Nupelda Karabuğday

Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nun, dün Rum Yönetimi Lideri NikosAnastasiadis ile gerçekleştirdikleri görüşmeyi değerlendiren Başmüzakereci Kudret Özersay, gerçek müzakerenin şimdi başladığı şeklinde açıklamalar olduğunu belirtti. Görüşmede iki tarafın da yeni bir anlayış birlikteliğine sahip olduğunu söyleyen Özersay, görüşmede Şubat ayında hazırlanmış olan ortak metnin temel prensiplerinin açıldığını aktardı. İki toplumlu, iki kesimli federal ortaklığın hangi sisteme oturtulacağının da bir alt başlık olarak tartışıldığını kaydeden Özersay, “Başkanın nasıl seçileceği ciddi bir siyasi tercihtir. Nasıl bir sistem çalışır bu ülkede eğer bir ortaklık devleti yaratabilirsek” dedi. 

LİDERLER GÖRÜŞMESİ 

ADA TV’de Erçin Şahmaran’ın sorularını yanıtlayan Başmüzakereci Kudret Özersay’ın sözlerinden öne çıkan çarpıcı detaylar şu şekilde; “Liderler bir araya gelmemiş olsa d,a müzakereciler düzeyinde görüşmeye devam ettik, hem de aracılar aracılığıyla görüşmeye devam ettik. BM, taraflar arasında gidip gelmeye devam etti. Bize bazı görüşler getirdi, biz bazı görüşler verdik. Geçmişte anlaşmalarla ilgili olarak aramızda var olan sıkıntıyı aşmaya çalıştık. 2 lider arasında bir yemek söz konusuydu. Bu yemekte Şubat ayında yapılmış olan ortak açıklamanın değişik prensipleri söz konusuydu. Bu maddelerle ilgili olarak 2 lider arasında özlü tartışma yapıldı. Ortak açıklamanın içerisinde iki toplumlu, iki kesimli, siyasi eşitliğe dayalı bir federal ortaklıktan bahsediliyor, bundan ne anlıyorsunuz ve nasıl karşılıyorsunuz şeklinde. Ortak açıklamanın ardından o süreçte de, biz şöyle bir yaklaşım benimsedik, ortak açıklamayı yorumlamaya kalkmak doğru değildi. Çünkü taraflar kendilerine göre siyasi kaygılarla yorumlarlarsa bu tartışma bitmez dedik. İleriye bakalım dedik. O dönemde Kıbrıs Rum lideri bir açıklama yaptı, biz de doğal olarak kendi açımızdan ne anladığımızı açıkladık. “ 

“SİYASAL TERCİH” 

“İki toplumlu iki kesimli federal ortaklık dediğinizde, bunun başkanlık mı, parlamenter sistem mi olacağı söylenmiyor. Bunun hangi sisteme oturtulacağı bir alt başlıktır. Başkanın nasıl seçileceği ciddi bir siyasi tercihtir. Nasıl bir sistem çalışır bu ülkede eğer bir ortaklık devleti yaratabilirsek. Bunlar ele alındı yemekte. Güvenlik, garantiler konusu, toprak konusunun ne zaman hangi konuda nasıl ele alınacağı ile ilgili, ortak metinden tarafların neler anladığı ile ilgili olarak yeni özel danışman her iki liderin de düşüncelerini anlamaya çalıştığı. “ 

“YENİ ÖZEL DANIŞMAN” 

“BM’nin kendisinin bir ekibi var, Kıbrıs müzakereleri ile ilgili bir birikimi var. Belli bazı prensipler de söz konusudur. Yeni özel danışmana da bazı bilgiler aktarıldı, kendisi de kendi kendini bu alanda geliştirmeye çalışıyor. Kendisi de ciddi bir kişiliğe sahip hızlı bir şekilde davranıyor. Özel danışman olarak ciddi bir çaba ortaya koyarak, iki lider arasında tekrar bir ortak açıklama yapılmasını mümkün kılmaya çalışıyor. Yeniden başlatılan müzakere sürecinin yapılandırılması ile ilgili bir adımdır bu. Geçen süre zarfında bütün zorlamalarımıza rağmen Rum tarafı bunun gerçek anlamda yapılandırılmış bir müzakereye döndürülmesine izin vermedi. Bir tür al ver pazarlığı ile ilgili konuların bağlanmasını talep ederken, Rum tarafı bunu biraz ağırdan aldı. Tarafların önerileri birbirlerine getirdikleri dönemde pazarlık yapıp o konuları bağlamak istemedi. Önce önerileri getirelim sonra farkı kapatırız şeklinde geldi. Bizim muhatabımız da bu konuda isteksiz davranıp, BM de sahip çıkmadığı için konuya, bir anlamda geçici olarak özel danışmanın yerini vekaletenButtenheim kapattı. Bir tane olumlu şey gerçek anlamda yaşandı, birincisi sürecin ikinci aşamasında taraflar öneri verdiler, Türk tarafı da Rum tarafı da kapsamlı öneriler yaptılar. “ 

ORTAK METİN 

“Şubat ayında yapılan ortak açıklama bir nevi belgedir. Kıbrıs sorununu hangi temelde çözeceğimizi tarif eder. Çözümün ana hatlarını ortaya koyar. Yetkilerin kurucu devletlerde olacağını, referanduma nasıl gidileceğini, egemenliğin nasıl düzenleneceğini içeren ortak açıklamadır. Orada, yapılandırılmış bir müzakereden bahsediyor olmasına rağmen, bunun daha somut bir hale dönüştürülmesini o tarihten bu tarihe göremedim. Ortak açıklama kendi içinde bazı unsurlar var ki, onlar gerçek anlamda kazanım. Bir önceki Kıbrıs Rum liderliği döneminden ele alırsak, Hristoftyas’ın kabul etmediği artık yetkiler prensibi ortak açıklamanın içerisinde var. Yani federasyona verilen yetkilerin dışında kalan bütün yetkiler kurucu devlete kalacak. Tek uluslararası hukuk kişiliği yazıyor ama onun dışında tek egemenliğin Kıbrıslı Türkler ve Rumlara eşit olacağı da belirtiliyor. Çözümün nasıl bir çözüm olacağı ile ilgili genel prensipleri ortaya koyan bir açıklamadır Şubat’taki ortak açıklama. “ 

“ANLAYIŞ BİRLİKTELİĞİ” 

“Gerçek müzakere şimdi başlıyor şeklinde açıklama var. İki lider arasında varılan uzlaşıya baktığımızda, müzakerecilerden ne isteyeceğiz şeklinde bir anlayış birlikteliği çıkıyor. Yapılan yeni görüşmede iki taraf yeni bir anlayış birlikteliğine sahip. Federal hükümetin yetkilerin konusunda taleplerimiz var. Yetki listesi var, bu karşılıklı iki talep. Bunun dışında kurucu devletlerin belli konularda anlaşma yapabilmesini istiyoruz, Rum tarafı buna karşı çıkıyor. Biz federasyonun yetkilerini kabul ediyoruz, siz de kurucu devletlerin belli konularda anlaşmasını kabul edin dersek bu al verdir. Bu gerçek anlamda bir müzakeredir. Bir yandan esneklik gösterip bir yandan muhatabınıza fikir orta atarak esneklik göstermesini sağlamaktır amaç. Yapılan en son ki görüşmede anlayış birlikteliği olduğu BM Özel Danışmanı tarafından da tescil edilmiştir. “