Konya'da "Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ) Paralel Devlet Yapılanması" davasında sanıkların yargılamasına ikinci duruşmayla devam edildi.

Paralel Devlet Yapılanması iddialarına ilişkin Konya merkezli yürütülen soruşturma kapsamında açılan davayla ilgili 3'ü tutuklu 74 sanığın yargılanmasına devam edildi. Konya 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ikinci duruşmasına tutuklu sanıklar ve tutuksuz sanıklardan bazıları ile taraf avukatları katıldı. 15 Ekim'de başlayan duruşmanın son oturumunda ifadesi yarım kalan tutuklu sanık, eski Mersin Emniyet Müdür Yardımcısı Anadolu Atayün'e söz verildi. Atayün savunmasını şu sözlerle yaptı:

"Yargıtay'ın 2007'de böyle bir örgüt yok dediği halde biz böyle bir suçtan yargılanıyoruz. Bu yargılamanın ben hukuki olduğuna inanmıyorum. Hiç suçu günahı olmayan şu polislerin burada olması nedeniyle savunma yapacağım. İnsanlar beni suçlarına ortak edemeyecekler. Bir örgütten bahsediliyor, örgüte bakıyorsunuz ne kendim ne çocuklarım hizmet hareketiyle ilgili olan hiçbir okula gitmedi. Ben Türkçe olimpiyatlarına gitmedim. Gitmek isterdim, insanın gururunu okşayan bir organizasyon. Ama gitmedim. 10'uncu olimpiyatlarda sayın Erdoğan gelmiş ne konuşmalar yapmış. Sayın Davutoğlu Dışişleri Bakanı olarak 8'inci olimpiyata gelmiş. Sayın Erdoğan "gel artık gözümüz yollarda kaldı" demiş. Örgütün kurucusu Fethullah Gülen deniyor? Nerede iddianamade bunlar. Ben sözde o zatın talimatlarıyla bu eylemleri yapmışım. Sayın Gülen doğrudan suçlansaydı avukatı gelir kendisini savunurdu herhalde. Savunması gereken şahıs kendisini savunamıyor. Biz de iki arada bir derede kalıyoruz."

"BİZ KİMSEDEN ÖZÜR DİLEMEYİZ"

İstanbul'daki Tahşiye iddianamesine savcının Ferhullah Gülen'in bir kitabından alıntı yaparak delil uydurduğunu savunan Atayün, "Bu iddianamenin tamamen sahte olmadığını nereden bilelim. Konya'daki savcıyla İstanbul'daki savcı nasıl aynı şeyleri yazabiliyor. Bunun adı sahteciliktir. Siyasi mekanizma bir üst akıldan bahsediyor. Evet bir üst akıl var. Savcılar üst akıldır. Biz bu talimatların hepsini hakimle savcıyla yaptık dedik. Bizimle çalışan tüm hakimlerin ve savcıların ifadelerinin alınması gerek. Kandırılmış savcılar hakimle diye bir şey yok. Onların da tanık olarak dinlenilmesi gerek. Suç ortağımız onlar bizim. Sayın Arınç "özür dilesinler" demiş, biz kimseden özür dilemeyiz" dedi.