Suna Erden

GMO Başkanı Sibel Taçay, gıda ile ilgili mevzuatın yetersiz kaldığını, bunun denetimlerin yetersiz kalmasına ve yanlış uygulama yapanlara cezai işlem yapılamamasına sebep olduğunu söyledi 

Gıda Mühendisleri Odası Başkanı (GMO) Sibel Taçay, gıda ile ilgili mevzuatın günümüz ihtiyacına cevap veremediğini, güncellenmesi gerektiğini, gıda güvenliği ihlallerine caydırıcı ceza verilmesi gerektiğini söyledi. Star Kıbrıs’a konuşan Taçay, mevcut yasaların, cezalar konusunda yetersiz kaldığını, yanlış uygulama yapanlara yönelik cezai işlem yapılamamasına sebep olduğunu söyledi. 

Taçay, ilgili bakanlıkların hem ithal ürünlerde, hem de KKTC’de üretilen gıda maddeleri ile üretim tesislerine yönelik denetimlerini artırması gerektiğini vurguladı. Gıdalarda kullanılan katkı maddeleri ile ilgili de açıklama yapan Taçay, birçok izinli katkı maddesinin gıdalarda kullanım limitleri olduğunu, bu limitlere uyulmadığı takdirde gıdayı zararlı hale getireceğini söyledi. 

“YANLIŞ YAPANLARA CEZAİ İŞLEM YAPILAMIYOR” 

Gıda Mühendisleri Odası Başkanı Sibel Taçay, mevcut olan gıda mevzuatının güncelliğini kaybettiğini, günümüz ihtiyacına cevap veremediğini söyledi. 

Taçay, her konuda olduğu gibi gıda güvenliği konusunda da, yanlış işlem yapan kişi ve işletmelere caydırıcı cezalar verilmesi gerektiğini ancak mevcut yasaların, cezalar konusunda yetersiz kaldığını ifade etti. 

Taçay, “Bu da hem denetimlerin yetersiz kalmasına hem de yanlış uygulama yapanlara yönelik cezai işlem yapılamamasına sebep olmaktadır” dedi. 

“YETKİLİLER DENETİMLERİ ARTIRMALI” 

Taçay, bu yıl yürürlüğe giren Genel Gıda ve Yem Yasası’nın yasal mevzuatı düzenlemek için önemli bir adım olsa da yeterli olmadığını ifade ederek, ilgili diğer yasalar ile tüzüklerin hazırlanması ve yürürlüğe girmesi gerektiğini dile getirdi. T 

açay, “Yasaların yetki verdiği bakanlıklar, ithal edilen ürünlerle beraber ülkemizde üretilen gıda maddelerine ve üretim tesislerine yönelik denetimlerini artırmalıdır. İç piyasaya yönelik denetimler artırılmalıdır” şeklinde konuştu. 

“KAÇAK ÜRÜNLER YETKİLİLERE BİLDİRİLMELİ” 

Yasak ürünlerin KKTC’ye sokulmadığını, bu ürünlerin ülkeye kaçak olarak getirilmesinin yasa dışı bir işlem olduğunu kaydeden Taçay şunları söyledi:

“Ülkemize ithal edilen gerek gıda maddeleri gerek gıda üretiminde kullanılan hammadde ve katkı maddeleri, izinleri alınarak ve giriş kapılarında kontrolleri yapılarak ülkeye giriş yapmaktadır. Bu kontrollerde, yasaklanmış olan maddelerin giriş yapmasına izin verilmesi mümkün değildir. 

Bir gıda maddesi veya katkı maddesi insan sağlığına zararlı etkileri nedeniyle yasaklandığı durumlarda, bu maddelerin ülkemize de girişi engellenir. Eğer kaçak yollardan giriş söz konusu ise, bu zaten yasadışı bir işlem olur. Bunu tespit eden kişilerin resmi makamlara bildirmesi çok önemlidir.” 

“HERŞEY DOZUNDA KULLANILMALI, AKSİ TAKDİRDE ZARARLI OLUR” 

Birçok izinli katkı maddesinin gıdalarda kullanım limitleri olduğunu kaydeden Taçay, ancak bu katkıları limitlere uygun kullanmak gerektiğini, izin verilen değerlerin üzerinde kullanılmasının, gıdayı zararlı hale getireceğini söyledi. 

Taçay, “Ayrıca her izinli katkı maddesi bütün gıdalarda kullanılabilir anlamına gelmez. Bunları tanımlayan listeler vardır. Katkılar, izin verilen ürünlerde ve doğru dozda kullanıldığı sürece sağlıklıdır. Aksi takdirde zararlı etkiye sebep olabilir” dedi. 

Taçay, aynı durumun tarımsal ilaçlar için de geçerli olduğunu, zaten yasaklı olan tarımsal ilaçların ülkeye girişine izin verilmediğini ancak önemli olanın, izin verilen ilaçların doğru şekilde kullanılması olduğunu ifade etti. Taçay, “Yanlış kullanım sağlığa zararlı etkilere sebep olabilir” şeklinde konuştu. 

“GIDALARLA İLGİLİ SAĞLIKLI BİLGİYE ULAŞILMALI” 

Yanlış bilgilerden dolayı halkın sağlığı için gerekli olan gıdalardan uzak durduğunu, internette gıdalarla ilgili her haberin kaynağı araştırılmadan dikkate alınmaması gerektiğini kaydeden Taçay, “Bilgiye ulaşmak artık çok kolay ve bu da toplumun her konuda olduğu gibi gıda tüketimi konusunda da bilinçlenmesini sağlıyor. Ancak unutmamak gerekir ki, internette yer alan her bilgi doğru bilgi değildir. Bilgi kirliliği dediğimiz kavram, bizleri bazen yanlış yönlendirmekte ve sağlığımız için gerekli olan bazı ürünlerden uzaklaşmamıza sebep olmaktadır. 

Tüketicilerin dikkat etmesi gereken, bilginin kaynağıdır. Bilimsel kurumlar ve konusunda uzman kişiler tarafından yayınlanan bilgiler dikkate alınmalıdır. Uzman olmayan kişilerin kendi görüşlerini yansıtan; bilimsel gerçeklerden uzak olan iddialar dikkate alınmamalıdır” şeklinde konuştu.