Baykan Gürses Özdağ

Lefkoşa Türk Belediyesi Başkanı Mehmet Harmancı, göreve gelmesi ile 160 milyon TL’lik bir borç bulduğunu ifade ederek belediyenin Sosyal Sigorta ve İhtiyat Sandığı yatırma gücü olmaması nedeniyle her geçen gün büyüdüğünü belirtti.

Harmancı, Erenköy Belediyesi’nde kabul edilen yüzde 15-30 maaş indirimi kararının LTB’de alınmamasının anlamsız olduğunu belirtti.

Belediye Emekçileri Sendikası’nı bu konuda suçlayan Harmancı, “Aynı sendikadan bahsediyoruz. Bunun nedeni BES üyelerinin LTB çalışanı olması mıdır?” diye sordu.

Harmancı, sosyal haklar yönünden bir takım indirim beklentisi olduğunu kaydederek, sendikanın buna yanaşmadığını ifade etti.  Sendika ile uzlaşamamaları durumunda olmayan bir parayı ödeyemeyeceğini kaydeden Harmancı, “sendika benimle uzlaşmalı. Ancak şu ana kadar böyle bir tavır görmedim” dedi.

Soru: Lefkoşa Türk Belediyesinin mali durumu nedir, geçmişten gelen ciddi ekonomik sıkıntılar var. İyileşme mümkün mü?

Harmancı: Belediye likit akışını ben geldiğimde sağlayamaz durumdaydı. Bütün kanalları kapanmış, overdraft limitleri dolmuş, bir önceki ayın maaşını ödeyemeyecek durumda bir belediyeydi. 163 milyona yakın bir borç vardı. Bu ne Kadri Beyin, ne de Kemal Beyin suçudur. 118 milyondan aldı Kadri Bey, 160 milyona geldi. Bunun sebebi Kadri Bey değil. Belediyenin Sosyal Sigorta ve İhtiyat Sandığı yatırma gücü yok. Yatırmadığınız her ay bu rakam büyüyor, bu kadar basit. 160 milyonluk bir borç vardı. Ama esas sıkıntımız nakit akışının daralmasıydı. Bununla ilgili bir takım çözümler ürettik. 2018 yılının Haziran ayına kadar banka faizi ile ilgili yeniden yapılandırma yaptık. Bu bize ciddi bir hareket alanı sağladı. Bu hareket alanı sayesinde bazı arkadaşları emekli edebildik, maaşlar ve diğer noktalarda günü gününe ödemeler yapabildik. Ve bazı yatırımları da kendimiz yapmaya başladık.  Emekli çalışanlarımıza ait olan borçlarımız düşmeye başladı, esnafa olan borçlarımız düşmeye başladı. Sosyal Sigorta ve İhtiyat Sandığına olan borçlarımız artarak devam etti. 2015 Kasım ayı sonunda bütçe görüşmelerini bitirmeye çalışırken, İçişleri Bakanlığı bütçesi görüşülürken bizi aradılar ve yasa çalışmasından söz edildi. Meclis komitesine gittik, yasa katkı payını 9’a çıkarmayı öngörüyordu. Sosyal Sigorta ve İhtiyat Sandığı, vergi yatırımlarını belediyeler yapmıyorsa kaynağından kesilmesi öngörülüyordu. 600 bin TL aylık artış ek bir katkı demek, bunların yatırılması da 1,7 milyon TL demek. Bu da her ay 1,1 milyon TL’lik bir ekstra mali durum demek.

Soru: Bu değişlikle sosyal sigorta, ihtiyat sandığı ve vergi borçlarının otomatik kesilmesiyle bir kaç ay içinde maaş ödeme konusunda sıkıntıya düşeceğiniz iddia ediliyor. Böyle bir riskle karşı karşıya mısınız?

Harmancı: Şubat ayında başlıyoruz ödemeye. Birkaç ay içinde yok. Ama ben daha önce de ifade ettim, yılın sonuna doğru bayramlıklar ve farklı ödemeler devreye girdiğinde bir sıkıntıya doğru gidebiliriz. Bu bir realite… Bu konuda ortak hareket etmemiz gerektiği farklı önlemler almamız gerektiği, bir takım tedbirleri bir arada düşünmemiz gerektiğini arkadaşlara ifade ediyorum.

Soru: Buna nasıl bir yanıt alıyorsunuz?

Harmancı: Bir takım çalışanımız eski günlere dönmemek için fedakarlık yapmaya hazır. Ama sendikanın tutumu bu anlamda sabit. O gün gelsin, sıkışalım bakarız deniliyor. Erenköy Belediyesini gördünüz, siz kendiniz yaşadınız, bir belediye başkanı size diyor ki 7 veya 8. Ayda bir sıkıntı yaşanabilir, biz kendi gelirlerimizle ilgili ödevleri aldık, uygulayalım ama bu da yetmeyecek. Her ay 1,1 milyon demek çok önemli bir rakamdır. Gömü yok bir yerden çıkarasınız. Benim ağrıma giden belediyenin bu durumda olduğunu bir tek biz bilmiyoruz. Bu geçen yasanın LTB’yi nereye götüreceğini benden iyi biliyorlardı. 2016 yılı içinde sigortaları ödemeye başlayacaktık. İhtiyat sandığını da sadece emekliye çıkacak çalışanlarımız için ödemeyi öngörüyorduk. Ama bu yasal değişiklik oyunun kurallarını değiştirdi. Çalışanlarımızın “çok bedel ödedik, bedeli biz ödemeyelim” çıkışlarını çok iyi anlıyorum. Ama el birliği ve ortaklaşma olmazsa biz topluma kendimizin de bazı fedakârlıklar göstereceğini söylemezsek, toplumun fedakârlık göstermesini bekleyemeyiz. Bunu arkadaşlar anlamayacaksa ve ısrar edeceklerse çok zor günler bizi bekliyor.

Soru: Bu fedakârlığın önce belediyeden başlaması için ortaya konulan engel kırılır mı?

Harmancı: Ben kırıldığını görmüyorum. Haftaya sendika ile hızlandırılmış görüşmeler yapacağız. Erenköy Belediyesinde kabul edilen % 15-30 arasındaki net maaşlardan indirimi nasıl izah edersiniz Lefkoşa’da kabul etmezseniz. Aynı sendikadan bahsediyoruz. Çalışanlar gönlüyle istedi deniliyor. Ama bunun altına da sendika imza attı. Bunun nedeni LTB çalışanı olması mıdır BES üyelerinin ve Yönetim Kurulunun. Başka belediyelere ilişkin bu kadar daha açılımı öngörebiliyorlarken LTB için neden bunu öngöremedikleri bir soru işaretidir.

Soru: Nasıl bir bütçe yapınız var şu anda? Nerelerde tasarrufa gidebilirsiniz?

Harmancı: Bayramlıklarla ilgili yoksa ödeyemeyeceğiz. Sosyal haklar yönünden bir takım indirim beklentim var. Sendika ile bu alanda uzlaşmamız gerekiyor. Eğer uzlaşamazsak olmayan bir parayı ödeyemem. O yüzden bizi bu zorlama pozisyonlara itmesinler. Aile yardımı ile ilgili tartışıyoruz. Arkadaşların bu konuda çok bir adım atma durumu olmadığını görüyorum.

Soru: Belediyenin mali yapısı ortadayken sendikanın size ek mali külfet getirecek önerilerle gelmesi eleştirilere neden olmuştu.

Harmancı: ben de çok anlamsız buldum bu önerileri. Şok olmuştum. 7 maddelik öneriydi, 6 maddesinin tümü artış istiyor, artışların toplamı da 5 milyon 400 bin TL yıllık, bir maddesi de tamamen kişisel  bazı sebeplerden dolayı 17B’den maaş alan şube amirlerinin aile yardımı ve denge ödeneklerinin kesilmesiyle 300 bin liralık da bir indirim öngörüyordu. 5 milyonluk bir artış 300 bin liralık da bir indirim istenirken, bunu da LTB’nin içinde bulunduğu ekonomik durum diye yazmışlardı. Bu ne perhiz ne lahana turşu…

Soru: İyi niyetli görmüyor musunuz?

Harmancı: Yönetim Kurulu içinde kişisel sıkıntıların bazen BES’i kontrol altına aldığını düşünüyorum. Bu koskoca sendika için çok doğru değil. Daha çok sonuca bakmak lazım. Toplum algısının ciddi anlamda önemli olduğunu düşünüyorum. 16 ay boyunca tek bir gün sendikayı eleştirmedim. Sendikayı toplum önünde zor durumda bırakıcı hiçbir açıklama yapmadım. Ama gelin görün ki şube amirleriyle ilgili bir takım kişilerin yerini değiştirince BES’le bununla ilgili başlayan bir gerilme süreci oldu. Çalışma barışı için de doğru olmadığını düşünüyorum. Bugüne kadar benim personelle aramda hiçbir sıkıntı olmadı. Vatandaş çalışanın özverisini görmüyorsa, tabii ki bunu anlatmak kolay olmuyor.