Ertuğruloğlu bu nedenle hizmet alma hak ve yetkisine Bakanlığın sahip olması gerektiğini vurguladı.

“Yoksa Bakanlığımız adına denetlenmesi ve kontrol edilmesi gereken yatırımcı şirket tarafından, kendisini denetleyecek ve kontrol edecek firmanın belirlenmesi, açıkça Bakanlığımız ve kamunun aleyhine çok önemli riskler taşıma ihtimali bulunmaktadır” diyen Ertuğruloğlu, Bakanlığın hak ve sorumluluklarının bilincinde basiretli bir şekilde davrandığını kaydetti.

Kamunun üzerine herhangi bir mali külfet getirmeyerek, kontrollük ve müşavirlik hizmetlerini en sağlıklı şekilde vereceğine inandıkları iş ortaklığıyla sözleşme imzaladıklarını anlatan Ertuğruloğlu “Nitekim yatırımcı şirketin Bakanlığımızla imzalamış olduğu sözleşmenin ilgili maddelerinde bu hak tarafımıza verilmiştir” dedi.

Ulaştırma Bakanı Ertuğruloğlu, bakanlığının dünya uygulamalarını dikkate alarak isabetli bir tercih yaptığını; kontrollük ve müşavirlik bedelinin kamuya maliyet getirmeyeceğini ve yatırımcının ödeyeceğini; müşavir firmanın yatırımcıdan bağımsızlığının da sağlandığını ifade etti.

Ertuğruloğlu, davet edilen firma yetkililerinin tekliflerini bakanlığa bizzat elden ilettiğini bildirerek bir iş ortaklığının teklifinin uygun bulunduğunu; söz konusu ortaklığın KKTC’de bir şirket kurmak üzere başvuruda bulunduklarını; şirketin tüm şirketler gibi vergisel yükümlülüklerini de ülkede yerine getireceğini ve kamu otoritesi denetimi altında olacağını bildirdi.

YENİ AÇIKLAMA

Bakan Ertuğruloğlu’nun bugün yaptığı yeni yazılı açıklamanın tam metni şöyle:

“Kamuoyunda bilindiği üzere, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Ercan Havaalanı’nın yetersiz olan kapasitesinin uluslararası standartlara uygun olarak geliştirilmesi, yenilenmesi ve işletilmesi amacıyla 25 Mayıs 2012 tarihinde 24/2012 Sayılı Özelleştirme Yasası uyarınca Merkezi İhale Komisyonu MİK 95/2012 sayılı Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Ercan Havaalanı’nın İşletme Haklarının Devredilmesine İlişkin İhale’ye çıkılmıştır.

Bu ihale sonucunda, Bakanlar Kurulu Kararı’na uygun olarak ihaleyi kazanan ve Rekabet Kurulu tarafından uygunluk görüşü verilen Türkiye Cumhuriyeti’nde kurulu Taş Yapı İnşaat ve Taahhüt Sanayi ve Ticaret A.Ş. ile Terminal Yapı ve Ticaret Ltd. Şti.’nin ihale şartnamesine uygun olarak yeni kurduğu T&T Havalimanı İşletmeciliği İnş. San. ve Tic. Şti. Ltd. ile 10 Aralık 2012 tarihinde KKTC Ercan Havaalanının İşletme Haklarının Devredilmesine İlişkin İşletme Hakkı Devri Sözleşmesi, Ercan Havaalanının İşletme Haklarının Devredilmek Suretiyle Verilmesine İlişkin Yönetim ve İşletim Sözleşmesi ve Ercan Havaalanının İşletme Haklarının Devredilmesine İlişkin Yapım Sözleşmesi ve 26 Aralık 2012 tarihinde ek sözleşmeler imzalanmıştır.

DIAMOND GREEN VE APCO ORTAKLIĞI

Yatırımcı Görevli Şirket olan T&T Havalimanı İşletmeciliği İnş. San. ve Tic. Şti. Ltd. ile Bakanlığımız arasında imzalanmış bulunan bu sözleşmeler açıkça İdare’nin kontrollük hizmetlerini yetki vereceği müşavir firma/kuruluşlar eliyle yürütebileceği ve İdare’nin belirleyeceği esaslar dahilinde kontrol ve denetim yapabileceği belirtilmekte olup, bu kontrol ve denetimin yapılması kamu menfaati bakımından bir zorunluluktur. Bu gerekçeyle, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Bakanlar Kurulu’nun 14.10.2015 tarihli Ö(K-I)449–2105 Karar No’lu Ulaştırma ve Haberleşme Hizmetlerinin Yeniden Yapılandırılması Çerçevesinde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve/veya Türkiye Cumhuriyeti’nden Teknik ve Hukuki Konularda Hizmet Alımı’na ilişkin kararı dikkate alınarak Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Ercan Havaalanı’nın İşletme Haklarının Devredilmesi Projesi yapım, yönetim ve işletim işlerine ilişkin izleme, değerlendirme, müşavirlik, kontrollük ve hukuk hizmetlerine yönelik Bakanlığımızca toplanan teklifler değerlendirilmiştir. Bu değerlendirmeler ışığında Bakanlığımızca, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Ercan Havaalanı’nın İşletme Haklarının Devredilmesi Projesi yapım, yönetim ve işletim işlerine ilişkin izleme, değerlendirme, müşavirlik, kontrollük ve hukuk hizmetleri için en uygun teklifi veren Diamond Green Yönetim ve Danışmanlık Hizmetleri Limited Şirketi ile APCO Teknik Müşavirlik ve Taahhüt Anonim Şirketi arasında kurulan iş ortaklığından alınması uygun bulunmuştur. Bu karar alınırken, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti yasaları, düzenlemeleri ve kamu menfaati esas alınmıştır.

Alınmakta olan kontrolörlük ve müşavirlik hizmeti ile T&T Havalimanı İşletmeciliği İnş. San. ve Tic. Şti. Ltd.’in Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Ercan Havaalanı’nın İşletme Haklarının Devredilmesine İlişkin İhale Şartnamesi, İşletme Hakkı Devri Sözleşmesi ve bunların ekleri ile değişiklikleri kapsamında yüklenmiş bulunduğu sorumluluklara uygun davranması ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Ercan Havaalanı’nda ve inşası devam eden yeni Havaalanı’nın mümkün olan en üst düzeyde Kuzey Kıbrıs Türk halkına hizmet vermesi amaçlanmaktadır. Bu amacın gerçekleştirilmesi için, Bakanlığımız kamu yararına uygun araçlarla denetim yapmaktadır.

Ulaştırma Bakanlığı, tamamen idari sorumluluğunu yerine getirmek adına yasal zemine dayalı olarak ülkemiz ve Türkiye Cumhuriyeti’nde bu konu ile ilgili firmalar araştırılmış ve uygun görülen ilgili firmalara davet yapılmış en uygun teklifi yapan firma ile sözleşme imzalanmıştır.

“HİZMET BEDELİNİN BAKANLIĞIMIZCA ÖDENEMEYECEĞİ ÇOK AÇIK”

Öncelikle burada ödenmesi gereken hizmet bedelinin Bakanlığımız tarafından ödenemeyeceği çok açıktır. Ancak buna rağmen Bakanlığımızın hizmet bedeli ödemeyeceğini kabul etmiş olan ve vereceği hizmet karşılığında kendisine ödenmesi gereken hizmet bedeli ile ilgili riskin altına giren ve Bakanlığımız tarafından yapılan davet üzerine davetli firmalar arasından en uygun teklifi veren firma ile sözleşme imzalanmıştır.

“BİZZAT ELDEN İLETTİLER… KKTC’DE ŞİRKET KURMAK İÇİN BAŞVURDULAR”

Hayatın olağan akışı içerisinde davet edilmiş olan firma yetkilileri Bakanlığımıza gelip ilgili işe yönelik tekliflerini Bakanlığımıza iletmişlerdir. İşe, Ülkemize ve Bakanlığımıza duyulan saygı gereği davetli şirket yetkilileri Bakanlığımıza teklifleri bizzat elden iletmişlerdir.

Yapılan tekliflerden Bakanlığımızca en uygun bulunan teklif bir iş ortaklığı olarak teklifte bulunmuştur. Ve bu iş ortaklığı kendi arasında yetkililerini belirleme imkanına sahiptir. Aynı zamanda gerek görüldüğünde bu iş ortaklığının bir tüzel kişilik olarak şirkete dönüşme imkanı da söz konusudur. Nitekim, bu çerçevede Bakanlığımıza verilen bilgi ışığında bu iş ortaklığının unsurları, ülkemizde bir şirket kurmak üzere başvuruda bulunmuşlardır. Bu sayede, Bakanlığımıza verecekleri hizmetin ve bu hizmet karşılığında ödenmesi gereken bedelin, tüm süreç ve kayıtları ülkemizde gerçekleşecek ve bu şirketin uhdesinde yürüyecektir. Dolayısıyla kurulacak olan şirket ülkemizde kurulmuş tüm şirketler gibi vergisel yükümlülüklerini ülkemizde yerine getirecek ve ülkemizin kamu otoritesinin denetimi altında olacaktır.

“TECRÜBELERİ TERCİHTE TEMEL REFERANS NOKTASI OLARAK ALINDI”

İş ortaklığının Bakanlığımıza sunmuş olduğu belgeler ışığında, bu iş ortaklığının benzeri projelerde bireysel ya da kurumsal olarak iş bitirmelerinin olduğu, Türkiye Cumhuriyeti’ndeki kamu kurum ve kuruluşları ile çalışılmış olunması ve özellikle havalimanı yapım ve işletim hususu ile Public Private Partnership ve Yap İşlet Devret modelleri üzerinde sahip oldukları tecrübeleri Bakanlığımızca yapılan tercihte temel referans noktası olarak alınmıştır.

Bahse konu iş ortaklığının kayıtlı bulunduğu ülkede herhangi bir vergi borcu bulunmayıp, ihale yasaklısı olmadıkları öğrenilmiştir.

“PROJENİN ÖNÜNDEKİ ENGELLER KALDIRILDI… KAMUYA YÜKÜMLÜLÜK GETİRMEDEN SÖZLEŞME İMZALANDI”

Yatırımcı firma olan T&T ile sözleşmenin imzalandığı 2012 yılından bu yana yaklaşık 3 yılın geçtiği dikkate alındığında, bu süreler içerisinde Sayıştay, Ombudsman, Planlama ve İnşaat Dairesi kurumlarının mevcudiyetine rağmen süreç sağlıklı ve etkin yürütülememiştir. Bakanlığımızın sorumluluğu bu projenin önündeki engellerin kaldırılarak, yapım işlerinin tam ve sağlıklı yürütülebilmesi amacıyla Bakanlığımızca yoğun bir faaliyet içerisine girilmiş ve bu faaliyetler neticesinde projenin önündeki birçok engel kaldırılmıştır. Yatırımcının gerçek yapım faaliyetine geçtiği bu dönemde tüm imkanlar zorlanmış ve nihai olarak dünyada gelişmiş ülkelerin tamamında uygulanan, birçok uluslararası kuruluşun ve Türkiye Cumhuriyeti’nin de benzeri nitelikli projelerde uyguladığı yöntem olan ve konusunda bilgi, birikim ve tecrübeye sahip firmalardan idare adına müşavirlik ve kontrollük hizmetlerinin alındığı yoldan gidilerek Bakanlığımız ve kamuya herhangi bir yükümlülük getirmeden bir sözleşme imzalanmış ve uygulamaya başlanmıştır.

SÖZLEŞME, “MÜHENDİSLİK, MİMARLIK, MALİ, İDARİ VE HUKUKİ DENETİM” İÇİN…

Müşavir firma Bakanlığımız adına yatırımcı şirketin ihale şartnamesi, projeler, uygulama projeleri ile Bakanlığımız ve yatırımcı şirket arasında imzalanan sözleşme, ek ve değişikliklerine ve ülkemiz mevzuatı çerçevesinde yatırımcıdan beklediği tüm sorumluluklarının yerine getirilip getirilmediğinin mühendislik, mimarlık, mali, idari ve hukuki bakımdan denetlenmesi ve Bakanlığımıza görüş verilmesi amacıyla bir sözleşme imzalanmıştır.

“KONTROLLÜK VE MÜŞAVİRLİK HİZMETİ İHTİYACI DUYAN ŞİRKET DEĞİL BAKANLIĞIMIZDIR”

Burada kontrollük ve müşavirlik hizmeti ihtiyacı duyan yatırımcı şirket değil, Bakanlığımızdır. Dolayısıyla, hizmet alma hak ve yetkisine Bakanlığımız sahip olmalıdır. Yoksa Bakanlığımız adına denetlenmesi ve kontrol edilmesi gereken yatırımcı şirket tarafından, kendisini denetleyecek ve kontrol edecek firmanın belirlenmesi, açıkça Bakanlığımız ve kamunun aleyhine çok önemli riskler taşıma ihtimali bulunmaktadır. Bu nedenle Bakanlığımız hak ve sorumluluklarının bilincinde basiretli bir şekilde davranmış ve kamunun üzerine herhangi bir mali külfet getirmeyerek kontrollük ve müşavirlik hizmetlerini en sağlıklı şekilde vereceğine inandığı iş ortaklığıyla sözleşme imzalamıştır. Nitekim yatırımcı şirketin Bakanlığımızla imzalamış olduğu sözleşmenin ilgili maddelerinde bu hak tarafımıza verilmiştir.

“BAKANLIĞIMIZ DÜNYA UYGULAMALARINI DİKKATE ALARAK İSABETLİ TERCİH YAPTI”

Bakanlığımız, dünya uygulamalarını dikkate alarak isabetli bir tercih yapmıştır. Çünkü Bakanlığımıza ve kamuya herhangi bir maliyet getirmeden yatırımcının bu bedeli ödemesini sağlamasının yanında müşavir firmayı hizmet bedelini ödeyen yatırımcı firmadan bağımsızlığının sağlanması ve Bakanlığımız adına kontrollük ve müşavirlik faaliyetlerini yürütmek için ilgili firmayı yatırımcı şirket değil Bakanlığımız seçmiştir.”