Gül Çakır

Eski CTP Genel Sekreteri Kutlay Erk, özel televizyonların sorunları konusunda, eskisi gibi tek kanallı bir ülke olmakla burun buruna olunduğunun altını çizdi 

İçten ve dıştan gelen haksız rekabet, Haziran ayında aldıkları tazminatların kesilecek olmasından dolayı özel yayıncılığı zor günler beklerken, Star Kıbrıs konuyla ilgili yayımlarını sürdürüyor. Konuyla ilgili görüşlerine başvurulan eski CTP Genel Sekreteri Kutlay Erk,özel yayıncılığı trajik günlerin beklediğini söyledi. Kutlay Erk, televizyonların kendi kaynakları ile sürdürülebilir oldukları zaman daha bağımsız ve daha özgür olabildiklerini vurgulayarak, ancak ülkemizin mevcut koşullarında televizyonların kendi kaynakları ile sürdürülebilirliği olanağının sınırlı olduğunu söyledi. Özel televizyonlara katkı paylarının kesilmesine sadece 3 ay kalması ve içine düştükleri durumdan çıkmak için en kısa sürede devletle bir uzlaşmaya varmaları gerektiğini kaydeden Erk, “Medyada bir trajedi olacağını düşünüyorum. Ve eğer bu trajediyi daha çok abartırsak eskiden olduğu gibi tek kanallı bir ülke haline döneceğiz” dedi. Devletin özel televizyonlara katkı payını sürdürmesi gerektiğini belirten Erk, katkı yapılırken de hassas olacağı noktanın, medya kuruluşlarının da devlete karşı olan yükümlülüklerini yerine getirmiş olmaları doğrultusunda olacağını ifade etti. 

REKLAM PASTASI BÖLÜNÜYOR 

Ada TV’de yayınlanan ve Nihan Yücel’in hazırladığı Öğlen Ajansı programına konuk olan Erk, Türkiye kanallarında ve gazetelerinde yayınlanan reklamların engellenemediğini ve dolayısıyla bunların buradaki tüketiciye ulaştığını ifade ederek, malların Kuzey Kıbrıs ithalatçısının da doğal olarak reklam yapma ihtiyacı hissetmediğini belirtti ve bunun büyük bir kayıp olduğunun altını çizdi. Eski CTP Genel Sekreter Kutlay Erk, “Küçük bir pazar, reklam pastası çok bölünüyor. Bunun yanında da özellikle Türkiye kökenli emtianın reklamı Türkiye kanallarında, Türkiye gazetelerinde yapıldığı için tabi ki yerel olarak da bunlar reklamlar yapılmıyor. Bu çok uzun zamandır tartışılan ancak çözüm üretilememiş bir konudur” dedi. 

“REKLAM GELİRLERİNDEN FONLAMA ALINABİLİR” 

Erk sözlerini şöyle sürdürdü: “Bence bütün medya kuruluşları bir araya gelip, uygulanabilir, kendi aralarında sürdürebilecekleri, birbirlerinin fiyatlarını kırmayacakları bir ilkede anlaşmaları lazım. Hükümetle de, özellikle Türkiye kökenli emtianın reklamları üzerinde nasıl bir kaynak yaratılabilir, bu konunun çözülmesi gerekir” ifadelerini kullandı. Erk, bu çözümün pahalılık yaratmayacak bir şekilde de düşünülmesi gerektiğini ifade ederek, “ Belki RTÜK ile anlaşılarak onların bu ürünlerdeki reklam gelirlerinden bir pay almak üzere bir çözüm düşünülebilir. Bu konuyu RTÜK’le çözüp onun reklam gelirlerinden fonlama almayı denemeleri lazım diye düşünüyorum” dedi. 

“DEVLETİN ÖZEL TELEVİZYONLARA KATKI PAYINI SÜRDÜRMESİNİ DİLİYORUM” 

Haziran ayında devletin özel kanallara verdiği reklamın kesileceğini anımsatarak, “Devletin özel televizyonlara katkı payını sürdürmesini diliyorum. Katkı yapılırken de hassas olacağı nokta, medya kuruluşlarının da devlete karşı olan yükümlülüklerini yerine getirmiş olmaları doğrultusunda olmalı” şeklinde konuştu. Erk,“Özel televizyonlara katkı paylarının kesilmesine sadece 3 ay kaldı. Bu durumdan çıkmak için en kısa sürede devletle bir uzlaşmaya varılmalı. Medyada bir trajedi olacağını düşünüyorum. Trajedi sosyal bir trajedi haline dönüşüp, medyada çalışanların işsiz kalması gibi konular da önemlidir. Onun yanında da doğru habercilik alamamak, yaygın habercilik olamaması gibi başka bir trajediyi de beraberinde yaşayacağız demektir. Ve eğer bu trajediyi daha çok abartırsak eskiden olduğu gibi tek kanallı bir ülke haline döneceğiz. Tek kanallı bir ülke olmaktan nefret edeceğim. Umarım öyle bir abartılı aşamaya varmayız” ifadelerini kullandı.