıdır, devlet okullarına cari bütçe ayrılmasıdır. Devlet okullarında yetersiz olan özel eğitim, rehberlik psikoloji ve danışmaların alınmasıdır, yeni altyapı imkanlarının sağlanması, özellikle meslek okullarının çağdaş anlamda düzenlenmesi ve çalışma hayatı ile uyum içinde faaliyet göstermesidir. Eğitimin ırkçılıktan, şovenizmden, cinsiyet ayrılığından kurtarılmasıdır” dedi.

Gökçebel: Amaç çalışanların yasal haklarını gasp etmek

Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS) Başkanı Tahir Gökçebel, 2016-2018 Protokolü’nün çalışanların yasal haklarını gasp etmeye yönelik bir adım olduğunu iddia etti.

“AKP eliyle dayatılan 2016-2018 paketi ekonomik olmaktan öte siyasi amaçlıdır” diyen Gökçebel, şunları söyledi: “Eğitimde, Türkiye’yi örnek göstererek Türkiye’de öğrenci başına düşen paranın 3 bin 500 TL, bizde ise 10 bin TL olduğunu iddia ederek öğretmen maaşlarını kırpmaya yönelik düşünceleri var.  Tüm memurlara ve öğretmenlere prim kesinti oranlarını artırarak güya emekli fonlarını, sandıklarını kurtaracaklar. Norm kadro yapısına geçecekler hesapta. Siyasi partilere bağlı okul müdürleri atayacaklar. Tüm kamuyu siyasete büründürecekler. Taşımacılığı büyük oranda kaldıracaklar, yine öğrencilere bursları kesecekler, emeklilik yaşını 65’e çekecekler, tüm memurları ve öğretmenleri tamamen istihdam biçimini değiştirecek şekilde adım atmayı hedefliyorlar.  İstihdamdan sonra da özellikle joker öğretmen ve memur uygulaması yapacaklar yani bir yerde memur veya öğretmen eksik olduğunda siyasi kararla başka yere aktarmayı çözüm olarak sunacaklar. Bu bütün kamunun siyasallaşması anlamını taşır.”

Pakette açıkça sermaye lehine, haklar budanarak geniş kesimlerin köleleştirmenin hedeflendiğini öne süren Gökçebel, “Bu paketi dayatan AKP de uygulamaya sokacak olan işbirlikçi hükümet de Kıbrıs Türk toplumuna ihanet etmiş olacaktır” diye konuştu.