Yunan internet sitesi Euro2day'in yayınladığı tutanaklara göre AB’li yetkililere “53 senedir bekliyoruz. Bizimle dalga geçiyorsunuz.” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz istediğimiz zaman Yunanistan ve Bulgaristan sınırlarını açıp, göçmenleri otobüse bindirip gönderebiliriz.” dedi. Juncker, “AB ile anlaşmak istediğinizi sanıyordum. Şimdi ise kendimi aldatılmış sayıyorum.” diye sitem etti.

Yunanistan’ın ‘Euro2day’ adlı internet sitesinde bugün yayımlanan “Yunanistan arkasındaki kalın oyun” başlıklı yazıda, Antalya’da gerçekleşen G-20 Zirvesi çerçevesindeki mini zirvenin gizli tutanakları olduğu iddia edilen belgelere yer verildi. Türkiye'nin ev sahipliğinde Antalya'da yapılan G20 Zirvesi kapsamında 16 Kasım'da Cumhurbaşkanı Erdoğan, AB Konseyi Başkanı Donald Tusk ve AB Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker ile bir araya gelmişti. Regnum Otel'deki basına kapalı görüşme, bir saat sürmüş kabulde Avrupa Birliği (AB) Bakanı Beril Dedeoğlu ve Dışişleri Bakanı Feridun Sinirlioğlu da hazır bulunmuştu. 

Tutanaklara göre Erdoğan, AB’li yetkililere ‘Eğer iki yıl için 3 milyar Euro verecekseniz hiç konuşmayalım’ derken, devreye giren Sinirlioğlu’nun uyarısı ile Tusk ve Juncker, göçmenlere harcanmak üzere her iki yılda bir değil, her yıl 3 milyar Euro taahhüt edildiğini kabul etti. Juncker, “Lütfen İlerleme Raporu’nu seçim sonrasına ertelediğimizi unutmayın. Bu yüzden eleştirildik de. Para konusunda Donald ve ben daha fazla oynama yapamayız. Bir an önce rakamı açıklığa kavuşturmamız lazım.” demesi üzerine Erdoğan, “AB’nin parasına ihtiyacımız yok. İstediğimiz zaman Yunanistan ve Bulgaristan sınırlarını açabiliriz ve göçmenleri otobüslere bindirip gönderebiliriz. Eğer her iki yılda bir 3 milyar Euro derseniz, müzakereyi sürdürmemizin gereği kalmaz. Euro krizinde Yunanistan, 400 milyar Euro aldı. O paranın bir miktarı ile Suriye’de güvenli bir bölge oluşturursak göçmen sorunun tamamını halletmiş oluruz.” diye cevap verdi. Tusk ise bunun üzerine Türkiye’nin hiçbir zaman resmi olarak AB’den göçmen için para yardım talebinde bulunmadığını ileri sürdü.

"ÇOK DRAMATİK GELİŞMELER YAŞANABİLİR"

Paris saldırılarından sonra bazı AB üye ülkelerin Schengen’den dahi vazgeçme fikri içinde olduğunu ifade eden Tusk, “Sizinle acil bir çözüm üretemezsek çok dramatik gelişmeler yaşanabilir.” demesi üzerine Erdoğan, “Herhangi bir mutabakata varamazsanız çözümüz ne? Göçmenleri öldürmek mi?” diye sordu. Tusk, bunun üzerine Schengen anlaşmasının askıya alınması durumunda Türkiye’nin de AB ile vize muafiyetinin anlamını yitireceğini söyledi.

"İLERLEME RAPORU ERDOĞAN’IN İSTEĞİ DOĞRULTUSUNDA ZAMANINDAN GEÇ YAYIMLANDI"

Erdoğan, İlerleme Raporu’nun AKP’nin seçimi kazanmasına katkıda bulunmadığını, bu raporun zaten bir tür hakaret olduğunu söyledi. Erdoğan, “Kim hazırladı bu raporu? Nasıl böyle bir raporla ortaya çıkarsınız? Bu gerçek Türkiye değil. Gerçeği duymak için bana gelip sormadınız. Birçok Türk bu gibi raporlar yüzünden AB üyesi olmak istemiyor.” Yayımlanan ilerleme raporuna tepki gösterdi. Juncker bunun üzerine İlerleme Raporu’nun zamanından daha geç yayınlanmasının Erdoğan’ın isteği üzerine gerçekleştiğini söyledi.

JUNCKER: KENDİMİ ŞİMDİ ALDATILMIŞ SAYIYORUM

Juncker, “Yoksa neden erteleyip eleştirilmeyi göze alalım? AB ile anlaşmak istediğinizi sanıyordum. Şimdi ise kendimi aldatılmış sayıyorum. Biz üzerimize düşeni yaptık.” dedi. Erdoğan, Juncker’e “Tutulan tek bir söz, somut bir ilerleme örneği gösterin.” diye cevap verince Juncker, gerekli kaynakların toparlandığını, üyelik konusunda adım atmak için gerekli iradenin olduğunu, vize antlaşmasının hızlandırılacağını ama bunların zaman aldığını söyledi.

ERDOĞAN: 53 SENEDİR BEKLİYORUZ, BİZİMLE DALGA GEÇİYORSUNUZ

Tutanaklara göre Erdoğan, AB’nin Türkiye için hiçbir şey yapmadığında ısrar etti. Erdoğan, “Para, mülteciler için, Türkiye için değil. Üstelik üyelik öncesi fonlarını kullanıyorsunuz. Ortada hiçbir şey yok. Tek bir müzakere başlığı yok. 53 senedir bekliyoruz. Bizimle dalga geçiyorsunuz.” dedi. Juncker ise söz konusu 53 sene zarfında Türkiye’nin her zaman örnek bir demokratik bir yönetime sahip olmadığının altını çizdi. Erdoğan büyük bir (dünya) savaşına imza atan İngiltere ve Almanya’nın da demokratik olmadığı dönemler olduğunu söyledi.

"SİZİ BRÜKSEL’DE BİR PRENS GİBİ AĞIRLADIK"

Tutanaklarda yer alan ifadeye göre Juncker anlaşma meselesine geri döndü ve “15 gün içerisinde bir çözüme ulaşmalıyız. Çok çalışıyoruz ve sizi Brüksel’de bir prens gibi ağırladık” dedi. Erdoğan cevap verdi: “Prens gibi mi? Tabii ki, ben bir 3. dünya ülkesi lideri değilim.” 

Juncker, Türkiye için 28+1 zirvesine hazır olduklarını, bunun hiçbir ülke için yapılmadığını ekledi. Erdoğan, “Tabii ki. Ben de aynını yapardım. Ama yüzüme baka baka hakaret etmeyin.” dedi. Erdoğan “Bence AB Türkiye’yi istemiyor. Öyleyse bunu açıkça söyleyin. Bizim açımızdan da bir rahatlama olur.” dedi. (CİHAN)