Kai ve Teo isimli çocukların nenesi Ayşe Emir Ali, eski damadının büyük bir dolandırıcı olduğunu, kendisinin torunlarını kaçırmadığını onların güvenliği için şuan KKTC’de olduklarını anlattı. Kızının yıllar önce kanserden öldüğünü o esnadada babanın çocukları alıp İngiltere’den kaçtığını belirten Ali, “Babaları dolandırıcı biridir. Hırsızın biridir. Kızım bunu öğrenince bunu evden kovdu. Çocuklara birlikte baktık. Kızım ölünce bu adam geri geldi. ‘Gezmeye götüreceğiz’ dedi. Çocuklara Norveç pasaportu çıkarıp aldı. Memleketten kaçırdı. Nereye gittiğini bilmezdik. Mahkemeye gittim. Mahkemenin kararıyla İngiltere’ye getirmesi lazımdı. Sonra çocukları Norveç’te bulduk” dedi.

“Mahkeme ‘nene’ haklı dedi”

Mahkeme kararıyla Norveç’e gittiklerini ancak babanın oradan da kaçtığını belirten çocukların nenesi,  babanın bu sefer de Norveç’e geldiğini ancak uluslararası bir anlaşmayla çocukların geri İngiltere’ye dönmesine karar verildiğine dikkat çekti.  Babaları oradaki mahkemeye gelmediğini kaydeden Ali, “ Bu adam daha sonra çocukları alıp Güney Kıbrıs’a kaçmış. Polis buradan çıkma yasağı getirdi. Annelerinin KKTC pasaportu olduğu için polis buradan da çıkış izni vermedi. Rum tarafında mahkemeye gittik. Mahkeme ‘nene haklı’ dedi. İngiltere’ye gidip orada karar versin denildi. Mahkemeye gittiğimizde orada hakim dönüp bu çocuklar doğduğu için Kıbrıs’ta karar verilsin diye Güney’e geri gönderildi” diye konuştu.  

“Geliş biletlerini ben kestim”

İngiltere’de babalarının tutuklanıp kefaletle serbest kaldığını dile getiren nene, “Güney’e geri geldik. Güney’deki mahkeme tarihi 2013 Mayıs ayındaydı. O tarihte geldi. Son mahkemesi Ekim 2013’te olacaktı. Ekim’in başında çocukları aldı ve Kıbrıs’tan kaçtı. Tayland’a kaçtı. Oraya kaçında polis dedektif tutuldu. Sonunda birkaç ay sonra Tayland’da bulundular. Parası bitince 1 yıl sonra beni aradı. Bu çocuklara ben bakamam siz bakarsanız göndereyim. Meğerse bu Taylan’da borçlanıp Singapur’a kaçıyor oradan doğrudan Kıbrıs’a geliyor. Biletleri bile ben kendim kestim. Çocukları bırakıp kaçtı. Şimdi çocuklar bende. İngiliz okuluna Güney’de gidiyor. Hakları olduğu için KKTC pasaportu çıkardım. Bir düzen kurduk.  Güney’de de insanları dolandırdığı için 40-50 kişi kapımı çalıp herkes parasını isterdi. İnsanları 7 milyon Euro’ya yakın birçok ülkede dolandırdı” diye devam etti.  

“Güney’e gelirken havalimanında tutuklanmış”

Şu anda eski damadının Filipinler’de yaşadığını anlatan Ali, şöyle devam etti:

“1,5 yıl çocuklara biz baktık. Bir kuruş para göndermedi. Sonra güzel güzel konuşurdu. İki sefer gelip Güney’de gördük. Her şey düzeldi. Filipinler’den  Güney’e geçtiğimiz Perşembe günü geldi. Cumartesi gecesi kaçacaktı. Ben havaalanına gidiyordum. Adam bir türlü çıkmadı.

Meğerse polis bunu tutuklamış içeriye almışlar. Norveç’ten bilgi geldi. Sorguya çekildi. 7 saat tutup tekrar bıraktılar. Korktum bu çocukları nereye göndereceğim. Aklım karıştı. Sonra Cuma günü Cumartesi sabahtan hazırlık yaptık. Sabah saat 9:00’da 6 kişi Güney’deki apartmanımıza gelip kapıyı çalıp çocukların babalarını sordu.

“Çocukları korumak için KKTC’ye geçtim”

 Bu Kıbrıs’tayken evine gidip çocuğun önünde dövdüler. Bunlar poliste ıspatlı. Ben bir kadın olarak tek başıma kaldım. Adamlardan 2 sini tanıdım. Daha önce de gelmişlerdi. Korktum. Nerededir diye sordular, bu bavullar nedir diye sordular. Çocuklar tatile gidecekler diye söyledim. Biraz sert davrandı bana.. Nerede kaldığını adamlara söyleyemedim. Senle bir işimiz yok gidip kendilerini bulacağız dedi. Ben mesaj attım hotelden kaç diye mesaj attım. Bende çocukları alıp bu tarafa geçtim. Çocukları korumak için bu tarafa geçtim. Birkaç saat durup geri dönebilirim diye. Akşam da uçuşları vardı. Ama geri götüremedim.”

“120 bin Euro fidye değil, kuzenimden aldığı borç”

Kendilerinin 120 bin Euro fidye talebinde bulunmadıklarını damadının kuzeni İbrahim Paso’yu da dolandırdığını söyleyen nene, bu konuyu da şu şekilde anlattı:

 “İbrahim Paso benim kuzenim. Çocukların babası İbrahim’den 120 bin lira aldı. Parayı yatırmışlar. İş yapıyordu. Parayı 5 yıldır alıp geri vermiyor. Benim kuzenim de kaçacağını biliyor. Mesaj attı kendisine, benim param ne oldu. Paramı geri ver. Gel görüşelim diye… Çocuk bu mesajları attı. Rum hattım Mağusa’da çekiyor diye oraya gittim. Cevap bekledim. Daha sonra bizim o parayı bahane ederek çocukları aldığımızı söyledi. Adam hasta ruhlu birisi. Bunu söyleyince ben de korktum geri gitmedim. En azından KKTC’de kendi ülkemizde güvende oluruz diye düşündüm.

“Gidersem çocukları alıp yeniden kaçacak”

Daha sonra biz çocukları kaçırdık diye polisler beni arıyor. Ben hemen polisi aradım. Ne oluyor diye aradım. Sen çocukları kaçırdın çok büyük bir suç şeklinde uyarıda bulundular. Çocukların KKTC pasaportu olduğunu bilmiyorlar. Tatile getirdim çocukları dedim. Kendilerine söyledim. Polis çok iyi davrandı. Polis döndü bana dediki ‘gel diyorum bir şey olmayacak diye’ ben gidersem çocukları alıp yeniden kaçacak. Siz olsanız ne yapardınız. Ben sadece çocukları korumak için geri gitmiyorum. Bana çocukların kaçırılmayacağını garanti ederlerse giderim.”